Sondakika.com´un bildirdiğine göre, anketörler aracılığı ile sahada çalışma yürüten Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Siirt Bölge Müdürlüğü 2015´te Batman´da yaşayan Tenzire Çetin´e ´Hane Halkı Bütçe Anketi´ kapsamında sorular yöneltti.
Türkçe bilmeyen ve okuma ve yazması olmayan Çetin, sorulara yanıt vermek istemediğini ifade etti.
Yaşanan durumun ardından Çetin´in evine Vergi Dairesi´nden ceza makbuzu geldi. Çetin, Siirt TÜİK Bölge Müdürlüğü Ekiplerince bütçe anketine katılmadığından ötürü Kabahatler Kanunu kapsamında bin 55 TL idari para cezasına çarptırıldı.
Bakan Albayrak´ın yanıtlamasını istedi
Bianet´in haberine göre, CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, Çetin´e bin 55 TL para cezası kesmesini Meclis gündemine taşıdı.Başarır, Maliye ve Hazine Bakanı Berat Albayrak´ın yazılı olarak yanıtlamasını isteğiyle verdiği soru önergesi verdi. Soru önergesinde Başarır, şu soruların yanıtlanmasını istedi:
Tenzire Çetin örneğinde olduğu gibi benzer şekilde yıllar itibarı ile kaç kişiye para cezası kesilmiştir? Kesilen cezaların illere göre dağılımı nedir?
Türkçe bilmeyen ve doğal olarak soruları anlamadığı için yanıtlayamayan Tenzire Çetin´e para kesilmesinin gerekçeleri nelerdir?
Ülkemizin içinde bulunduğu batık ekonomiyi TÜİK aracılığı ile vatandaşlara kestiğiniz cezalarla mı düzeltmeyi planlıyorsunuz?
Türkiye İstatistik Kurumu´na gerekli gereksiz bu tür cezaların kesilmesi ile ilgili sizden veya herhangi bir bakanlıktan gönderilmiş yazılı ya da sözlü bir talimat var mıdır?
Türkçe bilmemesine rağmen anket sorularını yanıtlamasını ısrarla talep eden TÜİK görevlileri hakkında herhangi bir yasal işlem başlatılmış mıdır? Başlatılmadıysa başlatmayı düşünüyor musunuz?
Yasa konu ile ilgili olarak ne diyor?
11 Kasım 2005 tarihli ve 5429 sayılı Türkiye İstatistik Kanunu´nun 54. Maddesi uyarınca mazereti olmadan soruları cevaplamaktan kaçınanlara idari para cezası uygulanabiliyor.
Madde uyarınca istenilen bilgileri geçerli mazereti olmaksızın, belirlenen şekil ve süre içinde vermeyen, eksik veya hatalı verenlerin bir kereye mahsus uyarılarak, 7 gün içinde bilgileri vermeleri ve ya eksik ve hataları gidermeleri isteniyor.
Uyarıya rağmen, bilgileri hiç vermeyen veya talep edildiği halde eksiklikleri gidermeyen ve hataları düzeltmeyen gerçek kişiler veya özel hukuk tüzel kişilerinin organ ve temsilcileri hakkında para cezası uygulanıyor.
Aynı kanunun 7. Maddesi ise istatistiki birimlerin, kendilerinden istenen veri veya bilgileri vatandaşlık görevi bilinci içerisinde, TÜİK Başkanlığının belirleyeceği şekil, süre ve standartlarda eksiksiz ve doğru olarak ücretsiz vermekle yükümlü olduğunu düzenliyor.
Daha önce de cezalar kesilmiş?
TÜİK´in ankete cevap vermek istemeyen kişilere ceza kesmesi daha önce de gündem olmuştu. Eski haber spikeri Defne Samyeli 2013´te kendisine kesilen para cezasının iptali amacıyla konuyu 2018´de Anayasa Mahkemesi´ne taşımış, iş yoğunluğu mazeretinin yanısıra özel hayatının gizliliğine müdahale ve kanaat hürriyetinin ihlal niteliğindeki uygulamaya yanıt vermeme hakkının bulunduğunu belirtmişti.
Samyeli´nin kesilen para cezasının iptal edilmesi için açtığı davayı karara bağlayan AYM, Anayasa´nın 20. maddesinde tanımlanan özel hayata saygı hakkının ihlal edilmediğine karar vermiş, anketin sadece bir ayla sınırlı olduğunu belirterek iş yoğunluğunun da bireylere başlı başına bir külfet yüklediğinin söylenemeyeceğine hükmetmişti.
---
"Tamam, yasa bir şeyler söylüyor ve yasa söz konusu, ama yukarıda adı geçen sanatçı Türkçe biliyor ve Türkçe onun ana dili. Kaldı ki, o sanatçı, kendi iş yoğunluğunu ileri sürüp mahkemeye ?kendine uygun´ bir gerekçe ile anketörlerin ilettiği sorulara cevap vermemiş. Zaten veremeyecekti de. Zira onun ne okuma yazması var ve ne de Türkçe biliyor.
Burada kalkıp Türkçe bilmeyen kadını suçlamak yerine, görev yaptığı yerin, içerisinde bulunduğu toplumun, fertlerin kendilerine özgü durumlarını bilmesi gereken bir devlet, devletin kurumu ve özellikle de, habere konu olması açısından TÜİK Siirt Bölge Müdürlüğü yetkililerinin ?etrafını cami, ağyarını mani? bir bakış açısıyla hareket etmeleri gerekmez miydi?
Muhataba ceza keseceklerine, işi,elbette yasal çerçevede değerlendirip kurumda, Türkçe dışında ?Arapça-Kürtçe vs.- konuşulan dilleri bilen eleman istihdam edebilirlerdi.
Bunun ivedilikle çözüme kavuşturulması gerekir."