Gerçek gündemi gizlemek için bahane mi?

Abdülkadir Özkan yazdı;

Gerçek gündemi gizlemek için bahane mi?

Sayın Cumhurbaşkanı’nın , “Artık Anayasa değişikliğini tartışmanın zamanı geldi” açıklaması ile Anayasa değişikliği gündemin ilk sırasında yerini aldı. Ancak, görünen o ki, maksat iktidar ile muhalefetin birlikte yeni bir Anayasa hazırlamasından çok üst üste biriken sorunların oluşturduğu toplumsal bunalımı gizlemeye yönelik bir hamle gibi görünüyor. Çünkü iktidar yanlısı medya muhalefet partileri arasında başlayan temasları öyle bir değerlendiriyor ki, ne oluyor? Ülkede darbe mi oldu? Diye insan sormadan edemiyor. Çünkü iktidar yanlısı medya muhalefet partileri arasında başlayan görüşmeleri , “Anayasa panikletti” ya da “Köşeye sıkıştılar” başlıkları altında vererek olmayan bir hava oluşturulmaya çalışılıyor. Çünkü Anayasa değişikliğinin vaktinin geldiğini söyleyen iktidar kanadı ortaya nasıl bir değişiklik istediğini gösteren bir metin koymuş ya da bir açıklama yapmış değil. Ortada olmayan bir husus nasıl olacakta muhalefeti panikletecek belli değil. Ancak, iktidar kanadının maksadı yeni bir Anayasa yapmak değil, bir takım hamlelerle muhalefeti köşeye sıkıştırmak olacak ki,  iktidar yanlısı medya muhalefeti köşeye sıkışmakla nitelendiriyor.

Mademki bir Anayasa değişikliği ya da yeni bir Anayasa hazırlamaya ihtiyaç olduğu iktidar tarafından gündeme getirildi, o zaman bu konuda bir hazırlıkları da olması gerekir. Buna karşılık muhalefetinde aynı konuda bir hazırlığı varsa,  bir taslak metin hazırlaması ya da daha önceden hazırlanmış bir metinleri var ise bunu muhataplarına ve topluma sunmaları,  tartışmalarında bu metinler üzerinde yapılması gerekir. Metinler ortaya çıkmadan da siyasilerin görüşlerini ortaya koymaları düşünülen değişikliğin tartışılmaya başlanması anlamına gelir.

Ancak, özellikle iktidar yanlısı medyanın tartışmaları bir polemik, bir bilek güreşi haline getirme gayretinde olduğu görülüyor. Çünkü muhalefet partilerinin birbirleri ile görüşmelerini çarpıtmaya yönelik yayınlar yapılmaya başlandı.  Hangi ülkede olursa olsun iktidar ve muhalefet partilerinin birbirleri ile görüşmeleri,  ülkenin sorunlarını tartışmaları ve bu hususta görüş alış verişinde bulunmalarından doğal bir şey olmaz. Ancak, görünen o ki, hangi konuda olursa olsun görüşmelerin ne zaman yapılacağını ve gündeminin ne olacağını iktidar kanadının belirlemesi gerektiği gibi bir tavır sergileniyor.

Aslında yeni bir Anayasa yapılmasına muhalefetin bir itirazı yok. Ancak,  yeni Anayasa yapılacaksa öncelikli olarak mevcut yönetim tarzının değiştirilmesi isteniyor. Bunu da muhalefet genellikle ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ olarak nitelendiriyor. Bu hususta iktidar kanadı sessiz kalmayı tercih ediyor. Kısacası, yeni Anayasa ile ilgili olarak muhalefetin ne düşündüğü ana hatları ile belli olmakla birlikte iktidar kanadının ne düşündüğü net değil. Sadece Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Bahçeli biliyor. Halbuki bunun muhalefet ile paylaşılması gerekiyor ki karşılıklı tartışılsın.       

Kaldı ki, iktidar ile muhalefetin ülke sorunları konusunda gündemlerinin farklı olmasının yanlış ve yadırganacak bir yanı yoktur. Çünkü iktidar ülke sorunlarına farklı açıdan bakarken muhalefet halkın sesine kulak vermeyi tercih ediyor. Bunun sonucu olarak da muhalefet partileri , “Türkiye’nin gerçek gündemi pahalılık”  ya da “Vatandaş Anayasa değil geçim derdinde” şeklinde bir tavır sergiliyor. Buna karşılık muhalefetin yeni bir Anayasa yapılmasına karşı bir tavrı da yok. Ancak, belli öncelikleri var. Söz gelimi Anayasa’dan önce zihniyetin değişmesi gerektiğine vurgu yapıyorlar. Yeni bir Anayasa yapılacaksa Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’in esas alınması isteniyor. İktidar kanadının yeni Anayasa’dan maksadının ne olduğunu sadece kendileri biliyor. Halbuki, yeni Anayasa ile ilgili bir tartışma olacaksa tüm partilerin nasıl bir Anayasa istediklerini ortaya koymaları gerekir.