Empatik, başkasının acısını kendi yaşıyormuşcasına hisseden demektir. Bir Kızılderili atasözüne göre, komşunun çarığıyla pazara çıkmak demektir empati.
Empatiklerle ilgili bir belgesel programı hazırlansa, nesli tükenme riski ile karşı karşıya kalan canlı türü olarak anlatılabilir.
Karşısındakinin acısını gönülden hissedebilmek, sadece insana özgü değildir, hayvanlarda bu konuda gayet hassas olan canlılardır. Onların bu konuda nasıl mükemmel yaratıldığını anlatırken buradaki birkaç cümle ile sınırlandırmak haksızlık olur; sadece onlara özgü bir başlık altında konu alıp, uzun uzun anlatmalı.
Empati yeteneğini gösteren insanlar,maalesef bazıları tarafından cılız, savunmasız, gücü yetmeyen olarak görülse de onlardan birini analiz ettiğinizde, dünyanın onların sayesinde de yaşanır bir yer olduğuna kanaat getirirsiniz.
Bazı anne ve babaların evladına şu öğütleri verdiğini bizzat duydum: En çok sen konuş, kendini savun! (Ama bunu derken meseleyi bilmiyor.)
Biri ile aranda sorun olduğunda tartışmayı mutlaka sen kazan, sakın altta kalma! (Belki haklı olan karşı taraftır, haberi yok.)
Evlada telkin verirken dikkat edilmeli; insan yetiştiriyorum derken, ortaya gazla çalışan bir kavga makinası çıkmasın.
Biz çocukken bir arkadaşımız ile küstüğümüzde annem arkadaşımızın yerine geçer, onun gibi düşünür ve bizim durumu başka bir açıdan görmemizi sağlardı.
Ne güzeldir bizi anlayan, derdimizi derdi bilen birinin olması; peki bu sana kendini bu kadar iyi hissettirirken, başkasının derdine, bana ne, deyip arkanı dönmen neden kötü hissettirmiyor? Konu kendimiz olunca, birinin kendini bizim yerimize koyması hoşumuza giderken, kendimizi başkasının yerine koymak neden bu kadar zor geliyor?
Yeryüzünde insan ve insan dışındaki canlıların insandan yana dertli olmalarının sebebi insandaki empati yoksunluğudur.
Peki empatik insan nasıl olur?
Duyguları çok hassastır. Başkalarının hislerini hissedip bunu içselleştirdiği için yükü fazladır. Şiddet ve trajedi içerikli görüntüleri izleyemez. Onları tanımayanlar bile içini döküp, dertleşmek ister. Hayal güçleri kuvvetlidir. Tek başına kalmaya çok ihtiyaç duyar. Tahmin edilebileceği gibi sürekli kendini yorgun hisseder. Bazen, içine kapanmak ister. Bunların yanında fiziksel bazı rahatsızlıkları vardır çünkü karşısındaki insanın derdini gerçek anlamda hissettiği için bu durum sağlığına yansır.
Bir empatik, tıpkı kediler gibi insandan derdini çekip almaya çalışır. Bilirsiniz Allah’ın yarattığı muhteşem varlıklardan biridir kediler; üzerinizdeki negatif enerjiyi kendi üzerine çekip alır ve bundan dolayı halsiz düşerler. Maalesef ki kalpleri birçok kere kırılsa da kıymet verdiğinden çok zor vaz geçer empatikler.
Sen de biraz empatik ol lütfen.