Fuzulev Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Akbal, Avrupa İstatistik Ofisi´nin (Eurostat) açıkladığı verilere göre Türkiye´deki 19,5 milyon konuttan 7,5 milyonunda rutubet, yalıtım, çatı akması ve benzeri sorunlar olduğunu belirterek, "Türkiye´nin nüfusunun 82 milyon olduğu düşünüldüğünde bu 7,5 milyon sorunlu konutta en az 30 milyon kişi yaşıyor." dedi.
Akbal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye´de konut sayısının 19,5 milyon olduğunu kaydederek, ülkede son yıllarda satılan konut sayısının bir milyonu aştığını, geçen yıl 1,4 milyon konutun el değiştirdiğini söyledi.
Türkiye´de sadece evlilik ve boşanmalarla yılda 700 bin konut ihtiyacının ortaya çıktığını dile getiren Akbal, bunun yanı sıra çok ciddi bir konut stokunun da elden geçirilmesi gerektiği konusunun gündemde olduğunu bildirdi.
Akbal, ülkedeki mevcut konut stokunda ciddi oranda sıkıntılı ev bulunduğunu kaydederek, bu konutların yenilenmesi gerektiğine dikkati çekti.
Avrupa İstatistik Ofisi´nin (Eurostat) açıkladığı verilere göre Türkiye´deki 19,5 milyon konuttan 7,5 milyonunun sorunlu olduğunu aktaran Akbal, Eurostat´ın verilerine göre bu sorunlar arasında çatı akması, rutubet ve yalıtımsızlık gibi sıkıntıların başı çektiğini vurguladı.
Akbal, "Türkiye´nin nüfusunun 82 milyon olduğu düşünüldüğünde bu 7,5 milyon konutta en az 30 milyon kişi yaşıyor." değerlendirmesinde bulundu.
"10 yılda yüzde 45´ten yüzde 38´e geriledi"Akbal, başta Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum olmak üzere uzmanların Türkiye´deki 7-7,5 milyon konutun yenilenmesi gerektiğini söylediğini ifade etti.
Bu konutların yenilenmesine dair gereklilik nedenlerinin başında güvenliğin geldiğini dile getiren Akbal, bu olayın bir de refah ve konfor boyutu olduğunu bildirdi.
Akbal, "Bu açıdan değerlendirildiğinde, bugün Türkiye nüfusunun çok büyük bir bölümünün sorunlu olarak nitelendirilen konutlarda ikame ettikleri görülüyor." dedi.
Avrupa´daki toplam nüfusun yüzde 13,1´inin rutubetli, çatısı akan veya sorunlu evde oturduğunu aktaran Akbal, şu bilgileri verdi:
"Avrupa´da son 10 yılda bu oran yüzde 18 seviyesinden yüzde 13 seviyelerine geriledi. Türkiye´ye baktığımızda ise bizim burada kat etmemiz gereken ciddi bir mesafe var. Son verilere göre Türkiye´deki nüfusun yüzde 38´e yakını bu tür sorun evlerde yaşıyor. Bu oran 2006´da ise yüzde 45´e yaklaşıyordu. Her ne kadar 10 yıl öncesine göre ciddi bir ilerleme kaydetmiş olsak da hala önümüzde alınacak bir mesafe var. Bu konuda sektörün tüm paydaşlarına ve özellikle biz gayrimenkul şirketlerine önemli sorumluluklar düşüyor."
Sorunlu evlerde ilk sırada Türkiye, son sırada FinlandiyaAkbal, toplam 34 ülkenin yer aldığı bu araştırmada, Türkiye´nin, sorunlu ev oranında Avrupa´da yüzde 38 ile birinci sırada bulunurken, onu, yüzde 29,3 ile Güney Kıbrıs Rum Kesimi, yüzde 25,5 ile Portekiz´in izlediğini söyledi.
Sorunlu evlerin oranının en düşük olduğu ülkelerde ise yüzde 4,2 ile Finlandiya´nın birinci basamakta yer aldığını dile getiren Akbal, Finlandiya´yı yüzde 5,9 ile Norveç´in, yüzde 6,7 ile Slovakya´nın takip ettiğini bildirdi.
Akbal, gerek mevcut evlerin tadilatında, gerekse konut stokunun yenilenmesinde hane halkının önüne çıkan en büyük sorunun finansman olduğuna dikkati çekerek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bunun için de gayrimenkul şirketlerinin alışılagelmiş çözümlerin dışında, faizsiz peşinatsız ödeme sistemlerini devreye alması gerekiyor. Bu sorunu çözebilirsek Türkiye´de konut sahibi olmak için sırada bekleyen 4 milyon aileyi ev sahibi yapabiliriz. Biz de FuzulEv çatısı altında geliştirdiğimiz faizsiz, peşinatsız, kredisiz konut edindirme sistemiyle, Türkiye´deki gayrimenkul sektörüne yeni bir bakış açısı kazandırıyoruz."
Bakan Kurum, 7,5 milyon konutu yenilemeleri gerektiğini açıklamıştıÖte yandan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, 19 Kasım´da, Ankara´da katıldığı "Sürdürülebilir Şehirler Projesi"nin açılışında kentsel dönüşüm ile şehirlerdeki sağlıksız yapı stokunu yenileyeceklerini, şu ana kadar ülke genelinde 580 bin konutun yenileme çalışmalarına başladıklarını belirtmişti.
Kurum, hedeflerinin 2030 yılında 7,5 milyon konutu öncelik ve aciliyet durumlarına göre dönüştürmek olduğunu kaydederek, "Yapacağımız yeni konutları yerel dokuya, yatay mimariye uygun şekilde inşa edeceğiz. Dönüştürdüğümüz her bir konutun örnek proje olması için çalışmalarımızı yürütüyoruz." ifadelerini kullanmıştı.