Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, 9 Ağustos'ta Belarus'ta yapılan cumhurbaşkanı seçiminin "özgür ve adil olmadığını" belirterek, sonrasındaki gösterilerde güvenlik görevlilerinin şiddet kullanmasından ve seçim sonuçlarıyla oynanmasından sorumlu olanlar hakkında tedbir alabileceklerini ve bu ülkeyle ilişkileri gözden geçireceklerini bildirdi.
Borrell, AB adına Belarus'taki duruma ilişkin yaptığı açıklamasında, ülkedeki durumu yakından izlediklerini, seçim kampanyalarında halkın demokratik değişim arzusunu gösterdiğini belirtti.
"Ancak seçim özgür ve adil değildi." diyen Borrell, devlet yetkililerinin orantısız güç kullanımına izin verdiğini, bir kişinin öldüğünü ve binlerce kişinin gözaltına alındığını kaydetti.
Borrell, gözaltına alınanların derhal ve şartsız salıverilmesi çağrısı yaparak, "Yerel gözlemcilerin güvenilir raporları, seçim sürecinin bir Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) katılımcısı ülkeden beklenen uluslararası standartları karşılamadığını göstermektedir." ifadesini kullandı.
Siyasi tutukluların 2015'te serbest bırakılmasından beri AB ile Belarus ilişkilerinin geliştiğini hatırlatan Borrell, insan hakları ve hukukun üstünlüğü ilkelerine uyulmaması halinde ilişkilerin kötüleşeceğini belirtti.
Borrell, "Bu bağlamda, mevcut durumu ele almak için Belarus makamlarının hareketlerini değerlendireceğiz ve AB'nin Belarus ile ilişkilerini derinlemesine gözden geçireceğiz. Bunlar arasında şiddet kullanılmasından, haksız gözaltılardan ve seçim sonuçlarıyla oynanmasından sorumlu olanlara yönelik tedbir alınması bulunabilir." ifadesine yer verdi.
Belarus'ta pazar günü yapılan cumhurbaşkanı seçimini mevcut Cumhurbaşkanı Aleksandr Lukaşenko'nun oyların yüzde 80,23'ünü alarak kazandığı, adaylardan Svetlana Tikhanovskaya'nın ise yüzde 9,9 oranında oy aldığı açıklanmıştı.
Bunun üzerine çok sayıda kişi seçimde hile yapıldığı gerekçesiyle bazı kentlerdeki meydanlarda gösteri yapmış, güvenlik güçleriyle göstericiler arasındaki çatışmalarda bir kişinin öldüğü, çok sayıda kişinin yaralandığı ve 2 binden fazla kişinin gözaltına alındığı bildirilmişti.
Seçim sonuçlarında hile yapıldığını ve cumhurbaşkanlığını kendisinin kazandığını savunan muhalif aday Svetlana Tikhanovskaya ise bir video yayımlayarak kendi isteği ile ülkeden ayrıldığını ve Litvanya'ya gittiğini ilan etmişti.