ABD medyasında Amerikan askerlerinin Suriye´den çekileceğine dair haberler yer alırken Trump´tan ?Çekiliyoruz´ mesajı gelmiş. Beyaz Saray´da çekilmenin takvimini açıklamış. Yapılan açıklamaya göre çekilme 100 günde tamamlanacakmış. Bu arada yine ABD´den gelen ikinci haber ile bu çekilme haberi birlikte düşünüldüğünde, ABD´nin Türkiye karşısında direnemediğini, teslim olduğunu düşünmek mümkün. Ancak, ABD´nin söylediklerinin arkasında durup durmaması konusunda sicili o kadar bozuk ki, hemen yeni bir oyun, yeni bir yalan mı pazarlanıyor sorusunu akla getiriyor. ABD´nin Suriye´den çekileceği haberi ile aynı zamana denk gelen haberde ise, ?Pentagon, 3.5 milyar dolar değerindeki Patriot hava ve füze savunma sistemlerinin Türkiye´ye satışına onay verdi? deniliyordu. Gerçekten iki haberde dikkat çekici ve şaşırtıcıydı. Çünkü bugüne kadar yapılan açıklamalar ve yaşananlar ABD´nin Suriye´den tamamen çekilmeyeceği, kalıcı üsler oluşturduğunu gösteriyordu. Bunun ötesinde PKK/YPG terör örgütüne binlerce TIR dolusu silah sevkiyatı yapıldığı unutulmuş değil. Verilen bu silahların toplanıp toplanmayacağına dair haberlerde her hangi bir husus da yok.
Bu arada ABD´nin Suriye´den çekilme gerekçesi olarak, ?DEAŞ´ın temizlendiği, bunun için de ABD´nin burada bulunmasına gerek kalmadığı belirtiliyor. İyi de daha birkaç gün önce DEAŞ ile mücadelenin devam ettiği ABD´li yetkililer tarafından vurgulanıyordu. Hatta PKK/YPG terör örgütüne verilen silahların DEAŞ´ın temizlenmesi ile ilgili olduğu belirtiliyordu.
Dün sabah TRT Haber´de gazetelerin birinci sayfalarında yer alan haberler okunurken genellikle bu, ?ABD Suriye´den çekiliyor? haberi dikkat çekiciydi ve en çok üzerinde durulan konuydu. Ancak, gazetelere baktığımızda haber önemli görülerek manşete çekildiği görülürken, kafalarda pek çok soru işaretinin de belirdiği görülüyordu. Bu arada TRT izleyicilerinin büyük bir bölümünden gelen mesajlarda bu çekilme haberinin inandırıcı bulunmadığı görülüyordu.
Niçin inandırıcı görülmediğine gelince ilk akla gelen, süreli olarak ABD kaynaklı bir Yalan Rüzgarı dizisinin gündemde tutuluyor olmasıydı. Çocukluk yıllarımda yalan söylemenin kötülüğünü anlatan bir hikaye vardı. Sanıyorum, ?Yalancıyı kurt yemiş kimse inanmamış? başlığı altında özetleyebileceğim bu hikaye ABD´nin çekilme haberi ile örtüşüyor.
Hikaye aklımda kaldığı kadarıyla özetle şöyle:
Köyün birinde bir çoban varmış... Her sabah köyün sürülerini önüne katar köyün yakınında bulunan yüksekçe bir otlak alanda otlatırmış... Günlerden bir gün çoban sesinin çıktığı kadarıyla köye doğru, ?Yetişin? Sürüye kurt geldi? diye bağırmaya başlamış. Bağırtıyı duyan köylüler ellerine geçirdikleri tüfek, balta ile sürülerinin yanına koşmuş? Vardıklarında çobanın bir ağacın altında yattığını görmüşler? Çoban gelenlere dönerek pişkin pişkin şaka yaptığını söylemiş? Köylüler sürüye kurt gelmediği için sevinirken; kandırılmış olmanın öfkesiyle köye dönmüşler.
Aradan uzunca bir zaman geçmiş? Bu defa sürü gerçekten kurtların saldırısına uğramış. Çoban yine köye doğru sürüye kurt geldiğini bağırmış ama köylüler çobanın yine yalan söylediğini düşünerek yardıma gitmemişler. Kurtlar sürüye zarar verdikleri gibi çobanı da parçalamışlar? Yani yalancıyı kurt yemiş kimse inanmamış?
Dileğimiz ABD´den gelen haberler yeni bir yalan rüzgarı olmasın..Aksi halde ülkemizde inanırlığını iyice yitirmiş olan ABD çekilmeye zorlanmak durumunda kalabilir.