HDP Kocaeli Milletvekili ve İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Ömer Faruk Gergerlioğlu, Mağdurlar İçin Adalet Topluluğu´nun 3 bin 776 katılımcı ile görüşerek hazırladığı ?II. Yılında OHAL´in Toplumsal Maliyetleri Raporu?nu kamuoyu ile paylaştı.
OHAL´in bir nesli tehdit eden son derece önemli sorunlar çıkardığına dikkat çeken Gergerlioğlu, ?KHK ile ihraç edilenlerin ruh dünyasında üç önemli bulgu açığa çıktı: Şok hali, güvensizlik/paranoyaya varan şüphecilik ve öğrenilmiş çaresizlik. Bu sonuçlar tüm toplumu etkiliyor.? dedi.
OHAL Komisyonu´nun mahkeme kararlarını dahi uygulamadığını belirten Gergerlioğlu, ?Tamamen fiyasko bir komisyon. İki buçuk yıldır cadı avına uğrayıp da hukukun önüne çıkamayan insanlar var. Bir torbaya bir ton cadı atılmış.? ifadelerini kullandı. Raporu hazırlarken derinden sarsıldıklarını dile getiren Gergerlioğlu, ?İnsan gibi bir Adalet Bakanı bu raporu okuduktan sonra istifa eder.? diye konuştu.
Adıyaman Üniversitesinden ihraç edilen Doç. Dr. Bayram Erzurumluoğlu ise şu bilgileri paylaştı: ?KHK´lerde ?damgala, yalnızlaştır ve işini bitir´ mantığı var. KHK ile işlerinden atılanların yüzde 70´i hakkında hiçbir şekilde soruşturma yürütülmemiş. Hamile tutuklular inanılmaz zulüm ve eza görüyorlar çünkü ?cadının çocuğu da cadıdır´ mantığıyla yaklaşılıyor ve merhamet gösterilmiyor. KHK´lilerin yüzde 84´ü bu ülkede yaşamak istemiyor.
OHAL ülkeyi birincil ve ikincil mağdurları açısından ?kapalı ve/veya açık bir hapishane´ye veya mega bir ?toplama kampına´ dönüştürdü. OHAL yargılamaları adil bir şekilde yapılmadı. Cadı avları ve cadı yargılamaları ile meşhur, Orta Çağ Avrupası, Engizisyon uygulamalarına benzer yargılama yaklaşımlarının sergilendi. Mağdurlar işledikleri iddia edilen suçlardan bireysel olarak suçlanmak ve bireysel olarak cezalandırılmak yerine aileleri ve/veya akrabaları ile birlikte ?Toplu hedef gösterilme, toplu hedef alınma, toplu suçlanma ve toplu cezalandırma´ uygulamalarına da maruz bırakıldı. OHAL ve devamındaki süreçte, mağdurların ve yakınlarının hukuk, güvencesi, iş güvencesi ellerinden alındı. Çalışma ve yurtdısşı yasakları ile de açlığa mahkum edildiler.
OHAL´de ?gözaltı ve/veya tutukluluk´ deneyimi yaşayanlarla ilgili olarak elde edilen veriler, kendilerine, gözaltında ve hapishanelerde, ?Sistematik işkence´ uygulandığı yönünde. Ayrıca, tutukluların önemli bir kısmı yakınlarının ikamet ettikleri yerlerden, yüzlerce kilometre uzakta tutuldu. Bu durum, ailelere yarattığı ilave maddi külfetler yanında, çok sayıda trafik kazası veya kaza atlatma olaylarının da yaşanmasına sebep oldu. Belirli bir süre gözaltı ve/veya tutukluluk yaşadıktan sonra denetimli veya denetimsiz olarak serbest bırakılan mağdurlar veya takipsizlik alan mağdurlardan birçogğu için ?Sivil ölüm´, ?Sosyal güvencesizlik´ ve ?Açlıgğa mahkumiyet´ uygulamaları da devam ettirildi. Bu uygulamaların devamında birçoğunun aile üyeleri ve akrabaları da işe alımlarda veya mesleki yeterlilik belgelerinin verilmesinde, ?güvenlik soruşturması´, ?mülakat´ gibi uygulamalarla mağdur edilerek bireysel suç ve bireysel ceza uygulamaları yerine, aileleri ile birlikte, ?toplu suç ve toplu cezalandırma´ uygulama ve yöntemlerine maruz bırakıldı.
Ülkenin, ekonomisi, üretimi, rekabeti, eğitimi, bilimi, güvenligği ve sağlığı telafisi imkansız zararlar aldı. Yüksekokul ve üzeri okul mezunlarının Türkiye ortalaması yüzde 17 iken OHAL mağdurlarının yüzde 98,7´si yüksekokul ve üzeri okullardan, yüzde 25´i de yüksek lisans ve doktora mezunu. Rapora göre, bu kişilere ?Türkiye dışına çıkmak fırsatı verilse´, yüzde 83,9´u, yabancı bir ülkeye gitmek ve orada yaşamak istiyor. OHAL uygulamalarının yüksek eğitimli kesimler arasına getirdigği moral ve motivasyon kaybı nedeniyle artık dünya sıralamalarında ilk 300´e girebilen bir tane bile üniversite kalmadıgğı gibi Türkiye kaynaklı tıp, mühendislik, fen bilimleri, sosyal bilimler vb. alanlarındaki tüm akademik çıktılar yüzde 30´a varan oranlarda azaldı.?
OHAL´in Toplumsal Maliyetleri Raporu