Mutluluk insanın gönlünün huzurlu olması, hayata olumlu, umutlu ve sevgiyle bakabilmesidir.
Pozitif duygu ancak güvenle, sevgiyle, saygıyla gerçekleşir.
Güven duymadığımız bir ortamda mutlu olmamız söz konusu değildir. Çünkü hep kaygı, endişe, karamsarlık içinde beklemek, yaşamak insanın içini karartır.
İçi karanlık insanın mutluluğun aydınlığını görebilmesi pek mümkün değildir.
İnsanların yüzüne bakıyorsunuz hep asık surat, gergin yüz, çatık kaş…
Tatmin edilmemiş duygular insanı mutsuz eder.
Bazılarını ekonomik, bazılarını duygusal, bazılarını düşünsel, bazılarını cinsel yetersizlikler ve doyumsuzluklar mutsuz eder.
Çünkü insan eksik, zayıf, aciz olarak görülmek istemez.
Şiddetli geçimsizlik nedir?
Tatmin edilmeyen duyguların, düşüncelerin, istek ve arzuların çatışmasıdır.
Anlaşılmadığını söyleyen bir insan duygu tatminsizliği yaşamaktadır. Bunun için insanların birbiriyle konuşabilmesi, sorunlarını dile getirebilmesi ve çözüm yollarını arayabilmesi gerekmektedir.
Sorunlarını konuşamayan insanların yaşadığı birliktelik asla mutlu bir ortam oluşturmayacak ve gerginlikler yüzlere yansıyacaktır.
Suratı asık bir insan gördüğünüzde tatmin edilmemiş duygularından emin olabilirsiniz.
O halde mutlu olmak mı istiyorsunuz? Birbirinizle konuşun, birbirinizi dinleyin, eksik olan neyse onu çözmeye çalışın.
Olmuyor mu?
Hayatı zindana çevirmeye gerek yok! Ayrılın ve unutun.
Sevgi diye acılarınıza, alışkanlıklarınıza bağlı değilseniz şayet.
