Hamd alemlerin Rabbi olan Allah'a mahsustur.
Her insan gibi bende çevreyi gözlemlemeyi severim . Son zamanlarda İslam'ın en son çare olarak gördüğü artan boşanmalar evliliğin bir problem ve huzursuzluk sebebi gibi lanse edilmesi beni çok düşündürdü.
Aile olmak nedir ? Aile olmak eşlerin birbirine dost olması iyilik ve takvada yarışmasıdır .Aile kurmak kadar aile kalmak da önemlidir . Aile kalmak eşlerin birbirini örtü misali setretmesidir. İlgi ve sevgi ile bütünleşmesi demektir bu sebeple Yüce Rabbimiz : "Onlar sizin için birer elbise, siz de onlar için birer elbisesiniz ,"buyurmuştur.
Allah'ın emri peygamberin kavli diyerek biz bu işe adım atıyoruz , ne yazık ki ne Allah ne peygamber gibi bir otoriteyi hiçe sayarak evliliği ciddiye almıyor bir eğlence aracıymış gibi algılattırıyoruz. Biz hayatı yanlış okuyoruz , belki de hızla artan boşanmalara şahit olmamızın sebebi de budur .Allah rızası için bile tahammül edemeyen ciddiyetsiz bir nesil ile karşı karşıya kalıyoruz.
Sakallı Celal'in kelamı gelir aklıma:
Beyler Tanzimat ilan ettik olmadı , Meşrutiyet ilan ettik olmadı , Cumhuriyet dedik galiba yine olmadı gelin ciddiyet ilan edelim.
Karı koca bir çift ayakkabı gibidir. Hayatın içerisinde yürüyebilmemiz için kadın ve erkek meşru bir biçimde yani nikahla bir araya gelmesi gerekir ki yürüyüş başlasın hayat devam etsin.
Günümüzde evlilik yolunda ilerleyen süreçlere baktığımda eskiye nazaran çok şeyin değiştiğinin farkındayım aslında.
Günümüzde bir kız için gelen talibe sorulan ilk soru şüphesiz ne iş ile meşgulsün ,araban ,evin var mıdır? Bunu inkar edemeyiz çünkü bu bizim toplumumuzun bir gerçeğidir. Ah ah eskiler diyoruz ya gerçekten haklı bir iç çekiş .Eskiden pantolonun diz kapak kısmındaki izlere bakılır, namaz kılıp kılmadığı bir gencin bu şekilde anlaşılırmış. Ne kadar da güzel ve ince bir düşünce. Şimdi yüz güzelliği ve ceplere bakılıyor. Biride çıkıp demiyor ki rızkın kefili Allah'tır.
Ne yazık ki huzuru sürekli haramda arama çabası içerisindeyiz .Ne tavrımız ne duruşumuz İslam'la örtüşmüyor .Düğünlerimiz çalgılı çengili, bir yabancı kadının maalesef ki kendisine nikahı düşen bir erkeğin önünde oynamasını mutlulukla ve normalmiş gibi karşılıyoruz. Haramı kendimizce yumuşatıp meşru göstermeye çalışıyoruz.
Her şeyi zorlaştırmaya devam ediyoruz . Şu kadar altın , şu semtte bir ev , şöyle bir düğün derken düğünün ertesi günü kocaman fatura ve borçlarla geriye endişe ve düşünce kalıyor .Bu borcun altından kurtulabilmek için kişi gırtlağına kadar faize giriyor resmen Allah'a harp ilan ediyor. Evliliğin ilk aşamasında bile eve haram girmeye başlıyor. O evliliğin akıbetinin ne olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Kolaylık varsa hayır vardır hadisini bir türlü hayatımıza geçiremiyoruz.
Biz toplum olarak ideal bir evliliği ekonomik gözle bakıyoruz. Peygamberimizin Hz Ali'ye Hz fatıma'yı Bedir gününde verdiği bir kalkan üzerine nikahlandığını galiba bilmiyoruz. Şimdi bir kişiye bu teklifte bulunsan aklını mı yitirdin deyip kapı dışarı edeceğinide iyi biliyoruz.
İnsanlar evlendikten sonra bu sefer mahremiyet sınırları kalmıyor .Cebimize yetinmekle girmeyen telefonlar artık mahremiyet diye bir şey bırakmıyor hayatımızda. Yatak odalarını bile paylaşan hanımlar evdeki en küçük ayrıntıyı eşi ile yaptığı en küçük aktiviteyi milletin gözlerinin önüne sermekten ne yazık ki haya etmiyor . Artık her şey normalleşiyor . Zorluk ve mahremiyetimizin olmadığı , dibine kadar faize bulaşmış bir evlilikten nasıl olur da hala hayır beklemekten yana umut etmekteyiz. Belki de cicim aylarından sonra başlayan çatışmaların temel sebebi haramda huzur aramamız değil midir?
Peygamberimiz (s.a.v) Mine basit bir şekilde Aslında mutluluğun ve ideal bir evliliğin temelini açıklıyor:
Erkeklere :Aldığınız eşler size emanettir , emanete ihanet nedir? Münafıklık alametidir . Sen eğer o emanete ihanet edersen sen münafıklık alametini üzerinde taşırsın
Kadınlara ise şöyle buyurmuştur : Erkek sana nimet , nimet şükür gerektirir . Eğer sen nimete karşı küfür içerisinde olursan nankörsün , nankörlük ide insana cehennem azabı getirir.
Her şeyin temeli şüphesiz İslam'da mükemmel bir biçimde ortaya konulmuştur. Rabbim bizlere gözümüzü aydınlatacak eş ve zürriyetler bağışla ve bizi takva sahiplerine örnek kıl ayeti ile hayatımıza bu ayetlerle yer ve yön verelim.
Gelin helale sarılalım. Birbirimizi suistimal etmeyecek şekilde kolaylaştıralım ki her işimiz hayır üzerine olsun. Zorlaştırmayın kolaylaştırın diyen Peygamberimizin güzel hadisine uyanlardan olalım.
Dünyadaki cennetin aile olduğunu , evliliğin zor bir imtihan ve ibadet olduğu bilincinde olan "Cennet Yürekli" insanlarla bir ömür Kur'an ve Sünnet yolunda hayırla yaşamanız duasiyla ...
Selam ve dua ile...