Urfa’da Yapılan “Dünya Neolitik Kongresi”ne dair…

Şanlıurfa, Dünya Neolitik Kongresi'ne Ev Sahipliği Yapıyor.

Urfa’da Yapılan “Dünya Neolitik Kongresi”ne dair…

Sait Alioğlu yazdı;

Kâinatın çok küçük bir parçası olan Dünya’nın, ona bağlı olduğu galaksi ile birlikte yaratıldığı; inanç açısından genel kabul görmüş bulunmaktadır.

Dünyanın yaratıldığı ândan bugüne milyonlarca yıl geçtiği tahmin edilmekte olup, onun üzerinde yaşayan nebatat ile hayvanatın da yaşının yüz binlerce yıl öncesine dayandığı gerek klasik kitaplarda ve gerekse de, konu ile ilgili bilimsel çalışmalarda kendine yer bulmaktadır.

Hep birlikte bir yaratılış söz konusu mu; yoksa bunlar, bir şeylerin oluşumuna dayanan birer tesadüf eseri mi; ya da mahiyetini pek bilmediğimiz, ama bir yaratılmanın olduğu konusu hep tartışıla gelmiş…

Tüm semavi kitaplara ve dahi semavi bir yöne tekabül ettiği düşünüldüğü hâlde, o özelliğinden soyutlanmış olmasına rağmen, “ötelerden gelip te” bir şekilde kültüre yerleşen söylemlere bakıldığında dahi, yaratılma hadisesinin vaki olduğu görülecektir.

Her şeyin yaratıcı olan Allah(c) olduğu, inanan insan için aşikârdır.

Bkz. Enbiya;21/30, 33, 104 vb. .

Şimdilik, konumuz bu değil, ama konu bağlamında değinmiş olduk.

İlgilenenler, herhangi bir Kur’an mealinde var olan içindekiler” bölümünde bulunan ayet meallerine göz atabilirler.

Önce hayvanların (hayvanat) ve bitkilerin (nebatat) yaratılışının akabinde Allah’ın© insanı yarattığı da, yine semavi kitaplardaki bilgilerde ve kültürleşmiş söylencelerde kendine yer bulmuştur.

Sadece, insanın yaratılışının bidayetinde ve mahiyetinde birbirini destekleyen ve nakzeden bilgiler mevcut. Bununda bir sebebi, insanın kendi yaratılış hadisesine, zaman içerisinde, o da var olan hakikatten sapıp sapmamaya bağlı düşünceler ışığında bakma durumu etki etmiş olabilir.

Konu aynı, ama anlam durumu ve form farklı…

Kısacası, insanında, aynen hayvanat ile nebatat gibi bir yaratıcı (Allah©) tarafından yaratıldığı söz konusudur.

İlk insan ve ilk elçi olan Âdem(s) eşi ile birlikte, yasak meyveden yemelerine mukabil, kendisi ile birlikte, çoğalıp dünya yüzünde yaşayacak olan evlatlarında (ümmet/ümmetler) olduğu üzere “bir müddet yaşadıktan sonra”  Rablerinin katına çıkacaklarına dair ilahi bilgilerin mahiyeti de insanın. Öteden beri bildiği şeylerdir.

İşte, o insan gruplarından (ümmet) birisi olan ve yapılan arkeolojik kazıların sonucunda, Göbeklitepe ile ilişkilendirilen “ilk insanlar”ın; kazılardan elde edilen bilgiler ışığında, nasıl bir hayat yaşadıkları, neye inandıkları, ya da inanmadıkları, nasıl beslendikleri, neler yaptıkları; en önemlisi de avcı-toplayıcı, göçebe ya da yerleşik olup olmadıkları konusunda insanı meraka sevk eden hayatlarına dair bilgilerin açığa çıkması, insanın –onlar eğer ata iseler- kökenine dair bir bilgi demeti sunmuş olacaktır.

Bunlardan önce, ilk insanın yeryüzünde görüldüğü bilinen Mezopotamya’nın, birçok “insani alan misali” Göbeklitepe’yi de içermiş olması, insanı daha çok meraklandırmakta ve konu ile ilgilenmesini sağlamaktadır.

Bölgede, ondan başka birçok kazı alanı mevcut olduğu gibi, bu tür alanların Mezopotamya’ya müzahir olduğu gibi, dünyanın birçok bölgesinde, bunların muadili ve hatta tarih açısından aynı zaman dilimleri ile ilişkilendirilecek birçok kazı alanı (bizdeki höyükler) bulunmakta olup kazı sonucu içeriği bilinmek istenmektedir.

Bu meyanda, yıllar yılı gerek dünyanın çeşitli bölgelerinde ve gerekse de ülkemizde yapılan birçok arkeoloji çalışmaya ek olarak Göbekltepe’de ta doksan beşlerden beri devam eden kazılardan yola çıkılarak elde edilen bulguları içerin uluslar arası bir kongrenin gerekliliğine binaen Urfa’da bir hafta (beş gün) süreceği düşünülen bir kongre kararı alınmıştı.

İşte, konuya dair yapılması düşünülen kongre, içerisinde bulunduğumuz Kasım ayının ilk haftasında; 4-8 Kasım 2024 tarihleri arasında devam edecektir.

 

Şanlıurfa, Dünya Neolitik Kongresi'ne Ev Sahipliği Yapıyor

“64’ü aşkın ülke ve 287 kurumdan bine yakın bilim insanının katıldığı kongrede, dünyanın dört bir yanından arkeologlar, tarihçiler ve bilim insanları bir araya geldi. Katılımcılar, Neolitik döneme dair araştırmalarını ve bulgularını paylaşacak, böylece tarihin yeniden yazılmasına katkı sağlayacak.

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansının desteklediği, İstanbul Üniversitesi ve Harran Üniversitesi işbirliğiyle Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesinin destekleri ile birincisi düzenlenen Dünya Neolotik Kongresi’nin açılış oturumu, Osmanbey Yerleşkesinde gerçekleştirildi.

Kongrede Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Kasım Gülpınar’ım,”Şanlıurfa, tarih boyunca birçok medeniyeti bağrında yaşatmış, zenginliğini farklı kültürlerden beslenerek kazanmış bir mozaik şehirdir.” İfadelerine yer verildiği görüldü. (1)

Ersoy’un kongrede; “Şanlıurfa arkeolojik kazılarında görev yapmış Klaus Schmidt, Harald Hauptmann ve Bruce Howe gibi önemli isimler için anma konuşmaları da yapılacağı kongrede ayrıca katılımcılar Göbeklitepe, Karahantepe, Sayburç, Çakmaktepe ve Sefertepe gibi Şanlıurfa’daki neolitik yerleşim yerlerini ziyaret etme şansını bulacak.” Olduğu meyanındaki sözleri de önemli idi.

Kongrenin açılışında konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, şunları söyledi:

"Neolitik dönemin kalbi Anadolu topraklarında, insanlık tarihinin en önemli basamaklarından birinin izlerini taşımaktan ve bu eşsiz mirası dünya ile paylaşmaktan onur duyuyoruz. Tarihe tanıklık eden bu kadim topraklarda, Neolitik çağın başlangıcını keşfetmek, anlamak ve tüm insanlıkla paylaşmak adına, Dünya Neolitik Kongresi’nde sizlerle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Bakanlığımızın himayesinde, İstanbul Üniversitesi ve Harran Üniversitesi’nin işbirliği ile düzenlenen Dünya Neolitik Kongresine hepiniz hoş geldiniz. Bugün burada sadece bir kongre için değil, tüm insanlığın ortak kültür mirasına bir adım daha yaklaşmak için toplandık. Göbeklitepe’den Karahantepe’ye, Sayburç’tan Sefertepe’ye kadar Anadolu’nun dört bir yanında kazı çalışmalarını sürdüren bilim insanları, uygarlık tarihinin en eski katmanlarını ortaya çıkararak, bu eşsiz mirası koruma ve gelecek nesillere aktarma gayreti içindeler.” (2)

Kongre kararının iyi ve yerinde bir karar olduğu; bunun insanlığın ilk dönemine ışık tutması, insanlığın öteden beri süregelen dünya yolculuğuna katkı sunması ile birlikte günümüze ve geleceğe dair umutların yeşermesine vesile olması dileğiyle…

 

kaynaklar:

1-https://www.sanliurfa.bel.tr/icerik/18679/21/sanliurfa-dunya-neolitik-kongresine-ev-sahipligi-yapiyor

2-https://t24.com.tr/haber/dunya-neolitik-kongresi-sanliurfa-da-basladi,1194137#google_vignette