İnsanlık tarihi her dönemde mücessem/somut şeytanlar görmüştür. Bu tür şeytanları görmek/ görebilmek için kalp ve vicdan gerekir. İnsanlık vicdanı dönem dönem harekete geçer, insanlığı umutlandırır ve heyecanlandırır. Gazze’de yaşananlar ve otuz beş binin üzerindeki şehit, insanlık vicdanını harekete geçirmiş, insanlık erdemli davranışlar sergilemiştir. İnsanlık vicdanı, tarihin hiçbir döneminde dünyanın mücessem/somut şeytanlarını bu derece afişe etmemiş, insanlığa tanıtmamıştır. Gazzeli şehitler bunu başarmıştır.
ABD üniversitelerindeki İslam’ın yitik gençleri, dünya üniversite gençliğini harekete geçirme adına inisiyatif almış ve dünyanın zalim yöneticilerinin iki yüzlülüğünü hem kendi toplumlarına hem de dünya toplumlarına göstermiştir.
ABD’nin New York Eyaletinde yaygın adıyla Özgürlük Anıtı diye bilinen bir heykel vardır. İnsanlık ABD işi özgürlüğün sadece zulmetme özgürlüğü olduğunu Kızılderili katliamlarında öğrenemediğinden belki Gazze Katliamında öğrenmiştir. Resmi adıyla ‘Dünyayı Aydınlatan Özgürlük’tür. Sağ elini yukarı kaldıran kadın figürü özgürlüğün aydınlığını temsil eder. Figürün sol elinde ise bir kitabe bulunur ve üzerinde ABD’nin kuruluş/özgürlük yıldönümü olan 4 Temmuz 1776 tarihi bulunur. Bu heykel, özgürlüğün ve insani olan yüce değerlerin kaynağı olarak gösterilen ABD’nin (!) olsa olsa utanç anıtıdır. ABD üniversite gençliğinin, insanlık onurunu ayağa kaldırmaya çalışan Gazzeli yiğitlerle dayanışma adına başlattığı insancıl eylemler, zalimliği karakter edinmişlerin saldırılarına maruz kalmıştır. Mazlumu ve mağduru yok etmeyi, onlara soykırım uygulamayı tabiat haline getirmiş zalimler, insani olan her eylemi sabote etmektedir. Gençler eliyle afişe edilen zalimliklerini kapatmak için barışçıl, özünde masum ve mağdur Gazzelilerle dayanışma halinde olmak isteyen gençlere karşı aşırı şiddet uygulamaya, öğretim üyelerini yerlerde sürüklemeye cüret edebilmektedir. Özgürlük anlayışlarının, zalimliklerinin sorgulanmaması üzerine kurulu olduğunu, uyguladıkları şiddetle bir kez daha göstermişlerdir. Tavuklara özgürlük isteyen tilki ile insanlar için özgürlük diye ortalıkta efelenen ABD aynı zalimler familyasının müntesibidir.
Başta ABD ve Avrupa ülkelerindeki üniversite gençliği, Gazze’nin vicdan denilen ruh eğitiminden geçmiş, dersini almış ve gereğini yapma adına dünyaya “Gazze İçin Özgürlük” diye haykırmaktadır. Geçmişte yaşanan zulümlerde ve katliamlarda görmediğimiz/göremediğimiz vicdanı haykırışı, Gazze örneğinde görmek/görebilmek insanlık adına umutlarımızı artırmakta, heyecanlarımızı diriltmektedir. Gazze için hassasiyet gösteren, vicdan yapan insanlığın ve İslam’ın yitik gençlerine selam olsun. Rabbimiz bu asil insanları İslam’ın nuruyla ikramlandırsın.
Geçmişte Anadolu insanları da Filistin meselesini dert olarak görmüş, onlarla dayanışma adına emperyalistlere kafa tutan gösterilere imza atmış, bazıları ise bizzat Filistin’e giderek Siyonistlere karşı silahlı mücadeleye katılmışlardır. Bugün onların takipçileri olduğunu söyleyenler ise hükümetle aynı kulvarda yer almamak adına üç maymunu oynamayı tercih etmişlerdir. Bu güruhun temsilcileri, Filistin mücadelesinin Müslümanların mücadelesi olduğunu fark ettiklerinde seslerini kesmeyi tercih ettiler. İslam’a olan hasımlıkları, zalimler karşısında susmalarını getirdi. Batı’nın gayrimüslim gençliği insanlığı ayağa kaldırmaya çalışırken bizimkilerin hali pürmelali ortadadır. Yazıklar olsun…
ABD’nin Özgürlük Anıtı, özgürlüğün değil, arkasına saklanarak yapılan soykırımların, katliamların ve zalimliklerin paravanı olmuştur. ABD alçaklığının sembolü olmuştur.
New York’taki Özgürlük Anıtı (!) başta bütün zalimliklerin, kötülüklerin, şeytani olan her şeyin başı olan Joe Biden ve dostlarının gözüne girsin. İnsanlığı karartanların gözleri karanlığa gark olsun.
