Düşünce dünyamızın çığır açıcısı ve öncüsü üstad Sezai Karakoç ile ilgili Yedi İklim dergisi olarak bir yeni özel sayı daha yaptık. 33 yıllık yayın hayatında dergide Sezai Karakoç’a ilişkin çok sayıda deneme, makale ve inceleme yer aldı. 1993 ila 2000 yıllarında birer özel sayı hazırlandı. Bu üçüncüsü.
Derginin hazırlanma aşamasına girmeden üstad ile telefonda görüştük, bir özel sayı yapacağımızı söyledik. Üstadın bilgisi dâhilinde bir sayı olsun istedik. Üstad ile ilgili ilk özel sayı geleneğini başlatan da Yedi İklim dergisidir. 1993 öncesinde bırakın özel sayıyı, hakkında doğru dürüst yazı bile yazılmıyordu. Sadece iki çalışma mevcuttu. Biri Ebubekir Eroğlu’nun Sezai Karakoç’un şiiri, diğeri de Şakir Diclehan’ın çalışması. Üstad hakkında akademik anlamda da pek bir çalışma yapıldığı söylenemez. 1989 yılında arkadaşım merhum Ahmet Nedim Çeker’in bir lisans tezi vardı. Daha sonra Erzurum Edebiyat Fakültesi’nde Orhan Okay öncülüğünde Turan Karataş’ın doktora çalışması oldu. Bu, zamanla giderek arttı. Dergiler özel sayılar yaptı, kitaplar çıktı. Bizim açımızdan sevindirici olan başlatmış olduğumuz bir sürecin oluşumu.
Üstad Sezai Karakoç ve Diriliş düşüncesiyle ilgili bilinçli bir görmezlik vardı ki hâlâ var diyebiliriz. Gerek sağ muhafazakâr kesimler veya başkaları bu konuda bilinçli bir suskunluk içindedirler. Yeni bir özel sayıya neden ihtiyaç duyuldu? Üstad ile ilgili derin bir sessizlik olduğu gibi, bir de aleyhte olan belli kesimler tarafından olan çırpınışların olması. Kendini bu anlamda âdeta zorlayanlar var. Diriliş düşüncesinin tezini çarpıttıkları gibi hem görmezlikten gelme ayrıca hem de yok saymaları söz konusu.
Diriliş düşüncesinin oluşturduğu ve açtığı yol önemlidir bizim için. Bunu hazzetmeyenler var. İslâm medeniyet bilinci ufkuna sahip olmayanlar Anadoluculuğun dar sınırları içindeki milliyetçiliğe tutunarak eleştiri konusu yapıyorlar. Medeniyet bilinci bile onlar için tartışma konusudur. İslâm dışı bir bakış ırkçı/milliyetçi bir sürece sürükler. İslâm’ın kuşatıcılığı çok yönlü. İslâm medeniyeti, İslâm toplumu, İslâm ümmeti temel ve ana tezlerdir. İslâm medeniyetini arkaik olarak görenler de İslâm dışı bir yerde bulunuyorlar. Üstad Sezai Karakoç’un Diriliş düşüncesi bu anlamda, özellikle şu karmaşık dönemde çok daha önem kazanıyor. İslâm milletinin ırkına, rengine, coğrafyasına bakmadan bir arada oluşunu sağlamak. Öte yandan dağınık olan devletçikler toplamında bir üst çatı devlet düşüncesi tezi öteden beri var. Müslümanlar bu anlamda devletsizdirler. Üstad her şeyden önce bir büyük düşünür, bir büyük şair. Türkiye özelinde ufuk açıcı bir yol gösterici. Üstattan sonra İslâmî düşünce sanatta, edebiyatta açılım kazanıyor. Biz buna Diriliş düşüncesi ya da Diriliş Ekolü diyoruz.
Türkiye’nin siyasal düşünce yapısı İslâm dışı, laik/seküler bir düzlemde seyrettiğinden gruplar veya kesimler de bu anlayışın açılımları farklı kolları olmaktan öteye gidemiyorlar. İslâm medeniyet düşüncesi sadece Türkiye için değil bütün Müslümanlar için önemli. Müslümanları bir arada tutan en önemli güç. Irkî veya mezhebi bakışlar söz konusu olunca Müslümanlar arasında derin ayrışmalar söz konusu oluyor. Üstad Sezai Karakoç’ta ayırıcı unsurlar yer almaz. Her zaman olduğu gibi düşüncemizin bu yüz yılda daha iyi anlatılması gerekiyor. Ortam çok karışık ve bulanık. Modern siyasal bakış sahipleri de bu karmaşanın dolambacındadırlar.
Müslümanların düşüncelerini temsil eden de sağlam ve sağlıklı düşünüşlerdir. Diriliş düşüncesi bu anlamda önemlidir. İslâm’a hizmet eden her siyasal kurum elbette önemlidir. Hiçbirinin hakkı ve emeği yok sayılamaz. Medeniyet düşüncesine her kim bir şey katarsa onun ecrini mutlaka alır.
Üstad Müslümanlara parçalı olarak bakmaz, hiçbir kimseyi renklerine, ırklarına göre ayırmaz. Onun temel bakışı İslâm, İslâm medeniyeti, İslâm düşüncesi, İslâm millet ve ümmetidir. Sevgili okurlarımın bu sayıyı mutlaka edinmelerini diliyorum.
Yedi İklim dergisi: Mimar Sinan Mah. Evliya Hoca Sk, no: 51/ A. Üsküdar / İstanbul.
e-posta: yediiklim@yahoo.com/ tel: 0216 352 499 77 GSM: 0535 866 65 58