SP MİLLETVEKİLİ CİHANGİR İSLAM: TBMM, İKTİDARIN ATÖLYE ÇALIŞMASINA DÖNÜYOR!

Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Prof. Dr. N. Cihangir İslam, TBMM´de düzenlediği basın açıklamasında Anayasanın taşıdığı sorunlardan dolayı tutarlı bir içtüzük düzenlenmesinin zorluğuna dikkat çekerek, ?Bu haliyle TBMM çalışmaları AK Parti tarafından

SP MİLLETVEKİLİ CİHANGİR İSLAM: TBMM, İKTİDARIN ATÖLYE ÇALIŞMASINA DÖNÜYOR!

Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Prof. Dr. N. Cihangir İslam, Türkiye Büyük Millet Meclisi´nde düzenlediği basın toplantısıyla gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Konuşmasına Türkiye´deki basın özgürlüğüne değinerek başlayan İslam, ?AK Parti iktidarı ve Cumhurbaşkanlığı Sistemi basın özgürlüğü konusunda kendinden öncekilerin tutumunu aşamamış hatta geçmişte eleştirdiğimiz tekelci, kısıtlayıcı, akreditasyoncu ve karalayıcı tutumları pekiştirerek adeta devlet politikası haline getirmiştir? dedi.

YAZILI ÖNERGEYİ 500 KELİME İLE SINIRLAMAK MİLLİ İRADEYİ ENGELLEMEKTİR

Yeni dönemde TBMM´nin gündeminde olan içtüzük değişikliğine de değinen İslam, ?Önerilen değişikliğin incelenmesiyle farklı durumlar ortaya çıkıyor.  Öncelikle OHAL döneminde değiştirilen bir anayasadan bahsediyoruz. Tıpkı 12 Mart Sıkıyönetim Dönemi´nde olduğu gibi anayasamız mevcut haliyle daima tartışma konusu olarak kalacaktır. Yazılı soru önergelerinin 500 kelime ile sınırlandırılması milletin temsilcileri olan milletvekillerinin milli iradeyi hayata geçirebilmelerini engelleme potansiyeline sahiptir. Anayasamızın hem yazılışında hem de yapılan değişikliklerdeki keyfilikler bir içtüzük çalışmasını da zorlaştırmaktadır.  Bu haliyle TBMM çalışmaları AK Parti tarafından bir yasama organı çalışmasından çıkartılıp adeta bir ?atölye çalışması´na dönüştürülüyor? diye konuştu.

 

HUKUK DEVLETİYLE BAĞDAŞMAZ, DERHAL GEREKENİ YAPIN

KHK mağdurlarının yaşadıkları sıkıntıların hukuk devleti anlayışıyla bağdaşmadığını kaydeden İslam mağduriyetleri şöyle sıraladı:

  • Kovuşturması olmayan, soruşturmalardan aklanan ve takipsizlik ya da beraat kararı alanların işlerine iadesi bir an önce yapılmalıdır. Yaklaşık 17 bin kişi bu durumdadır.
  • Hamile, bebekli ve hasta olan KHK mağdurları tutuksuz yargılanmalıdır. Bu uygulama yasaların açık emridir. İvedilikle uygulanmalıdır.
  • Kamu hizmetinden men edilmiş KHK mağdurlarının özel sektörde çalışabilmesinin önündeki engeller kaldırılmalıdır. Suçun şahsiliği ilkesine ve kuralına rağmen KHK mağdurları yakınlarının, ikincil hatta üçüncül uygulamalarla yine suç işlememiş kişilerin ihracı, gözaltına alınması veya cezalandırılmasından acilen vazgeçilmeli, bunların durumları acilen düzeltilmelidir.
  • Güvenlik soruşturması bahane edilerek öğretmenlik, doktorluk, avukatlık ve diğer meslekleri icra etmeleri önlenenlerin mağduriyetleri hızla giderilmelidir. Askeri okul öğrencilerinin mağduriyetlerine hızla çözüm bulunmalıdır.
  • Bylock´ta Mor Beyin´den sonra 40 binlik yeni listenin dikkate alınması ve mahkemelerce bu listelerin tekrar incelenmesinin sağlanması, mahkemelerin buna göre karar vermesi sağlanmalıdır.
  • Özellikle ?devlete karşı işlenen suçlar?dan hüküm giyenlerin af kapsamına alınması, soruşturma ve davaların düşürülmesi bu kaostan çıkmak, masumların cezalandırılmasının önüne geçmek üzere bir çözüm olabilir. Tekrarlamakta fayda görüyoruz. Anayasal düzeni silahla yıkmaya teşebbüs aşamasında kalan ve darbeye fiilen iştirak veya yardımcılık edenler dışında kalanların maruz kaldığı hukuka aykırı uygulamaların acilen durdurulmasını ve kaldırılmasını öneriyoruz.