Değişen hayat standartları ve teknolojinin hızlı gelişmesine paralel olarak yaşamımızda var olan birçok şey kendini yenilemeye ya da dönüştürmeye mecbur kalmıştır. Gerek dönüşüme, gerekse de değişime ayak uydurmayan her kurum ya da her kişi kaybolmaya veya unutulmaya yüz tutar.
2000´li yıllardan itibaren aktif olarak günlük hayatımıza giren internet; beraberinde birçok şeyi de değiştirmiştir. Hayatımızı ikiye ayıracak olursak ve bu ayrımı?internetten önce ve internetten sonra? şeklinde adlandıracak olsak hata yapmış olmayız. Ağlar arası ağ adı verilen internet hayatımıza girdiğinden beri; eğlence, tüketim, alışveriş ve sosyal ilişkilerimize kadar birçok alanda dönüşüm meydana gelmiştir.
Böylece sosyal medya kullanımı sıradan bir eylem olmaktan çıkmış, tüketim alışkanlıklarımızdan eğlence anlayışımıza kadar birçok şeyin belirleyicisi durumuna gelmiştir. Sosyal ağlarda aktif bir şekilde paylaşım yapan ve milyonlarca takipçiye sahip fenomenlerden en az birini birçoğumuz takip etmekteyiz. Nitekim araştırma sonuçları da bu durumu kanıtlıyor.
Fenomenler en çok Instagram´da takip ediliyor!
Instagram´da daha çok vakit geçirenlerin fenomenleri takip etme olasılığı çok daha yüksektir. BigCat Research´un yaptığı araştırmaya göre Instagram kullanıcılarının %80´i en az bir Instagram fenomenini takip etmektedir. Bu oran Twitter´da ise yalnızca %36.5´tir. Facebook´ta vakit geçirenlerin %38.1´i ise en az bir Facebook fenomeninin hesabını takip etmektedir.
Günümüz dünyasının kanaat önderleri olan fenomenlerin artık yaptıkları işte profesyonelleştiği ve bu işten gelir sağladıkları bilinen bir gerçektir. Gelir sağlamanın başlıca yolu ise markalarla iş birliği yapılarak oluşturulan içeriğin hedef kitleye pazarlanmasıdır. Pazarlama; sosyal medyanın altın kuralları arasında yer almaktadır.
Sosyal medya fenomenleri ikna ediyor!
Şu ana kadar herhangi bir ürünü satın alan kullanıcının takip ettiği fenomenin, kendisini aynı ürünü satın almada ikna edeceğini düşünmesi olasılığı, henüz ürün satın almayan takipçinin ikna edileceğini düşünme olasılığının 11.38 katıdır. Fenomenin yaptığı çekiliş ve kampanyalara katılan takipçinin, fenomenin kendisini ürün satın almada ikna edeceğini düşünme olasılığı, katılmayan takipçinin ikna edileceğini düşünme olasılığının 2.39 katıdır.
Fenomenlerin oluşturdukları profiller ve hazırladıkları içerikler onları takip eden kullanıcılara bazı ipuçları vermektedir. Araştırma neticesinde kendi hayatlarını paylaşan veya kendi yaptığı özgün içeriği oluşturan fenomenlerin paylaşımlarına yorum yaparak etkileşime geçtikleri takipçilerine daha fazla ürün satabildikleri tespit edilmiştir.
Alışveriş yapılan mecrada kadın-erkek farkı!
Farklı bir bakış ile bu konuyu ele alacak olursak kadın ve erkeklerin dijital alışkanlıkları ve tüketimleri arasında da belli başlı temel ayrılıklar gözlemlenmektedir. Yine aynı araştırmaya göre erkeklere yönelik ürünlerinFacebook ve Twitter´da daha fazla satılma olasılığı varken, kadınlara yönelik ürünlerin YouTube´da daha fazla satılma olasılığı bulunmaktadır. Yine kadınlar erkeklere göre 1.87 kat daha fazla fenomenlerin tanıttıkları ürünleri satın almaktadır.
En fazla ürün satın alanların yaş grubu 18-22 aralığında olduğuna göre Instagram´da satış yapmanın ihtimali Youtuba´a göre daha fazladır. Ancak 18-22 yaş aralığı, kendi içinde 2,67 kat daha fazla işbirliği yapılan markalara güvensizlik eğilimindedir. Ayrıca 18-22 yaş grubu, markalarla iş birliği yapılırken reklam gibi olmaması gerektiğini düşünmektedir. Markalarla işbirliğinin ilgi çekmemesinin başlıca nedeni ise takipçilerin %61.9´unun reklam yer alan içerikleri samimi bulmamasıdır?
?Kendi ismiyle ürün veya markası olan bir fenomenin ürününü satın alırım?diyen %51,9´luk bir tüketici kitlesi varken markaların dijital pazarlama stratejilerinin değişmesi gerekmez mi? Bakalım ilerleyen günlerde neler olacak?