Bursa Kestel’de tekstil alanında faaliyet gösteren bir işyeri, Çalışma Bakanlığı’ndan çoğunluk yetkisini alan TEKSİF’e üye işçileri sendikalarından istifaya zorlamak için fabrika içinde ikna odaları kurdu. Sendika tarafından gazetemize yapılan açıklamada, işverenin sendikalı işçiler ile tek tek görüşerek önce para teklifi daha sonra ise işten atma tehdidinde bulunduğunu kaydetti.
İşçilerin anayasal hakkı olan sendikal örgütlenmeye işveren baskısı devam ediyor. Bunun son örneği ise Bursa Kestel OSB’de tekstil alanında faaliyet gösteren bir işyerinde yaşandı. İşyeri yönetimi sendikalı işçileri istifaya zorlamak için ikna odaları kurdu.
ÖNCE KOVULDULAR ŞİMDİ İKNA EDİLMEYE ÇALIŞILIYORLAR
Olumsuz çalışma koşulları nedeniyle Mart ayında işçiler Türk-İş’e bağlı TEKSİF Sendikası’na üye olmaya başlamıştı. Bunu engellemek isteyen işyeri yönetimi, Kod-29’un arkasına sığınarak sendikanın işçi temsilcilerini kapı önüne koyup diğer işçilere de sendika üyeliği konusunda uyarıda bulundu. Ancak işçiler bu uyarıları dikkate almayıp yasaların kendilerine tanıdığı hakkı kullanarak sendikaya üye oldular. Bunun sonucunda da sendika 460 kişinin çalıştığı Atılım Desen Apre Boya Tekstil işyerinde çoğunluğu sağlayarak Çalışma Bakanlığı’nda toplu sözleşme yetkisini kazandı.
İŞVERENDEN 28 ŞUBAT’I ANDIRAN UYGULAMA
İşten atmalar ve tehditlerle sendikalaşmayı önleyemediğini gören işyeri yönetimi bu sefer de 28 Şubat dönemini andıran bir uygulamayı fabrika içinde hayata geçirdi. Konu ile ilgili gazetemize bilgi veren sendika yönetimi, işverenin işyerinde kurduğu “ikna odaları’nda sendika üyesi işçiler ile tek tek görüştüğünü kaydetti. İşçilere üyelikten istifa etmeleri için önce para teklif edildiğini ifade eden sendika yönetimi, bunu kabul etmeyen işçilerin ise işten atılma tehdidine maruz bırakıldığını kaydetti.
23 İŞÇİ KOD-29 İLE KAPI ÖNÜNE KONULDU
Sendikal örgütlenmeye başlanılan iki aylık süreçte 23 işçinin Kod-29 yani “ahlak ve iyi niyet kurallarına uymadığı” gerekçesiyle işlerine son verildiğini belirten sendika yönetimi, 17 Mayıs’tan bu yana fabrika önüne kurdukları direniş çadırları işçilerin işlerine geri dönmeleri için mücadele başlattıklarını kaydetti. Ancak işverenin baskılarını fabrika dışına da taşıdığını vurgulayan sendika yönetimi, “İşyeri yönetimi direnişteki işçilerle vardiyadaki işçilerin birbirleriyle temas kurmasını engellemek için fabrika çevresinde bulunan tel örgülere siyah branda çekti. Ayrıca direnişteki işçilerin, fabrika bahçesindeki mola yerlerine yaklaşmasını önlemek için fabrika bitişiğindeki geniş alanı tel örgülerle kapattı” dedi.
