Diyarbakır’da araştırma: Anadilde eğitim ve hizmet alamamak insan hakları ihlalidir

Diyarbakır’da yapılan bir araştırmada, anadilde eğitim ve hizmet alamamanın insan hakları ihlali olduğu belirtildi.

Diyarbakır’da araştırma: Anadilde eğitim ve hizmet alamamak insan hakları ihlalidir

Diyarbakır Barosu ve Rawest Araştırma Merkezi’nin birlikte yaptığı, “Diyarbakır’da İnsan Hakları Algısı Araştırması”nın sonuçları açıklandı.

Araştırma, 27 Kasım - 4 Aralık 2021 tarihleri arasında Diyarbakır’ın merkez ve kırsal ilçelerinde toplam 44 mahallede ve 1000 kişiyle yüz yüze görüşülerek yapıldı.

Araştırmanın sonuçlarına göre katılımcıların yüzde 47’si insan hakları konusunda Türkiye’nin geleceği için karamsar olduğunu belirtirken, yüzde 46’sı ise iyimser olduğunu söyledi.

Araştırmada, “Anadilde eğitim ve hizmet alamamak insan hakları ihlalidir” önermesine katılımcıların yüzde 37’si “katıldığını”, yüzde 30,5’i “kesinlikle katıldığını” ifade ediyor.

KÜRDİSTAN İFADESİ

“Andımızı okumak zorunda olmak insan hakları ihlalidir” önermesine katılımcıların yüzde 81’i katılıyor. Katılımcıların yüzde 70’i “Kürdistan” diyen bir kişinin bunu dediği için tutuklanmasını hak ihlali olarak görmekteyken yüzde 20’si ise “fikrim yok” yanıtını veriyor.

Araştırmaya katılanların yüzde 85’i Türkiye’de insan hakları ihlali olduğunu düşünüyor. Bu oranın yüzde 71’i “sık insan hakları ihlali” olduğunu, yüzde 14’ü ise “insan haklarının bazen ihlal edildiğini” belirtiyor.

İnsan hakları ihlalleri ile ilgili katılımcıların düşünceleri siyasi parti oy tercihlerini doğrudan etkiliyor. Hak ihlalleri ile katılımcıların siyasi parti oy tercihleri birlikte değerlendirildiğinde, hak ihlallerinin Kürt meselesiyle ciddi şekilde bağı bulunduğu ve bağın siyasi parti oy tercihlerini şekillendirdiği görülüyor.

TÜRKİYE’DE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ

Araştırmaya katılanların yüzde 75’i yasalar tarafından korunduğuna dair güvende hissetmediğini belirtirken, katılımcıların yüzde 62’si “Türkiye’de ifade özgürlüğünün olmadığını”, yüzde 26’sı “kısmen” yüzde 6’sı ise “tamamen ifade özgürlüğü olduğunu” söylüyor. 

Davaların uzun süre sonuçlanmamasını insan hakları ihlali olarak gören katılımcıların oranı yüzde 81.“İnsanlar istediği konuda barışçıl protesto ve yürüyüş düzenleyebilirler” önermesine “kesinlikle katılıyorum” diyen katılımcı oranı yüzde 26, “katılıyorum” diyen katılımcı oranı yüzde 37.

EN ÇOK İHLAL EDİLEN GRUPLAR: KADINLAR, KÜRTLER VE ÇOCUKLAR

Katılımcıların yüzde 73’ü Türkiye’deki adalet sistemine düşük ölçekte güveniyor. Katılımcıların yüzde 9’unun Türkiye’deki adalet sistemine güvenine “orta”, yüzde 7’sinin ise “yüksek”. Katılımcılara “Sizce Türkiye’de hakları en çok ihlal edilen grup hangileridir?” sorusu yöneltildiğinde ilk üç sırayı sırada “kadınlar”, “Kürtler” ve “çocuklar” yer alıyor.

Kadın katılımcıların “Türkiye’de hakları en çok ihlal eden grup hangileridir?” sorusuna Kürt kimliğinden önce kadın kimliğini öne çıkardığı, erkeklerin ise Kürt kimliğini tercih ettiği gözlemlendi.

Araştırmaya göre katılımcıların en çok hak ihlali oluşturan aktörler sırasıyla “devlet”, “erkekler” ve “yargı/mahkemeler”, en az güvenilir kurumlar, “mahkemeler”, “Cumhurbaşkanı” ve “TBMM.”

Ayrıca katılımcılar insan hakları ile sırasıyla “adaleti”, “özgürlüğü” ve “yaşamı” eşleştiriyor.