Beyaz Martı...
Güneşe serdim suskunluğumu
Gözyaşlarım kurudu
Ne söylesem boş
Böylesi daha iyi
Hep sen konuş
Güldüğü de oluyor
Ağladığı da biliyorsun
İstanbul aynı İstanbul
Bıraktığın gibi Üsküdar
Eski Çarşı feryat figan
Balık Pazarı curcuna
Dilber gamzesinde gizli
Siyah bir inci gibi
Karanlıkta Çamlıca
Akşam rengi sokaklar
Yokuşa vurmuş adımlar
Satır arası gurbet havası
Minare dolunay sokak lambası
Hayal gölge ve kaldırımlar
Tadını çıkarıyor gecenin
Daha ne anlatsam
Çay iskemle çınaraltı
Olta sahil beyaz martı
Efkar çökmüş başına
Kız Kulesi duman altı
Donuk suskun keyifsiz
Hacı Bekir Hafız Mustafa
Galata Rıhtım Mısır Çarşısı
Han kapısı kahve kokusu
Acem şalı sırma kuşak
Simitçi salepçi bozacı
Kızıl fesli hamallar
Boş laflar bunlar
Dedim ya
İstanbul aynı İstanbul
Bıraktığın gibi Üsküdar
Yüreğinde yanık izi
Dudakları berhudar