Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz

Türkiye'de her üç erişkinden biri hipertansiyon hastası

Türk Kardiyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kemal Erol, "Ülkemizde erişkin nüfusun yüzde 31,2'sinde hipertansiyon mevcut.

Türkiye

Türk Kardiyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kemal Erol, hipertansiyonu olan birçok insanın semptomları olmadığından, hastalığının farkında olmadığını belirterek, "Maalesef çoğu zaman insanlar kalp krizi veya felç geçirdikten sonra bu acı gerçeği öğreniyor" dedi.

Prof. Dr. Erol, Dünya Hipertansiyon Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, hipertansiyonun görülme sıklığı son derece yüksek olan çok yaygın bir hastalık olduğunu belirtti.

Erol, hipertansiyonun dünya genelinde erişkinlerde ölüme yol açan risk faktörleri arasında ilk sırada olmasının, erişkinler açısından belki de en önemli halk sağlığı sorunu olduğunu vurguladı.

Hipertansiyonun sinsi seyirli ve belirtileri son derece silik bir hastalık olduğuna işaret eden Erol, şöyle devam etti:

* "Baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması gibi genel belirtiler verebilir ancak kronik yükseklikte bu belirtiler de olmayabilir. Bu durum da tanı konmayan hastaların tedavisiz yaşamalarına yol açıyor. Ancak kronik kan basıncı yüksekliği, kalp damar hastalığı, böbrek yetersizliği, kalp yetersizliği, beyin kanamaları ve felç için ana risk faktörünü oluşturuyor."

* Prof. Dr. Erol, "Ülkemizde erişkin nüfusun yüzde 31,2'sinde hipertansiyon mevcut. Yani her 3 erişkinden biri hipertansif. Yaşla görülme oranıysa giderek daha da artıyor, 70'li yaşlarda her üç kişiden ikisi hipertansif hale geliyor. Öte yandan hipertansiyondan muzdarip birçok insan semptomları olmadığından, hipertansiyona sahip olduğunun bile farkında değil. Maalesef çoğu zaman insanlar kalp krizi veya felç geçirdikten sonra bu acı gerçeği öğreniyor."

"Kovid'e odaklanırken, kronik hastalıkların ciddiyetini göz ardı etmemeliyiz"

Prof. Dr. Erol, hastalığın teşhisindeki en önemli adımın tansiyon ölçümü olduğunun altını çizerek, dernek olarak "Değerini Bil Kampanyası"nı başlattıklarını, amaçlarının toplumda hipertansiyon tanı ve tedavi oranlarının artırılarak buna bağlı risklerin en aza indirilmesi olduğunu söyledi.

Pandeminin hipertansiyon üzerine de olumsuz etkilerinin olduğunun altını çizen Erol, "Kovid-19 tabii ki öncelikli mücadele alanımız ancak bu durum kronik hastalıkların, diğer ölüm nedenlerinin ortadan kalktığı anlamına gelmiyor. Türkiye ölüm istatistiklerine baktığımızda 2019'da tüm ölümlerin yüzde 37,1'inin dolaşım sistemi hastalıklarına bağlı olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla pandemiye odaklanırken diğer ölümcül kalp-damar sistemi hastalıklarını da unutmamamız gerekiyor." şeklinde konuştu.



Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


YAZARLAR

Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

HABERLER