Hakan Albayrak yazdı;
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Cezayir’de görev yapan (sömürge düzeninin bekası için savaşan) Fransız askerlerinin soyundan gelen gençlerle buluşmasında, Cezayir’in geçmişte Fransa tarafından sömürgeleştirilmesinin aslında ne kadar güzel bir şey olduğunu, Cezayirlilerin o sayede ulus haline gelebildiklerini, hal bu iken Cezayir’deki Fransa aleyhtarlığının anlaşılır şey olmadığını filan anlatmış (Fransa’nın Cezayir’i ele geçirmek ve elde tutmak için yaptığı katliamlar, Cezayirlileri özlerinden koparmak için uyguladığı asimilasyon siyaseti gibi önemsiz ayrıntılara ise tabii ki girmemiş) ve bu ülkenin daha önce de sömürgeleştirildiğini belirtip "Türkiye'nin, Cezayir'de oynadığı rolü ve sahip olduğu hakimiyeti tamamen unutturabilme kapasitesini görmek beni büyülüyor" demiş, sarkastik sarkastik.
Türkçesi: Cezayirliler sömürgecilik konusunda sadece bize yükleniyor, biraz da Türkiye’ye yüklenseler ya!
Elmayla armut işte böyle toplanır.
Macron’un, “Barbaros Kardeşler” Oruç Reis ve Hızır Reis’in Cezayir’i CEZAYİRLİLERİN TALEBİ ÜZERİNE İspanyol istilasından kurtarmak ve korumak için CEZAYİRLİLERİN DESTEĞİ İLE verdiği mücadeleyi ve bu mücadelenin sonunda Hızır Reis’in Cezayir’e vaziyet edişini ve bilahare Cezayir’i Osmanlı’ya bağlayışını Fransa’nın Cezayir’i işgaliyle aynı kefeye koyabilme kapasitesini görmek beni büyülüyor!
***
Cezayirlilerin Fransa’ya karşı verdiği bağımsızlık mücadelesi dillere destandır; halbuki Osmanlı’ya karşı yazılmış böyle bir destan yok. Niye acaba?
Fransız işgaline direnişin liderleri -başta Emir Abdulkadir- Cezayir’in en büyük milli kahramanlarıdır; halbuki Osmanlı ile savaştı diye milli kahraman ilan edilen hiçbir Cezayirli yok. Niye acaba?
Fransa’yı Cezayir’den Cezayirliler kovdu; halbuki -Fransa’ya direnemediği için Cezayir’i bırakmak zorunda kalan- Osmanlı için böyle bir şey söz konusu değil. Niye acaba?
Cezayir’de Osmanlı dönemi nostaljisi olabiliyor ama Fransa dönemi nostaljisi olamıyor. Niye acaba?
2005’te, dönemin Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika’nın Cezayir’i ziyaret eden dönemin Türkiye Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ü ağırlarken sarf ettiği şu sözler, elmayla armudu toplayan Macron’a en güzel cevap:
“Osmanlı Milletler Topluluğu kuralım. İngiltere, Commonwealth denen Britanya Milletler Topluluğu’nu eski sömürgeleriyle kurdu. Biz Osmanlı’yı hiçbir zaman sömürgeci olarak görmedik. Güçlü olduğu kadar hoşgörülü Osmanlı düzeni günümüzde de uygulanamaz mı? Biz Osmanlı’nın bir parçasıydık. Osmanlı’yı Cezayir’e biz Cezayirliler davet ettik ama buradan gitmesini biz istemedik.”
Buyursun buradan yaksın Macron.
***
HAMİŞ:
Osmanlı’nın Cezayir’deki hakimiyeti nedeniyle Türkiye’ye yüklenen, Türk sömürgeciliğinden dem vuran Baasmeşrep Cezayirliler yok değil ama onlar efkâr-ı umumiyeyi temsil etmekten çok uzak.
O azınlıktan birinin bir konferansta Üstad Necip Fazıl’a Türklerin Cezayir’deki sömürgeciliği (!) ile ilgili Fransızca soru sorduğu ve üstaddan şu cevabı aldığı söylenir:
“Evladım, biz sömürgeci olsaydık sen bana bu soruyu Fransızca değil Türkçe sorardın.”
