CUMHURBAŞKANLIĞI ve milletvekili seçimi öncesinde yaşanan üzücü bir olay, geçen cumartesi günü Şanlıurfa´nın Suruç ilçesinde bir AKP milletvekili adayının çarşıda seçim kampanyası yürütürken patlak veren olaylarda dört vatandaşımızın hayatını kaybetmesi, sekiz vatandaşımızın da yaralanması oldu.
Olay kısa zamanda siyasetin gündemine girdi. İktidar kanadından bu olaydan doğrudan HDP ve PKK´yı sorumlu tutan bir dizi açıklama yapıldı. HDP tarafından yapılan karşı açıklamalarda ise olay ?provokasyon? olarak nitelendirildi.
Bu tartışmaların yarattığı toz bulutunu araladığımızda karşımıza çıkan olguları şöyle özetlemek mümkündür.
***
Olay, bu seçimde de aday olan AK Parti Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Halil Yıldız´ın ?Bir Milyoncular Çarşısı´ olarak bilinen sokakta giyim eşyaları satılan bir dükkâna seçim çalışması için girmesinden sonra başlıyor. Dükkanın sahibi HDP destekçisi olduğu bilinen Celal Şenyaşar ve ailesidir.
İnternete de düşen güvenlik kamerası kayıtlarında, milletvekili ile o sırada tezgâhın arkasında duran bir şahıs arasında münakaşa yaşandığı görülüyor. Milletvekili dükkândan ayrılırken birden kapıda bir itiş kakış yaşanıyor, bir şahıs itme sonucu yere düşüyor, bunun ateşlediği kıvılcımla iki taraf birbirine giriyor ve tam bir kargaşa ortamı doğuyor.
İkinci görüntüde, daha sonraki bir aşamada dükkânın içinde tezgâhın arkasında birbirine girmiş, bazıları sopalı bir grup insan görüyoruz. Bu kargaşa içinde mavi kısa gömlekli birinin karşı taraftan birine silah doğrulttuğu, muhtemelen ateş ettiği, hedef kişinin yaralandığı, bunun ardından başı açık kareli gömlekli bir şahsın silahını çekip tezgâhın arkasında kavga etmekte olan bir kişiye yakın mesafeden ateş ettiği videodan izlenebiliyor.
Olaylar daha sonra dükkânın önünde devam etmiş, burada da silahlar patlamış, ciddi bir sokak savaşı yaşanmıştır. Yıldız´ın ağabeyi Mehmet Yıldız´ın bu sırada öldüğü anlaşılıyor.
***
Olayların daha da vahim bölümü, iki taraftan da yaralıların götürüldüğü Suruç Devlet Hastanesi´nde yaşanmıştır. Türk Tabipleri Birliği, bir açıklamayla ?Yaşanılan çatışma sonrasında Suruç Devlet Hastanesi´nin içerisinde de saldırıların devam ettiğini? duyurmuştur. Açıklamada, ?Ölümlerden ikisinin hastanede gerçekleşmiş olduğu bilgisi, hastanede ciddi bir güvenlik açığıolduğunu ortaya koymaktadır? denilmiştir.
Kesinlik içinde bilinen husus, milletvekilinin yakınlarının hastaneye gelmesinden sonra çıkan hadiselerin ardından polisin Şenyaşar ailesinin yaralı durumdaki fertlerini Suruç Devlet Hastanesi´nden alarak ambulanslarla Gaziantep´e götürdüğü ve yaralıların buradaki devlet hastanesinde öldüğüdür. Şenyaşarailesine mensup üç kişinin cesetlerinin otopsileri Gaziantep´teki Adli Tıp Morgu´nda yapılmıştır.
Sonuçta hadiselerde toplam dört kişi ölmüştür. Bunlardan biri AK Parti milletvekilinin ağabeyi Mehmet Yıldız´dır. Diğer üçü Şenyaşar ailesindendir: Dükkân sahibi Celal Şenyaşar, babası EsvetŞenyaşar ve kardeşi Adil Şenyaşar...
***
Olayların akışı ve görgü tanığı ifadeleri, çarşıdaki olayları duyunca hastaneye giden Esvet Şenyaşar´ın burada aldığı darbelerin yol açtığı komplikasyonlar sonucu öldüğüne işaret ediyor. Gaziantep Adli Tıp raporları, Şenyaşar ailesinin fertlerinin ölüm nedenleri hakkında ayrıntılı bir döküm veriyor.
14 Haziran tarihli Adil Şenyaşar ve Celal Şenyaşar hakkındaki ilk raporda, ?İki numaralı cesedin vücudunda 17 adet ateşli mermi çekirdeğinin isabet etmiş olduğu? tespiti yer almaktadır. Rapora göre ikisi dışındaki atışlar bitişik atış mesafesinden yapılmıştır. Bir numaralı cesede de altı adet ateşli mermi çekirdeği isabet ettiği saptanmıştır.
Baba Esvet Şenyaşar Gaziantep´te 15 Haziran´da ölmüştür. Aynı gün düzenlenen otopsi raporunun bir sayfadan da uzun bir bölümü, aldığı darbeler sonucu vücudunda ortaya çıkan kesici alet yaraları ve muhtelif darbe izlerinin anlatımına ilişkindir. Sistematik otopside kafada da darbe izleri tespit edilmiştir.
***
Suruç´ta meydana gelen ve dört vatandaşımızın ölümüne yol açan bu olayların bütün boyutlarıyla tarafsız bir şekilde soruşturularak ortaya çıkarılması ve sorumluların adalet önünde hesap vermesi hukuk devletinin asgari bir gereğidir. Türk kamuoyu, Suruç´ta ne olduğu konusunda aydınlatılmayı beklemektedir.
