Tarih: 05.02.2025 13:22

Yalım Eralp: “İsrail Batı Şeria’yı işgal etmek istiyor”

Facebook Twitter Linked-in

Günaydın efendim, iyi haftalar diliyorum. Bu sefer Sırbistan’la başlayacağım. Yaklaşık üç ay önce, bir çöküntü sonucu 15 kişi hayatını kaybetti. Halk ayağa kalktı ve protestolar hâlâ devam ediyor. Başbakanı istifaya zorladılar.

Sanırım Avrupalı olmak böyle bir şey. Bizde ise tren kazası ya da benzeri bir olay yaşandığında önce tepki gösteriyoruz, ancak 15 gün sonra her şey duruluyor. Galiba bunda kaderciliğin de etkisi var.

İkinci konu, Ruanda-Demokratik Kongo gerilimi. Bu aslında yeraltı madenleri kavgası. Açıkça görünmese de bu iş büyüyebilir diye düşünüyorum.

Gelelim Trump’a. Trump, Meksika ve Kanada’ya uygulanan vergileri yüzde 25 artırınca Kanada da hemen misilleme yaptı. Anlaşılan, Amerikan otomobil sanayisinin önemli parçaları Kanada’dan geliyor. Nitekim Trump da “Amerikan halkı biraz sıkıntı duyabilir” dedi. Meksika, Amerika ve Kanada, bu konuyu görüşmek üzere bir araya gelecekler.

Şimdi, Trump’ın Orta Amerika ziyaretine gelelim. Amerika Dışişleri Bakanı, bölgedeki temasları kapsamında Panama’ya da gitti. Ben de Panama Kanalı Anlaşması’na bir göz attım. Oldukça karmaşık, ancak Amerika’nın bazı hakları var. Amerika’nın asıl sıkıntısı, kanalın şu an Çin tarafından işletilmesi. İddia şu ki, Çin hükümeti “kapat” derse kanal kapanacak. Bunun doğruluğu belli değil ama Panamalılar bir taviz verecek gibi görünüyor. Bu taviz, kanalın satılması ya da Amerika’ya devri şeklinde değil, yönetim konusunda bir esneklik sağlanması şeklinde olacak.

Bu arada işin ilginç tarafı, Trump yönetimi Grönland Adası’nı istemişti, ancak Amerika’ya Grönland’dan daha yakın bir ada var. Herhalde küçük olduğu için gözden kaçırdılar: Portekiz’e ait Madeira Adaları. Son derece güzel bir yerdir; tesadüfen görme fırsatım oldu.

Trump’ın kararları, Amerikan yönetimi içinde de karışıklığa sebep oldu. “Yardımları durduruyoruz, federal memurlar alamayacak” dediler. Yönetim adeta bir karmaşaya sürüklendi. Çünkü bu kararlar bana biraz alelacele alınmış gibi geliyor.

Netanyahu, Washington’a gitti. 4 Şubat’ta Trump ile görüşecek. Giderken çok ilginç ve bence tehlikeli bir şey söyledi: Trump’la Orta Doğu haritasını yeniden şekillendireceğiz. Benim görebildiğim kadarıyla İsrail, Batı Şeria’yı ilhak etmek istiyor.

Bu arada Trump, kendi ülkesinde mültecileri sınır dışı etmeye çalışırken, Mısır ve Ürdün’ün Filistinlileri kabul etmesini önerdi. Arap dünyası ise bu teklifi topluca reddetti. Gerçekten inanılmaz bir durum. Bunun nasıl söylenebildiğini bile anlamak zor, ama Trump söylüyor.

Şimdi, Suriye Devlet Başkanı ilk olarak Suudi Arabistan’a gitti. Çünkü en büyük ekonomik yardım Suudi Arabistan’dan gelecek. Türkiye’ye de yardım yapılacağı söyleniyor.

Benim görebildiğim kadarıyla, Orta Doğu’daki mevcut tablo, Türkiye’yi hem Filistin hem de Suriye meselelerinden mümkün olduğunca uzak tutma çabası içeriyor. Ayrıca, Suriye’nin de bu konuda rahatsızlık duyduğunu hissediyorum.

Allah’ın her günü YPG’ye karşı bir şey yapılması için tehditler savruluyor. Hatta “Siz yapmazsanız, biz yapmak zorunda kalırız” deniyor. Dediğim gibi, 2025’in 2024’ten daha hızlı gelişmesi mümkün değil.

Bu arada, Ukrayna konusunda Trump, “Ukrayna ve Rusya ile müzakereler iyi gidiyor” dedi. Ancak müzakere yapıldığını bilmiyorduk. Anlaşılan, özel temsilcisi aracılığıyla görüşmeler yürütülüyor.

Fakat burada Ukrayna’nın büyük bir endişesi var. Kendi üzerinden taviz verileceğinden korkuyor. Durum bu. Karmaşık ama ne yapalım, yaşadığımız dünya böyle.

Hepinize saygılar sunuyorum, efendim.

 

Kaynak: serbestiyet.com




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —