Ramazan Keskin
Tarih: 13.06.2019 18:25
Adalet ve Kalkınm Partililere uyarımızdır!
Ak Parti niçin geriledi?...
Ak Partinin bu duruma düşmesinin birçok nedeni var. Bu nedenlerden birkaç tanesini sıralamak gerekirse öncelikli olarak şunları sırlamak mümkündür.
Müslümanlar, Uhud savaşında bir yenilgi aldığında onlar da nereden bu başımıza geldi? Diyorlardı. Allah (c.c) onlara şöyle haber veriyordu: ??Bu nereden başımıza geldi? Dediniz. De ki, o belâ ve sıkıntı kendinizdendir. Allah her şeye kadirdir.? Al-i İmran Suresi Ayet; 165)
?Başınıza gelen herhangi bir mûsibet kendi ellerinizle yaptığınız işler yüzündendir. Allah hatalarınızın bir çoğunu da affeder/affetmiştir.?(Şûra Suresi Ayet; 30)
1-Ak Parti, Milletvekili Adaylarını belirlerken toplumda karşılığı olmayan birçok kimseyi aday göstermiştir. Millet Vekilliği açıklanıncaya kadar toplumun hiç görmediği, tanımadığı ve bilmediği kimseler?
2-Kendi toplumlarına üstten bakan bazı zevatı Milletvekili adayı olarak göstermesi.
3-İçinde bulunduğu toplumu zaman zaman azarlayan bazı zevatın aday gösterilmesi.
4-Kendi toplumuna karşı saygısını yitirmiş, kendini beğenmiş bazı zevatın Milletvekili adayı gösterilmeleri.
5-Milletin vekili olacak, bu milletin hakkını hukukunu savunacak olan bu vekil adaylarından bazıları asil olan Millete tekme tokat, azarlama ve hatta sövmeye giden hareketlerinde bulunanlar gibi.
6-Milletimizin öz değerlerinin göz ardı edilmesi ve çok fazla kadın Millet Vekilinin vitrine çıkartılması.
7-Aile ve Sosyal Politikalardan sorumlu bakanın İslam´a aykırı söz ve davranışlarda bulunmaları gibi?
8-Ak Parti içindeki bazı önemli şahsiyetleri görmemezlikten gelmesi gibi.
9-Ak Parti önde gelenlerin her geçen gün milletin ve ümmetin bazı değerlerinden (örf, adet ve gelenek) uzaklaşmaları.
10-Ak Partinin İl ve İlçe Teşkilatlarındaki yetkililerin adil davranmamaları, adam kayırmaları ve keyfi uygulamalarda bulunmaları.
11-Ümmetin içinde bulunduğu ruhî çöküntüyü görmemezlikten gelmeleri ve bunun için gerekli tedbirleri almamaları.
12-Yaşam tarzında iktisatlı davranma yerine israfa ve lüks yaşamı tercih etmeleri ve bu yaşam tarzını etrafındakilere ha bire teşvik etmeleri.-Helal ve haram sınırlarına dikkat etmemeleri.
13-Her geçen gün mütevazılığı bırakıp, lüks yaşamı tercih etmeleri ve giderek içinden geldikleri topluma yabancılaşmaları. Tarih bize göstermiştir ki idareciler ne zaman kendi halklarından kopuk özel mekânlar ve dünyaya meyletmeye başlamışlarsa kısa bir süre sonra o yöneticiler halkları tarafından alaşağı edilmişlerdir. Sanki oraya doğru bir gidiş var gibi görülüyor?
14-Diyanet İşleri Başkanlığı gibi bir kurumun siyasete malzeme edilmesi.
15-Emekli vatandaşların içerisinde bulunduğu sıkıntıları görmemezlikten gelmeleri ve onların durumlarını birazcık olsun dahi iyileştirilmesi için gayret göstermemeleri. Karşılarındaki rakiplerinin söylemlerinin emekliler üzerinde menfi bir etki yapacağını hesaba katmamaları.
16-Bugün ki asgari ücreti savunmak ve iyileştirme cihetine gitmemeleri.
17-Atama bekleyen yığınları görmemezlikten gelmeleri.
18- Bir Paralel´e karşı çıkarken başka Paralel´ler oluşturmaya çalışmaları.
19- Sadece maddi kalkınmaya önem vermeleri.
20- Manevi kalkınmayı ihmal etmeleri ve bu hususta acil önlemler almamaları. Pansuman tedbirlerle işi geçiştirmeye çalışmaları.
21-Rabbimiz bizleri ruh ve bedenden ibaret olarak yaratmıştır. Bedenlerimizin ihtiyacı; yemek, içmek, giyinmek, barınmak ve helal dairesinde şehvi arzularını gidermekten ibarettir. Ruhumuzun ihtiyacı ise; inanmak ve inandığı gibi yaşamaya çalışmak. (Bu inanç hak veya batıl olabilir.) İnsanın maddi tarafına yönelik olarak çalışmaların yapılması ve insanın ruh tarafının unutulması.
22- Zenginlerin daha da zengin olmaları için çalışmalar yapıp fakat birçok küçük esnafın işini kaybetmesine bigâne kalmak.
23- Vatandaşlar arasında ayrım yapmak, okumuş-okumamış ve doktor-vatandaş arasında ayrım yapmak. Temizlik işlerinde çalışanları görmemek. Birçok doktorun hak etmediği payeyi vermek ve âdete onlara dokunulmazlık zırhı giydirmek.
24- Kürt vatandaşlar ile ilgili söylemin değişmesi.
25- Hayat şartlarının kolaylaştırılmaması.
26- Sadece kendisini onaylayan ilim, fikir ve kanat önderlerini dinlemeleri.
27- Kendilerine gerçeği söyleyen ilim, fikir ve kanaat önderlerinin görüşlerini kale almamaları.
28- Kendilerine aşırı derecede öz güvenli davranmaları.
29- Halktan gelen yapıcı eleştirilere kulak tıkamaları ve eleştirileri önemsememeleri.
30- Anlamsız ve gereksiz siyasi polemiklere girmeleri.
31- Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül´ün, Ak Parti teşkilatından uzaklaştırılması.
32- Ankara Büyük Şehir Belediye Başkanı Melih Gökçek´in TV. lerdeki anlamsız konuşmaları, tavrı ve üstten bakışı.
33- Siyasi dilin çok sert olması.
34- Meydan mitinglerindeki konuşmaların içeriksiz olmaları ve sloganlardan öteye geçmemesi. Vatandaşların uzun süre meydanlarda bekletilmeleri ve belirtilen saatlerde mitinglerin başlamaması.
35- Her fırsatta üst akıl fikrini dile getirip gerekli tedbirlerin alınmaması.
36-Yetkili ve yetkisiz birçok kişinin anlamsız konuşmaları ve tavırları.
37- Seçimin bir yarış olduğunu unutarak rakiplerini aşağılayıcı bir dille tahkir etmeleri.
38- Kendi elleriyle büyütüp geliştirdikleri bazı camiaları miting meydanlarında aşırı derecede suçlamaları ve tahkir etmeleri.
39- Vefakâr ve cefakâr halkımızın sadece Sayın Recep Tayyip Erdoğan´a olan sevgileri nedeniyle oy verdikleri yerel yöneticilerin beceriksizlikleri, kendileri ve etrafındakileri kısa bir sürede göze batacak durumda mal-mülk sahibi olmaları ve bu yöneticilerin çocuklarını şımarıkları?
40- Birçok değerli zevatın üç dönem şartı nedeniyle saf dışı edilmeleri ve halkın önüne siyasi sorumluluk taşıyarak çıkamamaları.
41- Son zamanlarda AK Parti´nin içine düştüğü bu olumsuz durumdan, AK Partiyi kurtara bilmek için birçok Kanaat önderi ve sivil toplum kuruluşu da görüş beyan ettiler. Bu hususta aleni görüş belirtmemeleri gerekirken görüş belirtmeleri doğru olmamıştır?
NOT 1: Napolyon diyor ki:?Alkış oy değildir? ?Bir düşmanınızla devamlı savaşırsanız farkında olmadan ona bildiğiniz bütün taktikleri öğretmiş olursunuz. Ha bire Barış demekle dünyada barış olmaz?
NOT 2: Bir Atasözünde denilir ki; ?Bir Musibet Bin Nasihat´ten evladır?
NOT 3: Dileğimiz AK Partinin bu olumsuzlukları görüp yaşanan bu olumsuz tablodan ders çıkarmaları ve bu halkın kendisine olan güvenini yeniden kazanmasıdır. Amacımız memleketimizin birlik ve beraberliğinin sağlanması ve insanlarımızın huzur ve mutluluk içinde yaşamalarıdır.
Vesselam?
Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —