Sanırım 13-14 yıl kadar önceydi.
Ömer Döngeloğlu Kanal 7’de açık havada sahur programına yeni başlamıştı.
Anlattığı kıssalar hem seyirciyi hem ekran başındaki izleyiciyi gözyaşlarına boğuyordu.
Nihat Hatipoğlu’ndan sıtkı sıyırılan kim varsa Döngeloğlu’nun programına yönelmişti.
Farklı bir anlatımı vardı, daha samimi ve sahici geliyordu izleyicilere.
***
Kanal 7’deki ilk sahur programının ardından yanılmıyorsam eğer 2006 ya da 2007 yılında bir sendikanın ya da derneğin ya da vakfın davetlisi olarak Adıyaman’a gelmişti.
Biz de o zamanlar Mercan Tv’de bazen “Haftaya Bakış” bazen “Basın Odası” programlarını gerçekleştiriyorduk.
Hazır Adıyaman’a gelmişken hem kendileriyle tanışmak hem de bir program gerçekleştirmek istediğimizi ilettik.
Sağolsun bizi kırmadılar.
***
Program öncesinde Mercan TV'nin hemen altında bulunan Sabri’nin Çay Ocağında bir saat kadar sohbet ettik.
Kendilerini, Afrikalı topçulara benzettiğimi söyledim.
Nedenini sordu.
Daha önce hakkında edindiğim bilgileri aktardım.
Kanal 7’nin iktidarın gücünü ve kendisinin memuriyetini kullanarak çok cüz’i bir fiyata program yaptırdığını bildiğimi söyledim.
Çok mazlum bir görüntüsü olduğunu ve bu haliyle bana hep sokak aralarında top koşturan Afrikalı çocukları anımsattığını söyledim.
Gülümsedi.
Afrikalı topçular çok daha yetenekli olsalar bile asla beyazlar kadar popüler olamazlar ve hak ettikleri yere gelemezler diye ekledim.
Bir çocuk gibi mahcup, başı önde, bizim ne popüler olmak ne şöhret olmak gibi derdimiz yok. Programdan da para almıyoruz. Belediyenin bir hizmeti olarak oradayız. Rica ettiler, kabul ettik. Tek amacımız Allah’ın rızasına nail olmak içindir, dedi.
Dini kıssalardaki onca ayrıntıyı, sanki hadiseler yaşanırken kendisi oradaymış gibi anlatmasının kaynağını sordum ve olmayan diyalogların anlatılmasının dinen doğru olup olmadığını merak ettiğimi söyledim.
En çok, Mustafa Âsım Köksal’ın İslam Tarihi ve Peygamberler Tarihi kitaplarından yararlandığını söyledi.
***
Ömer Döngeloğlu etkili bir hatipti ama asla kendisiyle benzer programlar yapanlar gibi şovmen değildi.
Günümüz mesellerine, adalet, merhamet, vicdan kavramları çerçevesinde yaklaşan ender programcılardandı.
Gerçekten mazlum biriydi, samimiydi, sahiciydi.
Birçok programda hem izleyicileri hem yasaları hem de devrin yöneticilerini lisan-ı hal ile eleştirmekten geri durmazdı.
Onları adaletli, merhametli, vicdanlı olmaya davet ederdi.
Anlayanlar için gücü elinde bulunduran ama sloganlarla işi kotarmaya çalışan herkese ayar üstüne ayar verirdi.
Çok uzun zamandır sahur programlarını izleyemiyorum.
Yani nerdeyse on yıldır herhangi bir sahur programını kesintisiz on dakika izlemişliğim yoktur.
Bunda başta Hatipoğlu olmak üzere benzeri şovmenlerin vebali büyüktür.
Dolayısıyla Ömer Döngeloğlu hocanın da son yıllarda ne tür programlar yaptığını bilmiyorum…
***
O benim gözümde hep bir Afrikalı topçu olarak kalacaktır.
Benzerleriyle asla aynı yere gelemeyen, aynı paraları kazanamayan, emeğinin karşılığını alamayan ve asla onların yaşadığı semtlerde yaşamayan…
Ölümü de yaşamı gibi mazlum bir şekilde oldu.
Gerisini Kanal 7 düşünsün.
***
Rabbim mağfiretiyle yargılasın…
Mekânı cennet olsun İnşallah…