“Göklerin ve yerin yaratılması ile dillerinizin ve renklerinizin ayrı olması, O'nun ayetlerindendir. Şüphesiz bunda, bilenler için gerçekten ayetler vardır.” (Rum Suresi, 22)
Eşit haklarla Allah tarafından yaratılan insanoğlunun doğal haklarını gasp eden güçler tarihin her döneminde var olagelmiştir.
Yaşadığımız ilerlemeci kapitalist çağda toplumların tarihini ve insanın fıtratını bozan gaspçı, sömürü dünya düzenleri, yeryüzünü farklı düşünce ve stratejilerle işgal etmiştir. Bu işgalin temel sayacaklarından biri de ulusçuluk anlayışıdır. Irkçılığa dayalı bu dayatmacı anlayış, coğrafyamızda yüzyılı aşkındır, oluşturduğu ayrılıkçı anlayışlarla toplumlar arasına fitne tohumu ekerek, insan ve doğa kaynaklarımızı sömürmektedirler.
Avrupa merkezli bu sömürgeci akıl yüz yıl önce Sykes-Picot Antlaşması ile çizdiği suni sınırlar, İslam kardeşliği üzerine bina edilmiş toplumsal dayanışmamızı dinamitlemiştir. Bu yapay sınırlarla İslam coğrafyasının değişik bölgelerinde sorun alanları oluşturulmuş, devletler ve milletler arası çatışmalar körüklenmiştir.
Doğuştan Rabbimiz tarafından bahşedilen dillerimiz, renklerimiz birer suç unsuru gibi gösterilerek çatıştırılmış, asırlarca kardeş olarak birlikte yaşamış toplumlar arasına fitne tohumları saçılmıştır.
Son yarım asırdır ülkemizde oluşan bu çatışma sürecinde faili meçhul cinayetler, cezaevi süreçleri, akan kanlar, dökülen kanlar, dinmeyen acılar ve devasa ekonomik zararlar düşünüldüğünde inanılmaz boyutlarda kayıplarımız olmuş ve olmaya da devam etmektedir. Bu yakıcı sorunun çözümüne dair atılan adımlar her defasında akamete uğratılmış, sonuçsuz kalmıştır.
Bugün bu yıkıcı süreci durdurmaya ve toplumsal kardeşliği inşa etmeye yönelik atılan adımlar ümit vericidir. Kangren halini almış bu sorunun çözümüne dair başlatılan ‘Terörsüz Türkiye’ sürecinin hak, adalet ve kardeşlik temelinde nihayete erdirilmesini temenni ediyor, bu konuda atılan cesur adımları destekliyoruz.
Süreci baltalamaya yönelik her türlü habis girişime karşı halkımızı dikkatli olmaya, hükümeti gerekli tedbirleri almaya, muhalefeti sorumlu davranmaya davet ediyoruz.
Bilinmeli ki, İslam dünyasında kardeşi kardeşle çatıştıran her düşüncenin ve her eylemin arkasında küresel emperyalizmin kirli tuzağı vardır.
Gün birlik olma ve geleceği inşa etme günüdür.
