Türkiye´nin Baş Belâsı Troller

ŞAKİR TARIM- 08.09.2018

Türkiye´nin Baş Belâsı Troller

Bismillahirrahmanirrahim;

SAADET Partisi, 24 Haziran seçimleri öncesi yapıcı ve uyarıcı bir muhalefet yapıyor; halkın gönlünü ferahlatıyordu. Genel Başkan Temel Karamollaoğlu´nun mesajları büyük bir ilgiyle takip ediliyordu. Anketler Saadet Partisi´nin oylarının yüzde 10´a doğru tırmandığı noktasındaydı. Bahçeli, Karamollaoğlu´na ?yılın en popüler politikacısı? diyordu.

Seçim kararı alınınca troller devreye girdi. Tabii gidişatı bozarak hakaret, yalan, iftira, kara propaganda üzerine kurulmuş mafyavarî yöntemlerle Saadet Partisi üzerinde algı operasyonlarına giriştiler. Çözümler, projeler dikkatlerden kaçırıldı. Seçimlerde problemlerin çözümü öne çıkarılacak yerde; Saadet Partisi´ni hedef tahtasına koydular. Halk birbirine düşman edilmeye çalışıldı.

Hükümete yakın medya da dozaj farkıyla trollerin söylemlerine ayak uydurdu. Saadet Partisi´nin bugün karşılaştığımız sıkıntılar konusundaki ısrarlı uyarıları, kara propaganda yöntemiyle gözlerden kaçırıldı. Hâlbuki Saadet Partisi yanlış politikalarla ekonominin duvara toslayacağını; seçimden sonra hükümet devam edecek olursa ekonomik felaketlerin yaşanacağını; zamların yağmur gibi yağacağını hatırlatıyordu. Yöneticiler ve halkın ekonomik krize karşı hazırlıklı olması önlendi.

 

Bilge Başkan, seçmenin zihnini alt üst eden trollerin yaptıklarının farkındaydı: ?Trol diye bir meslek türemiş. Belli bir menfaat karşılığı sürekli saldırıyorlar. Doğruymuş, yanlışmış, haklıymış, haksızmış, yalanmış, iftiraymış umurlarında değil. Bu kadar karaktersiz, şahsiyetsiz olunmaz.? (Milli Gazete, 05.06.2018)

Türkiye´yi tehdit eden ekonomik kriz karşısında hükümete yakın bazı medya kuruluşları da Milli Görüşçülerin hassasiyetlerini seslendirmeye başladılar.

 HAKİKAT GİZLENEMİYOR

SAADET Partisi her fırsatta ?adalet? vurgusu yaptı. Aydın Ünal, ?Adalet mülkün temelidir?  yazısıyla, büyük eksikliği duyulan bu önemli konuda hükümeti uyardı: ?Güçlü olmakla adalet sağlanmaz; adaleti sağlamakla güçlü olunur. İşte onun için zulm ile abad olunmaz; adaletle abad olunur. Zulm ile devlet korunmaz; adaletle korunur. Zulm ile medeniyet inşa edilmez; adaletle edilir. (?) Bir memlekette imtiyaz alıp yürürse, adamı olan, tanıdığı olan, ?dayısı´ olan işini halledip, adamı olmayan mağdur olursa adalet sarsılır, mülk sarsılır.? (Yeni Şafak, 30.08.2018)

 

Hayrettin Karaman ?Çınarımızı kurutmayalım? başlıklı yazısında, Osmanlı´nın asırlarca adalet ve merhamet dağıttığını belirterek, Başkan´ın partisine çöreklenmiş menfaatçilere dikkat çekti: ?Rüşvet, yolsuzluk, adam kayırma, devlet otoritesini kendi menfaati için kullanarak servet edinme, işi ve imkânı ehline değil, ortak menfaati olanlara verme ahlâksızlığın önemli örnekleridir.? (Yeni Şafak, 01.07.2018)

Yusuf Kaplan, ?Asıl hedef Türkiye´dir! Peki, Türkiye ne yapmalı? yazısıyla ABD ve Rusya tehlikesine dikkat çekti: ?Küresel sisteme meydan okuyacak ne entelektüel derinliğimiz, ne donanımlı entelektüel kadromuz, ne askeri, ekonomik ve stratejik gücümüz var.? Kaplan ayrıca, toplumun çürümekte, çözülmekte, sefih bir şekilde sekülerleşmekte olduğunu söyleyerek; topluma İslami bir ruh kazandırmayı önerdi. (Yeni Şafak, 03.09.2018)

  1. Akit´in manşeti de uyarıcıydı: ?Genç evlilik yasak, zina serbest, ahlâksızlık diz boyu.? (04.09.2018)

TÜRKİYE HEPİMİZİN

YUKARIDA yazılanlar; tabii akışı bozan, seçmeni kumanda edilecek robot olarak gören trollere karşı uyanık olmak konusunda ümit verici. Trollerin sorumluluk duygusundan nasipleri yok. Hep menfaatlerinin gereğini yapıyorlar. Trollük FETÖ´cülük kadar tehlikeli. FETÖ´cüler menfaatleri için 12 sene AKP´ye toz kondurmadılar. Erdoğan´dan daha koyu AKP´li göründüler. Şimdi bu görevi troller üstlenmiş görünüyor. Ekonomik krizin oluşmasında trollerin ciddi rolü var.

Problemi göz ardı etmek, çözümü engellemeye yol açıyor. Yalnız ?dolar?ı suçlayarak ekonomiyi çözemezsiniz. Yanlışlık, hükümetin ekonomiyi ?dışa, dolara bağlı? hale getirmesinde! Doların fiyatı diğer para birimleri karşısında değişmedi. Yalnız Türkiye´de yükselişte. Üretimden uzak, sadece borçlanma üzerine kurulmuş ekonomi anlayışı Türk parasını eritti.

ABD´nin Türkiye´yi çökertmek istemesi yeni değil. Biz, kendi gücümüzü seferber etmek zorundayız. Temel Karamollaoğlu uyarıyor: ?Krizi 16 senedir hükümet hazırladı. Kibir kuleleri Türkiye´yi kuşattı. Ülkenin bu duruma geleceği gün gibi açıktı. Önce yanlışlığı fark etmeliyiz. Meydan okuyarak, farklı düşünenleri ?hainsin´ diyerek kriz çözülmez. Kendi gücümüzle kalkınmak atom bombasından daha etkilidir.?

 

AKP, ?büyüklük kompleksi?nden kurtulmalı. ?Ben? yerine, ?biz? anlayışına ulaşmalı. Türkiye´de farklı siyasi partiler, farklı düşünen insanlar da olduğunu görmeli.

Hz. Ali´nin (R.A.) yöneticilere bazı uyarıları şöyle: ?İyilerle kötüleri bir görme. Sen uyaran kimseyle dostluk kurmaya bak. Çünkü o seni tehlikelerden korur ve yol gösterir.?