H.R. McMaster, Mattis ve Tillerson ile yapılan görüşmelerden sonra Washington bölgemize yönelik önemli yeni kararlar almak için çalışma sürecini başlattı.
Rusya ile varılmış olan anlaşma gereği kendi kontrolü altındaki Fırat´ın doğusu hakkında da anlamlı adımları Türkiye´nin aktif desteğini almadan atamayacağını gören Washington bu bağlamda YPG ile kurulmuş olan ilişkisini de gözden geçirmeye başladı.
Washington, YPG ile ilişki konusunda Moskova´nın da hızlı, etkin adımlar atmaya başladığını görüyor ve bu kartı da elinden kaybederse bölgede zaten zayıflamış olan gücünü daha da kalıcı bir biçimde kaybedebileceği tespitini yapıyor.
BİRİMLER ARASI DİYALOG
Yönetim birimleri arasında koordineli (inter-agency) başlatılan bu politika oluşturma sürecini yakından takip eden bir tecrübeli isim, Washington´un işte bu yüzden bu aşamada kendisini Türkiye ile koordineli çalışmak zorunda hissettiğini söyledi. Aynı kaynak Türkiye ile ilişkileri geleneksel olarak gerginleştirme taraftarı olan Pentagon ve CIA´nın bile ?Suriye Kürtleri bağlamında Türkiye ile nasıl uyumlu çalışırız?? sorusuna odaklanmış olduklarını anlattı.
Yönetim kendi içinde birimler arasında zihin fırtınası yapmaya çalışırken Washington´un gözü bir yandan da bugün Moskova´da başlayacak çok önemli bir toplantıya odaklanmış durumda. Washington, Moskova´dan bu toplantıdan sonra gelecek haberlerin Kuzey Suriye´ye yönelik yeni stratejisini oluşturmakta kendisine yardımcı olacağını bekliyor. Çünkü Washington artık Fırat´ın doğusu, yani Suriye Kürtleri ile ilgili kararlarını tek başına değil Türkiye ve Rusya ile koordineli almasının daha doğru olacağını görüyor.
Bugün Moskova´da Valdai Tartışma Grubu´nun düzenlemiş olduğu?Ortadoğu´da Rusya: Sahanın Her Alanında Oynamak? başlıklı bir tartışma var.
KUZEY SURİYE SORUNSALI
Rusya´nın Kuzey Suriye Kürtleri ile ilgili politikasının somut olarak ne olacağının, programın bu başlıklı oturumunda konuşulanlardan çıkarılacağı umuluyor Washington´da.
Bu oturumu yönetecek olan Rusya Bilimler Akademisi´nin üyesi ve akademinin Oriental Çalışmaları Enstitüsü´nün başkanı olan Vitaly Naumkin, Putin´in Ortadoğu kararları konusunda en güvendiği isim ve bu politikaların şu anda Rusya devleti için uygulayıcısı olan Bogdanov´un da hocası. Naumkin aynı zamanda uzun yıllar önce Barzani´nin babasıyla bölgede saklandığı mağarada gizli görüşme yapacak kadar da Kürtlere yakın duran bir isim. Bu toplantıya ayrıca Rusya ile İran´ın dışişleri bakanları da katılıyor.
ARTIK ZAMANI GELDİ
Naumkin bugün esas noktaları ortaya çıkabilecek Rusya´nın Kuzey Suriye planını aslında geçtiğimiz kasım ayında Washington´un dış politika cemaatinin elitlerine Georgetown Üniversitesi´nde kapalı bir toplantıda anlatmak için Washington´a geliyordu. Ancak bu yemekli toplantı son anda iş yoğunluğu gibi bir gerekçeyle iptal edildi. Ancak iptalin gerçek nedeni, ortaya çıkarılacak ve Amerika ile de üzerinde anlaşılacağı umulan planın henüz Türkiye ile net konuşulmamış olmasıydı. Naumkin şu anda Fırat´ın doğusunda Amerika ile ortak çalışacağı umulan Türkiye´nin bu planı resmen duyma zamanının gelmiş olmasına karar vermiş olmalı ki bugün Valdai toplantısında bunun hakkında mesajlar verilecek.
Naumkin, Amerika´nın aslında Fırat´ın doğusunda Kürtler için bağımsız bir devlet istediğini ancak bunun kabul edilemez ve gerçekleştirilemez bir şey olduğunu söylüyor. Onun planına göre Kuzey Suriye´de Kuzey Irak modelinin uygulanması gerekiyor, yani ?güçlü bir Suriye merkez devletine eklemlenmiş idari özerkliği bulunan bir Kürt oluşumu?düşündüğü Washington´da konuşuluyor.
Naumkin Türkiye´nin desteği olmadan bölgede hiçbir somut adım atılamayacağını açıkça söylüyor. Bu modele Suriye´nin bütünlüğünü bozmadığı için ve Türkiye´nin aslında bu modelin Kuzey Irak´ta kendi lehine çalışabildiğini görmüş olduğundan kendi planının işleyebileceğini düşünüyor.
Washington´daki bu konuda yaşanan hareketliliği bana anlatan kaynak, aslında Naumkin´in planının Amerika´nın yönetim birimlerinde de bir süredir bu oluşuma ?suzerainty? adı takılarak tartışıldığını da ekledi. Türkiye ile ABD´nin yaptığı son görüşmelerde alınan kararlar doğrultusunda Fırat´ın doğusu ile ilgili olarak Rusya ile Amerika´nın fikir birliğine varmaları sürecinin hızlanabileceğine dikkat çeken bu uzman, ?Bu sürecin sonunda bir büyük Rusya-Türkiye-Amerika zirvesi olacağını söylemek abartı da olmaz? dedi.