Süt Gibi Muhalefet...

Veysi Dündar'ın yazısı;

Süt Gibi Muhalefet...

 

 

Önceki gün Halk TV’de Ayşenur Arslan’ın programında da söyledim. AKP ve MHP’nin Seçim Sisteminde ya da Kanunlarında yapmak istedikleri düzenleme, CHP’den ya da İYİ Partiden; DEVA ve GELECEK Partilerine yapılacak vekil transferleriyle alakalı değildir, kendi partilerinden geçişi önlemeye dönüktür, dedim. 

 

Önceki gün cereyan eden CHPli Enis Berberoğlu’nun ve HDPli Leyla Güven ve Musa Farisoğlu’nun hapisle son bulan koşuşturmalarını bu yönde okumak lazım.

AKP/MHP kendi partilerinden olması muhtemel kopuşu böyle hamlelerle ve gözdağı vererek engellemeye çalışıyor. 

 

Üç vekil için hazırlanan fezleke ile, daha yerel mahkemeden karar çıkmadan ve Anayasa Mahkemesi itiraz sürecini bile beklemeden vekillikleri düşürüldü. Bu hamle ile Cumhur İttifakı kendi vekillerine sizi hapse tıkmak tek günlük bir iş, imajı veriliyor. Burada sergilenen tavır özetle şöyle; HDP şamar oğlanı zaten. Hem belediyelerde hem de mecliste görev yapamaz durumda. Verecekleri reaksiyonları ciddiye alan da yok. Meclisi de terk etmezler diye taciz üstüne taciz ediliyorlar. CHP’ye verilen gözdağı ise önemsiz çünkü, amaç hasıl olduğu için Enis Berberoğlu Korona izni ile Temmuz sonuna kadar serbest kaldı. 

 

“Enis Berberoğlu'nun Milletvekilliğinin düşürülmesi, içinde yaşadığımız 20 Temmuz Sivil Darbe sürecinin bir sonucudur, millet iradesinin yok sayılmasıdır. Adaleti, hakkı ve hukuku sağlamak için demokrasi mücadelesine devam edeceğiz.”

Dün Sn. Kılıçdaroğlu’nun attığı bu twite bakıldığında şöyle bir analize ihtiyaç duyuyorum.

 

Önce 20 Temmuz’da ne olmuştu, okurlara kısaca hatırlatayım. Özetle 2 başlıkta toplayabiliriz olanları. Birinci madde; tüm liderlerle beraber herkesi Yenikapı’ya çağırdılar, HDP eşbaşkanları hariç. 

İkinci madde ise, dokunulmazlıkların kaldırılması istenmişti. Üstte atılan twitte Kılıçdaroğlu bunu açıkça ifade ya da ifşa etmiş oluyor aslında.

 

İktidarı denetlemekle görevli muhalefet, iktidarın ayak oyunlarına kurban olduğunu itiraf ediyor bu twitle...

 

[Kılıçdaroğlu’nun sadece CHPli Enis Berberoğlu’nu muhatap alan twiti, HDPli diğer iki vekile ayıbıdır bu 1. Berberoğlu’nun Korona’dan dolayı izinli olarak tahliye edilmesi sevindiricidir fakat aynı gerekçeyle HDP milletvekilleri Leyla Güven ve Musa Farisoğulları'nın tahliye edilmemesi de o kadar üzücüdür bu 2.

Muhalefet partilerinin şamar oğlanına dönen HDP'ye sahip çıkmamaları ise gerçek bir muhalefetin Türkiye'de olmadığını göstermesi açısından daha da üzücüdür bu da 3]

 

Gündemi belirleyen başta Erdoğan ve Cumhur İttifakı,

muhalefet ise iktidarın ayak oyunlarını okuyamayan bir kurban hükmünde...

Dolayısıyla Erdoğan’a muhalefet eden! muhalefet partileri aslında tam da Erdoğan’ın tanzim etmeye çalıştığı şekilde çalışıyorlar. 

 

Dün şöyle bir teklifte bulunmuş ve CHP’yi göreve çağırmıştım. HDP’ye hiç bir şekilde siyaset yaptırılmıyor ne mecliste ne de belediyelerde. Sine-i millete dönmelerini talep etmek yakışıksız gelebilir fakat CHP de bu hamleyi desteklerse o vakit bir anlam mana ifade eder, demiştim. 

Öyle görülüyor ki; oyun oynanırken devamlı surette kararların değiştiği, istenilen vekilin ya da belediye başkanının oyunda tutulduğu ya da görevden alındığı veyahut vekilliğinin düşürüldüğü bir heyüla yaşıyoruz. Buna da teşne süt gibi de muhalefetimiz var. 

 

HDPli vekillerin sine-i millete dönmelerini talep etmiştim. Aynı yerdeyim. Buna CHP’nin de destek vermesini beklemek maalesef iyi niyetli bir beklenti. Muhalefetin yaptığı en büyük muhaliflik; ya elleri hızlıca masaya vurmak, ya da twit atmak...

Demokrasi mücadelemiz sürüyor.

Erdoğan’ın tüm hamlelerini fiilen destekleyen bir muhalefetimiz var.

   Veysi Dündar