Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz


F. Yılmaz ALTUNÖZ


UMRE OKULU

F. Yılmaz ALTUNÖZ'ün yeni yazısı;


SSeküler dünyanın umre ibadetini ve eylemini anlaması mümkün değildir. Çünkü elindeki tartı ve ölçü aletleri Umreyi ölçebilecek çapta ölçü aletleri değil. Sekülerizmin disipline olmuş hali modernizm ve ibadet anlayışı kapitalizm (para) insanı ve onun ihtiyaçlarını anlamada ve karşılamada yetersizdir. Dolayısıyla Din, ruh, ahlak, adalet, kalp ve merhamet sekülerizmin kapsam alanı dışındadır. Bu nedenle umreyi ya da haccı anlaması ve yaşaması söz konusu olamaz. 

Umre Araplara para yedirme hiç değildir. Ulusalcı akımlar imparatorlukları bitirerek yeni egemen güç odakları çıkarmıştır. Aileler, kabileler, kavimler, partiler, silahlı ve silahlı bürokrasi egemenleri oluşmuştur. Ümmete ait olan birçok değer onlar eliyle yönetilir olmuştur. İşte bunlardan biri de Umre ve Haccın söz ve niyetten ibadete, ibadetten eyleme döküldüğü yer; Kâbe ve Mescidi Nebevinin bulunduğu Medine ve Mekke şehirleridir. Bizi Kâbe’ye Araplar turistik seyahat için çağırmıyor. Bizi Allah çağırıyor. Onun peygamberi çağırıyor. Ve o kutsal topraklar bir kabileye değil ümmete aittir. 

Kâbe her yıl milyonlarca insanın kendisini ziyaret ettiği ve değer verdiği için kutsal değil; varlık itibariyle kutsaldır ve muhatabına bir şeyler sunar.  Umre ismi OMR harflerinden türer. Sözlük anlamıyla ömür/hayat, inşa etmek ve onarmak, tamir etmek anlamlarına gelir. Bu nedenle Umreci imanını diri tutmak, ibadetlerini eyleme dönüştürmek, günahın oluşturduğu sökükleri tövbe ipliğiyle dikmek, unuttuğu Müslüman ve diğer mazlumları hatırlamak, küresel vicdan ayaklanmasının bir parçası olmak üzere dünyanın kalbinde Kâbe’de bulunur. 

Kâbe’nin Hz. İbrahim’in çağrısına uygun bir şekilde ziyaret edilmesi onun varlık nedenidir. Son nebi Hz. Muhammed Mustafa’nın (sav) sunduğu ve pratize ettiği şekilde anlaşılması ve hayata geçirilmesi onun varlık nedenidir. Umre turistik bir seyahat değildir. Tarihi bir gezi değildir. Değişme, dönüşme ve arınma, temizlenme niyeti olmaksızın; aşk, düşünce, mücadele, gayret ve cihat olmaksızın; hastalıklarına şifa, çaresizliklerine çare, yoksunluklarına varlık noktasında; Allah’a minnet etme ve onu mecbur bırakma yeri hiç değildir. 

Öyleyse şirketlerde, yöneticilerde ve umrecilerde şimdiye kadar gelen Umre algısı değişmelidir. Aşkın, hikmetin, bilginin ve eylemin kuşattığı Umre anlayışı var olmalıdır. Aksi takdirde seküler dünyanın umre anlayışından pek farklı olmayacaktır. Bunun için her mesleğin bir kurs ve okul sonucu elde edildiği bilgi dünyasında; neden Umrenin de bir okulu olmasın. Üstelik umre meslekten de öte…

Umre okulları açılsın.

 

Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

YAZARLAR