Suriye’de yeni oluşumun ayak sesleri

Suriye’deki gelişmelerin nereye doğru gittiği artık kimsenin meçhulü değil. Çünkü Amerikalılar hedeflerini gizlemeye bile gerek duymuyorlar.

Suriye’de yeni oluşumun ayak sesleri

Abdülkadir Özkan Analiz Etti...

Suriye’deki gelişmelerin nereye doğru gittiği artık kimsenin meçhulü değil. Çünkü Amerikalılar hedeflerini gizlemeye bile gerek duymuyorlar. ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey’in Suriye’nin kuzeyine gerçekleştirdiği ziyarette Kürt grupları ile ortak bir toplantı yapacağı ve bu toplantının sonunda Suriye’de yeni Kürt siyasi oluşumunu ilan edeceği gazetelere yansıyan haberler arasında. Jeffrey bu ziyaretin ardından böyle bir oluşumu ister ilan etsin ister etmesin görünen o ki, Suriye’nin karıştırılmasının iki sebebinden birisi Suriye’de de Irak benzeri bir özerk bölge oluşturmak, ikincisi de Suriye petrollerine el koymak idi. Başından beri ABD ve Rusya bu hedefe ulaşmak için birlikte hareket ediyorlar. Artık bu hususların bilinmeyen bir yanı kalmadı. Böyle olunca Suriye’de karışıklıkların başladığı ilk aylarda Esad’ın en fazla bir ay içinde koltuğundan indirileceği, Suriye halkının özgürlüğüne kavuşturulacağını söyleyerek yeni duruma destek verenlerin bugün için oturup geçmişin bir muhasebesini yapmaları, geleceği de bu açıdan değerlendirmeleri gerekiyor.

Özellikle de hiç olmazsa bundan sonra olsun Haçlılar ile birlikte yürüyerek ülkemizin çıkarlarının korunamayacağını görmek durumundayız. Bu yapılmaz, hâlâ tüm suçu Esad’a atarak kendi yanlışımızı aklamamız mümkün olmaz. Kamuoyu önünde aklamış olsak bile gelecekte yapılan yanlışların faturası mutlaka önümüze çıkar.

Kaldı ki, rahmetli Erbakan Hocam yıllar önce, “Suriye ne zaman karışırsa bilinsin ki, sıra Türkiye’ye gelmektedir” diyerek bugünleri gözler önüne sermişti. Ne var ki, bizden birilerinin söylediklerinden çok bölgemizi karıştırmak, bölge ülkelerini ufak parçalara bölmek için planlar uygulayanların sözlerine inanılarak atılan adımlar, verilen desteklerin faturası çok ağır oluyor. Bu arada, istediğimiz kadar Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunalım sonuç değişmiyor. Çünkü yıllar öncede Irak’ın işgali gündeme geldiğinde söylenenlerin gerçeği yansıtmadığı, ABD’nin Irak’ı bölmenin peşinde olduğunu yüksek sesle dile getirenler vardı. Ama dikkate almayanlar Irak’ta oluşturulan özerk bölgeyi kabullenmek zorunda kaldılar. Benzer bir durumun Suriye’de oluşması kapımıza dayanmaktadır.

Konunun dikkatten kaçırılmaması gereken bir başka yanı ise Suriye’nin parçalanması konusunda ABD ve Rusya birlikte hareket etmesidir. Çünkü önce kendi aralarında paylaşım yapmışlar, şimdi bu anlaşmanın hayata geçirilmesi için birlikte yürünmekteler. Bir yandan ABD’nin Suriye özel temsilcisi Kürt gruplarla toplantı yapmakta, öbür yanda aynı günlerde Rusya İdlib’i bombalamakta, Suriye’den yeni bir göçün zemini hazırlanmaktadır. Kısacası, oluşan Kürt özerk bölgesi için alan açılmakta, buna karşılık bu topraklardaki varlıklarını daha da pekiştirmek için üslerini güçlendirirken, özelliklede içeride yeni oluşuma karşı bir direnişin ortaya çıkmaması için o toprakların gerçek sahipleri havadan vurulmaktadır. Bu bakımdan işgalcilere karşı ciddi bir direniş oluşmazken ABD ve Rusya el ele Suriye’nin parçalanmasını hayata geçirmektedirler. İşin bir başka acı tarafı da Suriye’nin başındaki kişilerde bu parçalanmayı sessizce seyretmektedirler. Kim bilir belki de iktidarlarının devamı karşılığı ülkelerinin paylaşmasına onay vermişlerdir. Çünkü böyle bir sonuç ihtimal dışı değildir. Bunun örneğini daha önce Irak’ta da gördük.

Bunun için özellikle bölgemizde kimin ne söylediği değil, ne yaptığı önemli ve ona göre tavır belirlemek gerekiyor. Söylenenlere inanılarak atılan adımlar İslam dünyasının ufak parçalara ayrılmasından başka bir sonuç vermiyor.