CUMHURBAŞKANI Erdoğan bir süre önce yaptığı bir konuşmada şöyle demişti:
Milletimizin Gazi´ye hürmeti sonsuzdur.
Milletimizin Mustafa´ya saygısında en küçük bir tereddüt yoktur.
Milletimizin Kemal´le de en küçük bir sorunu bulunmuyordur.
Milletimizin soyadı olarak kendisine verdiği Atatürk konusunda da hiçbir sıkıntısı olmadığı gayet iyi biliyoruz.
Madem böyledir...
Madem Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Erdoğan´ın da vurguladığı gibi milletimizin gözbebeğidir.
O halde...
İstanbul´a yapılan yeni havaalanına onun adının verilmesi çok daha münasip olacaktır.
?Ama eskisinin adı Atatürk Havaalanı´ydı... Yenisinin bir farkı olmalı... Yenisini eskisinden ayırt etmek açısından bu farklılık şart...? falan diye itiraz edilirse...
O zaman...
?Mustafa Kemal Havaalanı? olsun.
Madem...
Mustafa milletimizin Mustafa´sı, madem Kemal milletimizin Kemal´i, madem havaalanı milletimizin havaalanı...
E niye duruyoruz ki?
NOT DEFTERİMDEN
Yaz biterken ve hava inceden ısırmaya başlamışken... Şöyle göğsümü gere gere haykırmak istiyorum: Ben bir kış insanıyım.
?Mert Fırat usulü sosyalizm? başlıklı bir makale yazacağım ama çok üşeniyorum, öyle böyle değil bayağı üşeniyorum.
İki gündür Cumhuriyet´in birinci sayfasında çıkan uzun yazılar size de Milli Güvenlik Kurulu bildirisi gibi gelmiyor mu?
?Ahmet Hakan pazarları telefonunu asla açmaz? diye bir efsanenin yayılmasını sağlamak istiyorum.
Ankara´da adamın teki ?Ben şeytanım? diyerek iki kişiyi bıçakla öldürmüş... Gitgide daha fazla mı deliriyoruz nedir?
Artistlik yapıp cep telefonumu kılıfsız kullanıyordum ki dersimi aldım ediyorum ezber. Bundan sonra tövbe!
Bu zamana kadar hep çerçevesiz gözlük kullanırken... Aniden ?Ben çerçeveyim? diye bağıran gözlüğe geçince... Kendime yabancılaştım.
Kahve muhabbetlerini merak ettiğim üç kişi: BİR: Fatih Terim... İKİ: Mustafa Varank... ÜÇ: Timur Selçuk...
RECEP AKDAĞ´IN OĞLUNUN ´KAYI´ KONSEPTLİ DÜĞÜNÜ
ESKİ bakanlarımızdan Recep Akdağ´ın oğlu Muhammed Akdağ, Gebze´de Hünkâr Çayırı´nda ?Kayı düğünü? temalı bir düğünle evlenmiş.
Görüntüleri izledim, anlatılanları dinledim, fotoğrafları gördüm.
Törendeki...
Aşırı müsamere havasının ben de farkındayım.
Diriliş Ertuğrul çakması durumları ben de görüyorum.
Damat Bey´in kostümüyle Ertuğrul Gazi´den ziyade Hacivat´ı andırdığına ben de katılıyorum.
Düğünün, nasıl desem, aşırı iddialı olduğunu ben de kabul ediyorum.
Girişimin hayli cüretkâr bir girişim olduğunu ben de biliyorum.
Hatta...
Muhammed Akdağ yakınım olsa, ?İyi düşündün mü evlat! İstersen gel bu işten vazgeç? falan bile derdim.
Ama... Fakat... Lakin...
Sıkıcı bir otel salonunda damadın yanına üç bakan ile iki müsteşarın, gelinin yanına iki bakan ile sekiz genel müdürün nikâh şahidi olarak dizildiği o renksiz, o tatsız, o çekilmez, o eğlencesiz, o aşırı tekdüze, o bunaltıcı düğün törenlerindense...
Böylesinin enteresan kaçmadığını da söylemeden geçemeyeceğim.
VE NİHAYET ARAMIZDAN BİRİ İSTİFA MÜESSESİNİ ÇALIŞTIRDI
KÜTAHYA´nın Emet ilçesinin düşman işgalinden kurtuluşunun 96´ncı yıldönümünde Cevizdere Şehitler Anıtı´nda düzenlenen etkinlikte ?Erik Dalı? türküsü eşliğinde gösteri sunulması olayının ardından gelen tepkiler üzerine...
Günlüce Köyü Muhtarı Adem İnan, sorumluluğu üzerine alarak kaymakamlığa istifa dilekçesini vermiş.
Şu memlekette...
Nice skandallar oldu...
Nice kazalar oldu...
Nice sorumsuzluklar oldu...
Nice ihmaller oldu...
Hiçbirinde istifa müessesi çalışmadı, çalıştırılmadı.
Ben buradan...
?Erik Dalı? türküsüne ?özel mahcubiyet ödülü? verilmesini, Muhtar Adem Bey´e de ?Devlet Üstün Hizmet Madalyası? takılmasını teklif ediyorum.
MİLLİ EĞİTİM BAKANI´NA AÇIK MEKTUP
SAYIN Bakan...
Sizi sevdik.
Sizi benimsedik.
Sizi takdir ettik.
Sizi önemsedik.
Sizi tuttuk.
Ama artık lütfen ?Şöyle olmalı, böyle olmalı? şeklinde temenni cümlelerini ve şaşırtıcı saptamalarınızı bir tarafa bırakıp...
İCRAAT denilen olguya geçiniz.
´BIRAK BOZMA´ DİYESİM GELDİ
ÖNÜME Bozcaada Bağbozumu Festivali´nden fotoğraflar geldi.
Şıra çıkarma yarışmasında fıçılara konulan üzümleri ayaklarıyla ezmek için birbiriyle yarışanların mücadelesini yansıtan fotoğraflara, fotoğraflardaki keşmekeşe, ayaklar altında ezilen üzümlere falan şöyle bir bakınca...
İçimden ?Bozmayın bağı kardeşim! Bırakın dağınık kalsın? demek geldi.