Suriye'de Heyetu Tahriru'ş Şam (HTŞ) öncülüğündeki muhalifler ilerleyişini sürdürürken ABD'nin Wall Street Journal (WSJ) gazetesi bugün "Suriye'deki isyancıların harekatı Türkiye'nin jeopolitik nüfuzunu artırdı" başlığıyla bir haber yayımladı.
Haberin girişinde "Bir NATO müttefiki, Ortadoğu'daki çatışmanın yayılmasına dair risklerle karşı karşıya" dendi.
HTŞ'nin hızla ilerlemesinin, Ankara'ya Suriye'nin geleceğini belirlemek ve Rusya'yla İran'ın bölgedeki etkisini sınırlamak için daha fazla güç kazandırdığı vurgulandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, YPG'nin ağırlıkta olduğu ABD destekli milislerden oluşan Suriye Demokratik Güçleri'ne (SDG) karşı da artık daha güçlü bir pozisyonda olduğu belirtildi.
Türkiye'nin doğrudan desteklediği örgütlerin de HTŞ öncülüğündeki operasyona katılarak SDG'nin Halep civarında kontrol ettiği alanları aldığı anımsatıldı.
Washington merkezli Ortadoğu Enstitüsü'ndeki Türkiye programının kurucu direktörü Gönül Tol şu yorumu yaptı:
“Erdoğan kesinlikle bu durumu fırsata çevirmek istiyor. Esad zayıfladı. İsyancıların kontrol ettiği topraklarını büyüklüğü çok çarpıcı ve Türkiye'ye daha fazla güç sağlıyor.”
WSJ, Ankara'nın milyonlarca göçmeni Suriye topraklarına göndermeyi umduğunu duyururken muhaliflerin operasyonunun bölgede yeni bir istikrarsızlığı tetikleyebileceğine işaret etti.
Rusya ve Suriye'nin hava saldırılarını artırmasının yeni bir göçmen dalgası anlamına gelebileceği hatırlatıldı.
Erdoğan hükümetinin Türkiye'ye kaçan Suriyelilerden dolayı iç siyasette eleştirildiği anmsatıldı (Reuters)
Ankara'nın HTŞ'yi hem terör örgütü olarak tanıdığı hem de istihbarat servisleri aracılığıyla iletişimi sürdürdüğü bildirildi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan "Halep'te yaşanan çatışmalara Türkiye müdahil değil" dese de ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi ve eski Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, Ankara'nın HTŞ'nin planlarını harekattan önce bildiğini söyledi.
2016-2019'da Dışişleri Bakanlığı Uluslararası Güvenlik İşleri Genel Müdürü olarak görev yapan Alper Coşkun, Türkiye'nin sınırının dibindeki gelişmelerden haberdar olacağını belirtirken "Ankara, Suriye güçlerinin bu kadar çabuk çökeceğini öngörebildi mi, bu başka bir soru" dedi.
Örgütün lideri Ebu Muhammed el-Cevlani'nin söz dinlemesi için ABD ve Rusya başta olmak üzere pek çok ülkenin Ankara'yla temasa geçmeye çalışabileceği ifade edildi.
ABD'nin eski Şam Büyükelçisi Robert Ford gazeteye şöyle konuştu:
“Herkes bir an önce ateşkesin sağlanması için çalışmalı. Bu da Türklerin dahil edilmesi anlamına geliyor. Aynı zamanda Ruslar, İranlılar ve Suriye hükümetinin de dahil edilmesi anlamına geliyor. Eğer bir ateşkes olacaksa HTŞ'nin de kesinlikle bunun bir parçası olması lazım.”
Türkiye'nin NATO'daki müttefiki ABD'den konuyla ilgili gelen açıklamalarda da tüm taraflara gerilimin azaltılması ve bölgedeki azınlık grupların korunması çağrısı yapılıyor.
ABD merkezli Dış Politika Araştırma Enstitüsü'nün Ortadoğu Programı Direktörü Aaron Stein, Türkiye'nin Rusya'yla anlaşarak muhaliflerin havadan bombalanmasını engellemeye çalışacağını savundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'le salı günü telefonda görüşmüştü.
İletişim Başkanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, Erdoğan görüşmede Türkiye'nin bir yandan Suriye'nin toprak bütünlüğünü desteklemeye devam ettiğini, öte yandan da adil ve kalıcı çözüm için çabaladığını söylemişti.
Bölgede diplomasiye daha fazla alan açılmasının önemini de işaret eden Erdoğan bu süreçte Suriye rejiminin siyasi çözüm sürecine angaje olması gerektiğini savunmuştu.
Independent Türkçe, Wall Street Journal, AA
Derleyen: Eren Umurbilir
Kaynak: İndependent Türkçe