Tarih: 25.01.2019 08:10

Tahliye kararı verilen Alparslan Kuytul cezaevinden çıktı

Facebook Twitter Linked-in

Adana´da, Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfına yönelik soruşturma kapsamında aralarında vakfın kurucu genel başkanı Alparslan Kuytul´un da bulunduğu 3 kişi hakkında tahliye kararı verildi. Kuytul, tahliye kararının ardından Bolu F Tipi cezaevinden çıktı. Kuytul´u cezaevi önünde eşi Semra Kuytul ve sevenleri karşıladı. 

ONLARI MAHCUP ETTİNİZ BENİ MAHCUP ETMEDİNİZ

350 gün sonra cezaevinden çıkan Kuytul, tahliye olmasının ardından cezaevinde önünde açıklamada yaptı. Burada sevenlerine seslenen Kuytul, "Namert düşmanlarımız beni hapse atmakla sizin dağılacağınızı düşündüler, projeleri buydu. Onları mahcup ettiniz beni mahcup etmediniz." ifadelerini kullandı. 

HOCALAR DOĞRUYU KONUŞMAYACAKTA KİM KONUŞACAK 

Kuytul, "Mısır´daki darbeye karşı geldiniz takdir ettim, daha birçok meselede takdir ettim. İmam Hatiplere kat sayı zulmünü kaldırdınız takdir ettim. Kamuda başörtüsünü halletiniz takdir ettim. Güzel şey yaparsanız takdir ediyorum. Yanlışa da yanlış diyorum. Hayır, yanlışımıza yanlış deme. Ya hatasız olan Allah ve peygamberidir. Hepimiz hata yaparız. Hocalar doğruyu konuşmayacakta kim konuşacak. Ama alışmışlar yalnız namazı abdesti anlatan hocalara. Onlar benim gibi hoca istemiyor." dedi.

 

 

Cezaevinden çıkan Alparslan Kuytul´u eşi Semra Kuytul kapıda karşıladı...

Kuytul açıklamasında şunları kaydetti; 

TERÖRLE İTHAM ETTİLER, İLK CELSEDE TAHLİYE OLDUM

Daha evvel bir vesileyle herhâlde telefonda söylemiştim, adaletin olduğu ülkede önce suç olur, suçun delilleri olur, kişiye savunma hakkı verilir ondan sonra tutuklanır. Adaletin olmadığı ülkede ise kişi önce tutuklanır, sonra suç icat edilir ondan sonra bir sene sonra kendini savun artık denilir. Benim başıma gelen bu, bildiğiniz gibi önce terörle itham ettiler, ben hayatımda kimseye bir tokat vurmadım. Bana bu iftirayı attılar. Önce 4 örgüte üyelik dediler, sonra savcı bunu ikiye indirdi, üyeliği de iptal etti, propagandaya çevirdi. Ama evlerinize şafak operasyonu yapılırken, terör örgütü hücre evi gibi yapıldı. Ve dört örgüt ikiye indirildi. FETÖ´ye yardım, PKK´nın propagandası denildi. İlk celsede tahliye oldum o dosyadan. Ben 30 yıldır onları tenkit eden birisiyim. Hükümet onların yanındayken, hepiniz şahitsiniz ben onları tenkit etmiyor muydum? Hatta Cumhurbaşkanı bile sayın hocam artık gelin bu özlem bitsin demedi mi? O öyle dediği zaman ben onları tenkit ediyordum, Türkçe olimpiyatlarını tenkit ediyordum. Ama beni FETÖ´ye yardım etme iddiasıyla içeri atmak istediler.

DOSYA BOMBOŞ SİZE OKURSAM GÜLERSİNİZ

Bakın, birinci dosyadan ilk celsede iki buçuk ay önce tahliye oldum. Sonra terörden tutturamadılar ikinci dosyada suç örgütü diyelim dediler. Ondan da bugün tahliye oldum ama bir sene sonra. Elinde hiçbir delil, belge yok madem böyle tutuksuz yargıla. Tutuklu yargılama; kuvvetli deliler olduğunda ve insanların kaçma ihtimali bulunduğunda başvurulan bir yöntemdir. Beni zaten herkes tanıyor. Ben nereye kaçacağım! Zaten nereye gitsem beni birisi ihbar eder.

Hiçbir delil yok, dosya bomboş size okursam gülersiniz. Adana´daki vakfımızın kaç kat olduğunu bilirsiniz. 4 kat değil mi bizim vakfımız, bizim kullandığımız. Yedi kat yazıyor dosyada. Bakın kasadan çıkan para 314 bin liraymış, 364 yazıyor dosyada. Her tarafı yanlış, saçma sapan bir dosya. Bugün mahkemede anlattık, hakim tahliye verdi. Daha evvel de söylemiştim yani tahliye verseler de ben adaletin gereği olarak verdiklerine inanmıyorum, siyasetin gereği olarak tahliye ettiler. Çünkü zaten siyaseten içeri almışlardı, siyaseten aldılar siyaseten bıraktılar.

ONLAR KAYBETTİLER BİZ KAZANDIK

Bu şekilde 1 sene geçirmiş olduk, ben çok şey kazandım. İnşallah sizler de çok şey kazandınız. Onlar kaybettiler biz kazandık, inşallah günahlarımıza kefaret olur. İnşallah Allah azze ve celle derecemizi yükseltir.

BİZE BU KUMPASI KURAN HERKESE HAKKIM HARAM OLSUN

Ben mahkemede hakim son söz hakkı verseydi söyleyecektim. Terör mahkemesinde söyledim, bu mahkemede hakim çok konuşturmadı. Söz verseydi diyecektim bize bu tuzağı, bu kumpası hazırlayan, en üst düzeyinden en alt düzeyine, hakiminden, savcısına kadar hepsine hakkım haram olsun. Hepsine hakkımı haram ediyorum. Çünkü eğer bilmeden yapsalardı hakkımı haram etmezdim, bilerek yaptılar. Benim terörle alakamın olmadığını çok iyi biliyorlar. Emniyet genel müdürlüğünün, emniyette bir daire başkanlığının benle ilgili raporu var. Sonra Adana TEM´in raporu var, Adana KOM´un var, Mersin´in var, Sakarya´nın var. Kaç tane emniyet müdürlüğünün Alparslan Kuytul ve Furkan Vakfı´nın terörle ilgisi yoktur diye rapor tutmuşlar hakkımızda, bizde bilmiyorduk. Biz de bu olay sayesinde öğrendik, 20 bin sayfa dosya hazırlamışlar. 20 bin sayfa vicdan yani biz PKK mı olduk? Allah´tan korkun. 20 bin sayfa dosya tamamen bomboş, o dosyanın içinden çıktı, Allah şaşırtmış nasıl olduysa, görselerdi onu çıkarırlardı içinden.

BEN HAYATIMDA TERÖRE DESTEK VERMEDİM

Allah onların eliyle akladı bizi. Devletin istihbarat raporları varmış bizim de haberimiz yok. Yani ben hayatımda teröre destek vermedim, teröre destek verecek insan mıyım ben? Benim ömrüm Kur´an´ı anlatmakla geçti. Benim konuşmalarıma siz şahitsiniz, terör haramdır demedim mi ben? Sen atıyorsun bombayı kime öldüreceği belli değil, bu nasıl bir dava mı olur? İnsan gibi savunuyorsan savun, askerin, polisin kabahati ne? Askeri, polisi öldürüyorsun sen, masum insanları öldürüyorsun. Bu nasıl bir dava, böyle dava mı olur?"




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —