Yerel seçim yarışına Süleyman Şah da giriyor!..

Ahmet Takan

Yerel seçim yarışına Süleyman Şah da giriyor!..

"Bir gece ansızın gelebiliriz"e format atıldı!..

Sınır ötesinde beklenen temizlik operasyonu için R. Erdoğan daha köşeli tarih verdi;

1- "Münbiç´teki teröristler birkaç hafta içerisinde buradan çıkartılmazsa bizim bekleme süremiz sona erer."

2- "Aynı şekilde Fırat´ın doğusunda Türkiye´nin desteğiyle bölge halkının kendi yönetimini tesisi birkaç ay içinde sağlanmazsa bekleme süremiz yine sona erer."

İki kritik zaman dilimi... "Birkaç hafta" ve "birkaç ay" acaba neyi işaret ediyor?..

Görünen o ki, Fırat´ın doğusuna yapılacak operasyon ikiye ayrılmış. Askerî, bir hareketlilik ve de riskli bir operasyon için birkaç hafta ile bir kaç ay arasındaki zaman dilimi kısa sayılmayacak kadar önemli. 

Ankara´da devlet koridorlarından ulaşabildiğim bilgilere göre, "birkaç" hafta ile neyin kast edildiği belli de "birkaç ay" meselesi epey muğlak!..

Edindiğim bilgileri şöyle özetleyebilirim;

Şubat ayının sonlarına doğru veya en geç Mart ayı içerisinde Tel Rifat´tan bir operasyon başlatılacak. Münbiç görünümlü bu operasyon ile Süleyman Şah Türbesi şu andaki yerinden eski yerine (bir gece ansızın kaçırıldığı yere) taşınacak. Kaynaklar, bu konuda ilgili ülkelerle mutabakatın sağlandığını belirtiyor. Seçim öncesi, Süleyman Şah Türbesi´nin yerine taşınması... Kulağa çok hoş geliyor!..

Fırat´ın doğusuna yapılacak operasyona gelince. Kaynaklarım, ABD´nin Türkiye´yi oyaladığını  kaydediyor. Bu meseleyi, sahadan da edindiğim bilgilerle biraz daha açacağım;

Irak´ın kuzeyinde "Roj Peşmergeleri" diye adlandırılan çapulcu başı Barzani´ye bağlı polis güçlerinin görevleri sona erdiriliyor. Yaklaşık 8 bin kişilik bu güç, ABD´nin planlamalarına göre Fırat´ın doğusuna kaydırılması söz konusu. Ankara´daki güvenilir kaynaklar, ABD´nin zaman kazanmaya yönelik taktiklerinin ısrarla altını çiziyor. Neden?.. ABD´nin bölgeye yerleştirmeye çalıştığı, Mısır´ın başını çektiği "Arap NATO"su... Kaynağım, "Türkiye oyalanıyor. ABD zaman kazanıyor. ABD, PKK´ya da Türkiye´yi gösterip Arap NATO´suna razı edecek. Türkiye´ye de sağ gösterip sol vuracak" diyor. Roj peşmergeleri Arap NATO´suna destek güç olacak. Maaşları da özel güvenlik firmaları üzerinden ABD tarafından ödenecek.

Sahadan önemli bir bilgi notu daha; Suriye rejimi ile Türkiye arasında alt düzeyde heyetler arasında sürdürülen görüşmelerde önemli bir noktaya gelindi. Türkiye, MİT bölge başkanı düzeyinde sürdürdüğü görüşmelerin düzeyini bir tık yükseltti. Kaynaklarım bu önemli gelişmenin de altını ısrarla çizdi.

***

Peki, tüm bunlar ne manaya geliyor?.. Devlet koridorlarının sesine kulak verelim;

"ABD´li yetkililer Kürtlere verdiği desteği çekmeyecek. Bir yer verecek onlara. İran´da kullanacak, bölgenin başka yerlerinde kullanacak. Büyük Kürdistan ham bir hayal de değil sonuçta.

Suriye´deki çatışmaların başlamasından 7 yıl geçti. Şu anda orada savaşan rejim güçleri var. Özellikle İran ve Hizbullah´tan destek alıyor. Bunlar birbirinden bağımsız değil. İran savaşı Suriye´de tutmak istiyor. Ekonomik yaptırımlar gelecek. Petrol fiyatları çok önemli. 6 ay sonra değişken fiyatlar ile karşılaşılacak. Venezuela´daki müdahalenin nedeni bu. Doğu Akdeniz´deki durum belli. Tartus´taki liman ile birlikte orada Rusya elindeki gücü artırıyor. Burada geciktiğiniz müddetçe yani Suriye´de gecikirseniz bir şeyler gidiyor.

Kürtler çok uzun süredir sessiz. Kürtler sesini yükseltmeye başlayacak 31 Mart tarihinden sonra. Çözüme yönelik bir organizasyon var. IŞİD ile savaş derken, hamle buradan geliyor. Suriye´de rejim terör örgütüyle görüşür mü? Görüşür. Kürt kartını Rusya oynamaz mı?.. Oynarlar...

Kobani´nin mutlaka temizlenmesi lazım o da bir sembol hedef. ´Biji Obama´ diye bağırarak oralarda nara attılar. Bu da siyasi hedef olur. Beka ile ilgili tutum da mezara kadar gitmeli, sözde kalmamalı. Çözüm sürecinden sonra değişmemeli. Çözüm sürecini yanlış okumayın, fiyasko ile bitmedi. Barzani´nin referandumu ile sonuçlanmadı, tarihe not düşüldü. Çözüm ile PKK PYD´ye dönüştü, şehir savaşlarına dönüştü. Kuzey Irak´taki rejim palazlanıp tüm tepkilere rağmen referandum yaptı. Bunlar hep ılımlı adımlar. Süleymaniye uçuş seferleri neden başladı? ABD/CIA elemanı mı gönderecek? Öcalan´ı Nelson Mandela modeliyle bize teslim ettiler. Güney Afrika Modelini iyi okuduğumuz zaman her şey ortaya çıkıyor. Ordu çok dirençli olduğu halde, Mandela´nın her şeyine karşı olduğu halde, uygun bir Genelkurmay Başkanı atadılar, dediler ki, siyasi boyutu bana bırak, bizim çözüm heyeti bu rolleri almış kişilerle görüşüyor. Bu süreçte rol almış insanlarla görüşülüyor. Aynı adamlar diyor ki, çözüm sürecindeki kazanımlarımız devam ediyor diyorlar? Barış iyi de bedeli ne? Tekrar yığınaklanıp kalkışma olur mu? Bunlar önemli. Bütün bunlar olurken de bizim ülkede nüfusun yapısı da değişiyor, buna da dikkat edilmeli."

Ya, Süleyman Şah seçimi kazanırsa?.. Ezber bozmak adına soruyu yöneltiyorum!.. 2 ay sonra hep birlikte oturup boşuna ağlaşmayalım diye...