Tarihî Türkiye-Somali-Etiyopya Zirvesi'nde neler yaşandı; nasıl bir mutabakata varıldı?

Üç liderin düzenlediği ortak basın toplantısında “Türkiye Cumhuriyeti’nin kolaylaştırıcılığıyla Etiyopya Federal Demokratik Cumhuriyeti ve Somali Federal Cumhuriyeti’nin Ankara Bildirisi” duyuruldu

Tarihî Türkiye-Somali-Etiyopya Zirvesi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın davetiyle Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud ve Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed Ali, Dışişleri Bakanlarının da bulunduğu geniş katılımlı heyetlerle Ankara'ya geldi. Erdoğan ve liderler arasında hem ikili hem de üçlü görüşmeler gerçekleştirildi. Erdoğan görüşmelerin ardından yaptığı açıklamada, "Kırgınlıkları ve yanlış anlamaları aşmak suretiyle, Somali ve Etiyopya arasında barış ve işbirliğine dayalı yeni bir başlangıcın ilk adımını atmış olduk. Büyük özverilerle bu tarihi uzlaşıya vardıkları için değerli kardeşlerimi tebrik ediyorum" ifadelerini kullandı.

Resmî kaynakların aktardığına göre; Erdoğan ile Etiyopya ve Somali liderleri arasındaki görüşmeler yaklaşık 7 saat sürdü. Üç liderin düzenlediği ortak basın toplantısında “Türkiye Cumhuriyeti’nin kolaylaştırıcılığıyla Etiyopya Federal Demokratik Cumhuriyeti ve Somali Federal Cumhuriyeti’nin Ankara Bildirisi” duyuruldu. 

 

Nasıl bir mutabakata varıldı?

Duyurulan Ankara Bildirisi'nde Somali ve Etiyopya'nın önümüzdeki döneme "güven içinde bakacağından" ve "yaşananları geride bıraktıklarından" bahsediliyor. 

Bildiriyle bir taraftan Somali'nin toprak bütünlüğü, birliği ve egemenliği Birleşmiş Milletler Şartı’na ve Afrika Birliği Kurucu Antlaşması’na uygun şekilde ve uluslararası hukukun ilkeleri çerçevesinde tanınıyor. Diğer taraftan, Etiyopya’nın uluslararası hukuk çerçevesinde ticarî anlamda denize çıkışı, Somali Federal Hükûmeti’nin egemen olduğu gerçeğinden hareketle, garanti altına alındı. 

 

En geç 2025 Şubat'a kadar müzakerelere başlanacak ve süreç dört içinde tamamlanacak

Ankara Bildirisi’nin en önemli maddelerinden biri, Somali ve Etiyopya teknik heyetlerinin Türkiye'nin kolaylaştırıcılığında en geç 2025 yılı Şubat ayına kadar müzakerelere başlamasını ve bu müzakereleri dört ay içinde tamamlamalarını öngörmektedir.

Bildiride, tarafların taahhütlerin yorumlanması ve uygulanmasına ilişkin her türlü görüş ayrılığını diyalog yoluyla ve gerektiğinde Türkiye'nin desteğiyle barışçıl bir şekilde çözme taahhüdünde bulunduğu kayda geçirildi

 

Mutabakat ne anlama geliyor?

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 2024 yılı Temmuz ayında başlattığı Ankara Süreci’nde Etiyopya ve Somali heyetleriyle kapsamlı görüşmeler yapmıştı.

Ankara Süreci’nde iki ülke arasında 1 Ocak 2024 tarihinden bu yana yaşanan gerginliğin üstesinden gelmek için ülkelerin kırmızı çizgi olarak tanımladıkları hassasiyetler hakkında müzakereler yürütüldü. 

Dışişleri Bakanı Fidan bu süreçte iki kere Ankara'da ve bir kere New York'ta mevkidaşlarıyla yaptığı kapsamlı görüşmeler yapmıştı. 

Ankara Süreci’nde iki ülkenin aslında birçok konuda benzer düşündükleri ve anlaşmazlıklarını bir şekilde aşabildikleri görüldü. 

Resmî kaynaklar, Ankara Bildirisi'nin, "Somali Cumhurbaşkanı ve Etiyopya Başbakanının Türkiye'ye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a duydukları güvenin bir sonucu" olduğunu söylerken sürecin Türkiye’nin bölgede her türlü iş birliğine açık olduğunu ortaya koyduğunu ifade etti. 

 

Kriz nasıl başladı?

Türkiye, Afrika Boynuzu olarak adlandırılan bölgenin iki ülkesi Etiyopya ile Somali arasında sıcak çatışmaya dönme riski olan ihtilafın çözümünde devreye girmişti. Her iki ülkeyle de çok yakın ilişkileri olan Türkiye, Etiyopya’nın resmî talebi üzerine Ankara Süreci adı verilen arabuluculuğu başlatmıştı. 

İki ülke arasındaki  kriz, Etiyopya’nın 1 Ocak 2024’te, Somali’den 1991 yılında bağımsızlığını ilan eden ancak uluslararası toplum tarafından tanınmayan Somaliland ile denize ulaşım ve liman kullanımını içeren 50 yıllık bir anlaşma imzalaması ile başlamıştı.

Eritre’nin fiili olarak 1991 yılında bağımsızlığını kazanmasından bu yana Kızıldeniz’e erişimi kalmayan Etiyopya, deniz yoluyla ticaretini canlandırmak için yaptığı anlaşma karşılığında Somaliland’i tanıyan ilk ülke olma sözünü vermişti. 

Somali’nin büyük tepkisini çeken bu gelişme, uluslararası toplum tarafından da kabul görmemiş; Etiyopya ve Somali arasında gerilim artmış ve taraflar birbirlerini askerî güç kullanmakla tehdit etmişti.