Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM), Milli Savunma ve Güvenlik Enstitüsü (MSGE) ve Nişantaşı Üniversitesi tarafından bu yıl 3´üncüsü düzenlenen ?İstanbul Güvenlik Konferansı" başladı. Katar´da 5 Haziran´da başlayan ambargo ve kısıtlamalar, konferansın "Körfez Krizi- Stratejik ve Güvenlik Boyutları? konulu oturumunda masaya yatırıldı. Katar Silahlı Kuvvetler Stratejik Araştırmalar Merkezi Komutanı Tuğgeneral Dr. Hamad Ben Muhammed El-Marri, haziranda Mısır´ın da destek vermesiyle başlayan Katar blokajını ve Türkiye Katar ilişkilerini anlattı.
Körfez ülkelerinin düşmanca ve zalimce uyguladığı ambargo karşısında Türkiye´nin yardımlarının çok önemli olduğunu ifade eden Marri, "Katar devleti ve Katar halkı Türkiye´nin kriz sırasında verdiği desteği hiçbir zaman unutmayacaktır. Tarih bunu yazacak, bu minnet belleklere kazınacak" dedi. Katar ile Körfez ülkeleri arasında krizin devam ettiğini hatırlatan Marri, İstanbul´da düzenlenen bu konferansa umut bağladıklarını aktardı.
Konferansta konuşan Katar Silahlı Kuvvetler Stratejik Çalışmalar Merkezi araştırmacısı Dr. Osama Kubbar da Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri öncülüğünde başlatılan ambargo sonrası yaşanan durum hakkında bilgi verdi. Katar´ın bu zor dönemi aştığını kaydeden Dr. Kubbar, "Körfez krizi aslında bölgesel bir kriz. Teröre destek iddiasıyla başlayan ambargo esnasında ülkemizin yanında olan en önemli ülke Türkiye´dir. Türkiye sayesinde krizi aştık. Katar´a uygulanan ambargoyu Türkiye´nin yapmış olduğu yardımlar sayesinde atlattık? şeklinde konuştu.
İstanbul Üniversitesi İran Araştırmaları Merkezi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Uysal da konferansta yaptığı konuşmada, bölgede yaşanan krizlerde ABD´nin kışkırtıcı bir olduğunu belirterek, ?Belki tüm Amerika değil Amerika içinde bir lobi. Bu lobinin adını da koymak gerekirse, Neocon İsrail Lobisi diye düşünebiliriz? dedi. Türkiye´nin ilk günden beri Katar´a ambargoya karşı çıktığını, özellikle ambargocuları çok tahrik etmeden bir yol bulmaya ve arabuluculuk yapmaya çalıştığını dile getiren Uysal, ?Türkiye´nin ?Körfezi kendi haline bırakın, bunlar çatışsınlar´ diye bir tavır takınması mümkün değil. Türkiye bu politikaları bundan sonra sürdürmeye devam edecek. Bu açıdan ciddi bir niyet ve irade görüyoruz? dedi.
Kaynak: Yeni Şafak