Anayasa Mahkemesinin 1963 yılında kurulmasıyla birlikte parti kapatma davaları Yüksek Mahkeme'de görülmeye başlandı.
Anayasa Mahkemesi, tüm partilerin feshedildiği 12 Eylül 1980 tarihine kadar 6 parti hakkında kapatma kararı aldı. 12 Eylül askeri darbesi ile birlikte ise bütün partiler kapatıldı.
1983 yılında, siyasi partilerin yeniden kurulmasına izin verildi. Anayasa Mahkemesi 1983 yılından sonra da çeşitli gerekçelerle onlarca partinin kapatılmasına karar verdi.
Türkiye'de siyasi partiler sadece Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmadı. 1961 Anayasası ile Türkiye hukuk ve siyasi hayatına giren Anayasa Mahkemesinin kurulduğu 1963 yılından önce de siyasi partiler kapatıldı.
Asliye Hukuk ve Sulh Ceza mahkemeleri, daha sonraları Milli Güvenlik Konseyi ve 2533 sayılı Siyasi Partilerin Feshine Dair Kanun'la da partilerin kapatılması yönünde kararlar alındı.
Cumhuriyet tarihi boyunca değişik mahkeme ve otoritelerce kapatılan partilerden bazıları, kapatılma tarihleri ile kapatılma gerekçeleri şu şekildedir:
"Milli Görüş" çizgisindeki kapatılan partiler
1-Millî Nizam Partisi
26 Ocak 1970'te, 1969 seçimlerinde Konya'dan bağımsız olarak parlamentoya giren Necmettin Erbakan ve 17 arkadaşı tarafından kuruldu.
İslami söylemin egemen olduğu MNP'nin programında, millî ve manevi kalkınmaya önem verildi. Parti, ahlak ve fazilet kavramlarını ön plana çıkarttı. Serbest rekabetçi ekonomik anlayışa ve faiz sistemine karşı çıkarak, devlet müdahalesiyle ekonomide bir nizam sağlanması gerektiğini belirtti. Avrupa Ekonomik Topluluğu'na (Avrupa Birliği) girilmesine de karşı çıkan parti, Türkiye'de ağır sanayi yatırımlarına hız verilmesi gerektiğini savundu.
MNP programı ile ortaya atılan bu görüşler, sonraki yıllarda "Millî Görüş" adı altında, Erbakan ve arkadaşlarınca kurulan bütün partilerin programlarının genel çerçevesini oluşturdu.
Cumhuriyet Başsavcılığı, 5 Mart 1971'de, MNP hakkında "laikliğe aykırı çalışmalar yürüttüğü" gerekçesiyle dava açtı. 20 Mayıs 1971'de, partinin "laik devlet niteliğinin ve Atatürk devrimciliğinin korunması prensiplerine aykırı olduğu" gerekçesiyle kapatılmasına karar verildi. MNP yöneticileri hakkında ise herhangi bir ceza davası açılmadı.
Kapatılan MNP'nin kadroları, benzer bir tüzükle, yaklaşık 1,5 yıl sonra 11 Ekim 1972'de, Millî Selamet Partisi (MSP) adıyla yeni bir parti kurdu. Partinin genel başkanlığına Süleyman Arif Emre getirildi.
2-Millî Selamet Partisi
Millî Selamet Partisi (kısaca MSP), 1972 ile 1980 arasında faaliyet gösterdi. Milli Görüş Hareketi'nin ikinci partisidir.
Anayasa Mahkemesi "laik devlet niteliğinin ve Atatürk devrimciliğinin korunması prensiplerine aykırı" bulduğu için 20 Mayıs 1971'de Millî Nizam Partisi'nin (MNP) kapatılmasına karar vermişti. Genel Başkan Necmettin Erbakan MNP'nin kapatılmasından sonra ilk önce Almanya'ya daha sonra da İsviçre'ye gitti. Kapatılan MNP'nin kadroları, 11 Ekim 1972'de, Millî Selamet Partisi (MSP) adıyla bir parti kurdular. Partinin Genel Başkanlığı'na Süleyman Arif Emre getirildi.
MSP iki slogan üzerinden kendini temellendirmişti. "Önce ahlak ve maneviyat" ile İslami bir perspektif çizen MSP; "Ağır sanayi hamlesi" sloganıyla da millî kalkınmacı bir vizyon benimsemişti.
6 Eylül 1980'de, Konya'da MSP tarafından düzenlenen Kudüs Mitingi'nin ardından Konya Cumhuriyet Başsavcılığı, MSP hakkında soruşturma başlattı.
12 Eylül Darbesi sonrasında siyasi partilerin faaliyetleri durdurulurken MSP Genel Başkanı Erbakan da gözetim altına alındı. Şubat 1981'de Erbakan'la MSP'nin 33 genel idare kurulu üyesi hakkında, laikliğe aykırı faaliyette bulundukları gerekçesiyle, Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Mahkemesinde dava açıldı. Ardından 16 Ekim 1981 tarihli Milli Güvenlik Konseyi kararıyla, aralarında MSP'nin de bulunduğu bütün siyasi partiler kapatıldı, mal varlıkları Hazine'ye devredildi. Erbakan ve MSP yöneticileri uzun süre tutuklu kaldıktan sonra, yargılama sonucunda suçsuz bulunarak aklandılar.
3-Refah Partisi
Refah Partisi (RP), Millî Görüş hareketinin 12 Eylül Darbesi'nden sonra kurulan siyasi partisidir. 1987'de genel başkanlığa Necmettin Erbakan getirildi. 1991 seçimlerinde meclise girdi. 1995 seçimlerinden birinci parti olarak çıktı. 1997'de Refahyol Hükûmeti'ni kurdu.
Millî Selamet Partisi, 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra kapatılmıştı. Millî Güvenlik Konseyince (MGK) siyasi partilerin yeniden kurulup faaliyet göstermesine izin verilmesi üzerine, 19 Temmuz 1983'te avukat Ali Türkmen başkanlığında Millî Selamet Partisi'nin görüşlerini benimseyen Refah Partisi (RP) kuruldu. Kurucularının Millî Güvenlik Konseyi tarafından birkaç defa veto edilmesi sebebiyle, kadrosu kanunların öngördüğü zamanda tamamlanamadığından 1983 seçimlerine katılamadı. Daha sonra kurucu üyeler arasından veto edilmeyen Ahmet Tekdal parti başkanlığına getirildi.
Refah Partisi ülke çapında çok kısa zamanda bütün teşkilatını kurdu. Programında manevi kalkınmaya ve sanayileşmeye ağırlık vereceğini belirterek, Millî Selamet Partisi'nin oy tabanına yerleşti. İlk olarak 25 Mart 1984'te Ahmet Tekdal başkanlığında yerel seçimlere katıldı. Oyların yüzde 4,44'ünü alarak Şanlıurfa ve Van belediye başkanlıklarını kazandı. 28 Eylül 1986'da 11 ilde yapılan milletvekili ara seçimlerine katıldı. Bu seçimlerde yüzde 4,76 oy aldı. 6 Eylül 1987'de yapılan referandum (halk oylaması) ile bazı eski siyasi parti liderlerine siyaset yapma yasağı kaldırılınca, Millî Selamet Partisi eski başkanı Necmettin Erbakan Refah Partisi genel başkanlığına seçildi (11 Ekim 1987).
Refah Partisi, Kasım 1987'de yapılan milletvekili erken genel seçimlerine Necmettin Erbakan başkanlığında girdi. Oy oranını yüzde 7,16'ya çıkardı. Ülke genelinde yüzde 10 barajını aşamadığı için milletvekili çıkaramadı. Mart 1989'da yapılan Belediye Başkanlığı Genel Seçimlerinde Türkiye genelinde toplam oy oranını yüzde 9,8'e çıkardı. Kahramanmaraş, Sivas, Şanlıurfa, Van ve Konya illerinin belediye başkanlıklarını kazandı.
20 Ekim 1991 Erken Genel Seçimlerine katılan Refah Partisi, Türkiye genelinde kullanılan seçmen oylarının yüzde 16,90'ını alarak TBMM'ye 62 milletvekiliyle girdi. TBMM'de grup kuran dört partiden birisi oldu. 1994 yerel seçimlerinde büyük bir sıçrama yaptı; yüzde 19,14 oy alarak, İstanbul ve Ankara belediye başkanlıklarını kazandı. 24 Aralık 1995 genel seçimlerinde yüzde 21,38 oy oranıyla 158 milletvekilliği kazandı ve birinci oldu. Doğru Yol Partisi'yle kurduğu koalisyon hükûmeti (Refahyol Hükûmeti) 28 Haziran 1996'da TBMM'de güvenoyu aldı, Erbakan da başbakan oldu.
21 Mayıs 1997'de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, iktidarda iken RP hakkında, "Lâik Cumhuriyet ilkesine aykırı eylemleri" gerekçesiyle dava açtı. Refah Partisi, 8 ay süren dava sonunda, 16 Ocak 1998'de Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı. Necmettin Erbakan, Şevket Kazan, Ahmet Tekdal, Şevki Yılmaz, Hasan Hüseyin Ceylan ve İbrahim Halil Çelik'e 5 yıl süreyle siyaset yasağı getirildi. Kapatılma gerekçesinde, parti görevlilerinin laiklik karşıtı eylemleri, devletin kurucusuna karşı suçlamaları ve başörtüsü ile ilgili siyaseti, kanıtlar arasında sayıldı.
Partinin programları arasında; Türkiye'de manevi kalkınmayı sağlamak, adil düzeni kurmak, ağır sanayiyi gerçekleştirmek, İslam ülkeleriyle olan ilişkileri arttırmak, faizi kaldırmak, Türkiye'nin AB'ye girmesinin faydasız olduğu gibi görüşler vardı. Fazilet Partisi, Refah Partisinin siyasi mirasçısı olarak kuruldu.
4-Fazilet Partisi
17 Aralık 1997'de, Refah Partisi'nin kapatılması ihtimaline karşı Millî Görüş çizgisinde İsmail Alptekin başkanlığında kuruldu. Refah Partisi'nin 16 Ocak 1998'de Anayasa Mahkemesi tarafından kapatılmasından sonra bağımsız kalan 150'ye yakın milletvekili Fazilet Partisi'ne geçti. 14 Mayıs 1998'de FP Kurucular Kurulu kararı ile Recai Kutan, genel başkanlığa getirildi.
2 Mayıs 1999'da, Fazilet Partisi İstanbul Milletvekili Merve Kavakçı'nın TBMM'deki yemin töreni sırasında genel kurula başörtüsüyle girmesinden hemen sonra Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, 7 Mayıs 1999 günü kapatma davası açtı.
Vural Savaş gerekçe olarak Anayasa'nın 68. ve 69. maddelerinin ihlal edilmesini ve Fazilet Partisi'nin Refah Partisi'nin devamı olmasını gösterdi. Ayrıca kapatılan partilerin yöneticilerinin bir başka partinin yöneticisi ya da denetleyicisi olamayacağını ve partinin laikliğe aykırı eylemlerin odağı haline geldiğini öne sürdü. Vural Savaş, Anayasa Mahkemesi'ne sunduğu iddianamede kapatılan Refah Partisi milletvekillerinin birkaç gün içinde Fazilet Partisi'ne geçmelerinin, Necmettin Erbakan'ın Fazilet Partisi'ni yönetmesinin, Fazilet Partisi'nin kapatılan Refah Partisi'nin devamı olduğunu gösterdiğini savundu.
FP'nin kapatılma davası, 8 Mayıs 1999 günü işleme koyuldu. Dönemin Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet Necdet Sezer, ilk incelemesini yapması için dosyayı raportöre havale etti. FP'nin kapatma davasında ilk incelemeyi 12 Haziran günü yapan Anayasa Mahkemesi, iddianamesini, FP'li Merve Kavakçı'nın TBMM'deki başörtüsü olayına, "FP'lilerin başörtüsü ve dini sömürü aracı yaparak, kolay yoldan oy toplamalarına, bunun da laikliğe aykırı olduğu" tezine dayandıran Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş'ın belgelerini eksik buldu. Anayasa Mahkemesi, başsavcıdan başta Genel Başkan Recai Kutan olmak üzere, FP yöneticileri, milletvekilleri ve belediye başkanlarının kapatma gerekçesi olabilecek söz ve eylemlerini tek tek kanıtları ile sunmasını istedi.
Anayasa Mahkemesi, başsavcının sunduğu sözde kanıtlar dolayısıyla FP'den savunma istedi ve partiye ek süre tanıdı. FP, 10 Eylül 1999'da savunmasını verdi. Savunmada FP'nin RP'nin devamı olmadığı ve FP'ye yöneltilen suçlamaların dayanaksız olduğu ileri sürüldü. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş'ın, 7 Mayıs 1999'da FP için açtığı kapatma davası, 19 ay sonra 16 Kasım 2000'de başladı. Mahkeme, milletvekillerinin sözlü savunmalarının alınması taleplerini reddetti. Mahkeme, bu kararını ise "bu davada şahısların değil, tüzel kişiliğin yargılandığı" gerekçesine dayandırdı.
Cumhurbaşkanı Sezer, 18 Aralık 2000'de Yargıtay Başsavcılığına Sabih Kanadoğlu'nu atadı. Kanadoğlu, 5 Şubat 2001'de FP hakkındaki kapatma davasında ek iddianame verdi. Kanadoğlu, ek iddianamede, Anayasa Mahkemesi'nin delil olarak kabul etmediği FP 1. Olağan Kongresi'ne ilişkin kasetleri dayanak göstererek, FP'nin kapatılan RP'nin devamı olduğu gerekçesiyle kapatılmasını istedi. FP 1. Olağan Kongresi'ne ilişkin kasetlerin Anayasa Mahkemesi'nce "iddianame tarihinden sonraki olayı içerdiği" gerekçesiyle delil kabul edilmediği anımsatılan ek iddianamede, siyasi partilerin kapatılmasına ilişkin davalarda CMUK hükümleri geçerli olsa da bu davaların ceza davası olarak kabul edilemeyeceği belirtildi. Anayasa Mahkemesi'nde bulunan FP 1. Olağan Kongresi'ne ilişkin kasetlerin çözümünden "Mücahit Erbakan-Erbakan nerede biz oradayız-İşte komutan işte asker" şeklinde tezahüratların yapıldığı ve dev ekrandan altyazı olarak "Mücahit Erbakan" yazısının geçtiği kaydedilen ek iddianamede, Anayasa Mahkemesi'nin 16 Ocak 1998 tarihinde RP'nin Anayasa'nın 68. maddesinin 4. fıkrasına göre "Laik cumhuriyet karşıtı eylemlerin odağı haline geldiği" gerekçesiyle temelli kapatılmasına karar verildiği hatırlatıldı. Bunun üzerine FP yine ek süre talep etti ve FP'nin kapatılma davası Anayasa Mahkemesi tarafından ancak 11 Haziran 2001 tarihinde görüşülmeye başlanabildi.
Kapatma kararı 22 Haziran 2001'de verilerek Nazlı Ilıcak, Merve Kavakçı, Bekir Sobacı, Ramazan Yenidede ve Mehmet Sılay'a 5 yıl süreyle siyasi yasak getirildi. Daha sonra bu partinin devamı niteliğinde Recai Kutan önderliğinde Saadet Partisi kuruldu.
5-Adalet ve Kalkınma Partisinin kapatılma davası
Fazilet Partisi 22 Haziran 2001'de kapatıldığında, parti içinde "gelenekçi" ve "yenilikçi" tartışması yaşanıyordu. Kendisini "gelenekçi" olarak tanımlayan ekip aynı yıl Saadet Partisi'ni kurarken "yenilikçi" olarak tanımlayan ekip de Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde Adalet ve Kalkınma Partisi'ni kurdu. Parti, girdiği ilk seçimde 11 milyona yakın oy alarak yüzde 34,2 oy oranına ulaştı ve tek başına iktidara geldi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, "laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği" gerekçesiyle Adalet ve Kalkınma Partisi hakkında kapatma davası açtı.
Yalçınkaya'nın, dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül dâhil 71 kişinin 5 yıl süre ile siyasetten uzaklaştırılması istemiyle hazırladığı iddianame, Anayasa Mahkemesi tarafından 31 Mart 2008 günü kabul edildi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, AK Partinin kapatılmasına gerekçe olarak, iddianamede şu görüşlere yer verdi:
1-T.C. Devletinin temel ilkelerini değiştirecek zemini oluşturmak niyeti
2-Anayasa ile Yüksek Öğretim Kanunu'nda değişiklik içeren teklifler
3-Başörtüsünün serbest bırakılmasına ilişkin anayasa değişikliği ile anayasanın laiklik ilkesinin ortadan kaldırılmak istendiği
4-Devlet kadrolarının, parti yandaşı, siyasal İslami düşünceye sahip kişilerle doldurulduğu
5-Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün bakan olduğu dönemde Nur cemaatinin liderlerinden Fethullah Gülen ve Milli Görüş'ü desteklediği
6-Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bazı sözlerinin laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu
7-Laik sistemlerde dini simgelerin siyasi amaçla kullanılamayacağı
8-Başbakan Erdoğan'ın İspanya'da yaptığı "(Başörtüsünü) velev ki siyasi simge olarak taktığını düşünün. Bir siyasi simge olarak takmayı suç kabul edebilir misiniz?" şeklindeki demeci
9-İstanbul Haseki ve Vakıf Gureba hastanelerinde başörtülü doktorların çalışması,
10-Bazı bölgelerde içkili yerler için "kırmızı sokak" uygulaması,
11-İstanbul'da bazı afişlerin sansürlenmesi
12-Toplumu dindar olanlar-olmayanlar diye ikiye ayırmak
13-Laik Cumhuriyet'i yeni bir yaşam ve Devlet düzenine dönüştürme kararlılığı içinde olduğu söylemleri
14-Ülkenin laik hukuk yapısını aşamalı olarak yeniden biçimlendirip yönlendirmeye çalıştığı,
15-Erdoğan'ın "Başörtüsü konusunda söz söyleme hakkı yargının değil ulemanındır" açıklamasına dikkat çekilerek, partinin şeriat amacı doğrultusunda dini hükümleri referans olarak gösterdiği
16-Başbakan Erdoğan'ın Danışmanı ve İstanbul Milletvekili Egemen Bağış'ın "Başörtüsü, kamusal alan ve üniversitelerin dışında Meclis'te de geçerli olmalıdır" sözleri
17-Rejimin ve Cumhuriyet'in geleceğini tartışmaya açtığı
18-AK Parti'nin kapatılan Refah ve Fazilet partileri ile bağını koparmadığı, AK Partinin nihai hedefinin şeriat düzeni olduğu
AK Parti'nin kapatılması istemiyle açılan dava süreci 17 Mart 2008'de başladı. İddianame üyelere 18 Mart 2008'de verildi. Raportör olarak Doç. Dr. Osman Can görevlendirildi. Raportör dosya ile analizini 29 Mart 2008 günü tamamladı. İddianamede herhangi bir eksiklik tespit edilmedi ve dava 31 Mart 2008 günü kabul edilip AK Parti'ye gönderildi.
1 Mayıs 2008'de AK Parti ön savunmasını sundu. 98 sayfa ve 35 Ek'ten oluşan 3 klasörlük ön savunmada Adalet ve Kalkınma Partisi adına yöneltilen suçlamalara karşı şu başlıklar altında cevap verildi:
I. Bu dava hukuki değil siyasi bir davadır
II. Demokrasilerde siyasi parti özgürlüğü ve sınırları
III. Dava hukuki temelden yoksundur
IV. İddianame yanlış bilgiler, çarpıtmalar ve kurgulamalardan oluşmaktadır
30 Temmuz 2008 tarihinde saat 18.00'de başlayan basın toplantısında Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, AK Parti'nin kapatılmamasına, ancak laiklik karşıtı eylemlere odak olmaktan, hazine yardımının yarısının kesilmesine karar verildiğini açıkladı.
PKK'ye yakınlığıyla bilinen partilerin kapatılması
1-Halkın Emek Partisi
Ekim 1989'da Paris'te düzenlenen "Kürt Ulusal Kimliği ve İnsan Hakları" konulu bir konferansa katılan Sosyaldemokrat Halkçı Parti (SHP) milletvekilleri Kenan Sönmez, İsmail Hakkı Önal, Ahmet Türk, Mehmet Ali Eren, Adnan Ekmen, Mahmut Alınak, Salih Sümer 16 Kasım'da partiden ihraç edildi. İhraç kararını protesto eden Abdullah Baştürk, Fehmi Işıklar, Cüneyt Canver, Mehmet Kahraman, Arif Sağ ve İlhami Binici 23 Kasım'da, Kemal Anadol, Hüsnü Okçuoğlu ve Tevfik Koçak 1 Aralık'ta, Kamil Ateşoğlu ve Aydın Güven Gürkan da 13 Aralık'ta partiden istifa ettiler. Bunu Diyarbakır örgütündeki toplu istifalar izledi.
Aralarında istifacı 10 milletvekilinin de (Abdullah Baştürk, Ahmet Türk, Cüneyt Canver, Kenan Sönmez, Salih Sümer, İsmail Hakkı Önal, Mehmet Ali Eren, Arif Sağ, İbrahim Aksoy, Adnan Ekmen) bulunduğu bazı eski SHP'liler tarafından 7 Haziran 1990 tarihinde kuruldu. İlk genel başkanı Fehmi Işıklar, ilk genel sekreteri İbrahim Aksoy'du.
20 Ekim 1991 tarihinde gerçekleştirilen erken genel seçimlerde yüzde 10'luk seçim barajını aşamayacağını anlayınca adaylarını SHP listelerinden seçime soktu. 21 HEP'li (Mahmut Kılınç (Adıyaman), Adnan Ekmen (Batman), Nizamettin Toğuç (Batman), Hatip Dicle (Diyarbakır), Fehmi Işıklar (Diyarbakır), Salih Sümer (Diyarbakır), Mahmut Uyanık (Diyarbakır), Sedat Yurtdaş (Diyarbakır), Leyla Zana (Diyarbakır), Mehmet Sincar (Mardin), Ahmet Türk (Mardin), Mehmet Ali Yiğit (Mardin), Muzaffer Demir (Muş), Sırrı Sakık (Muş), Emin Sever (Muş), Zübeyir Aydar (Siirt), Naif Güneş (Siirt), Mahmut Alınak (Şırnak), Orhan Doğan (Şırnak), Selim Sadak (Şırnak), Remzi Kartal (Van) ) SHP listelerinden TBMM'ye seçildi. 15 Aralık 1991'de yapılan 1. Olağanüstü Kongre'de Feridun Yazar genel başkanlığa seçildi.
Mart 1992'de, önce TBMM'nin açılışında yaşanan Kürtçe yemin krizi, ardından da 1992 Newroz'unda yaşananların ardından SHP lideri Erdal İnönü'nün isteğiyle Fehmi Işıklar, Adnan Ekmen ve Salih Sümer dışındaki 18 HEP kökenli milletvekilleri SHP'den istifa etti. 3 Temmuz 1992'de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından "Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozma amacını taşımak" ve "yasaya aykırı siyasi faaliyetlerin mihrakı olmak" iddiasıyla HEP'in kapatılması istendi. 19 Ekim 1992'de HEP'in kapatılma ihtimaline karşı Özgürlük ve Demokrasi Partisi (ÖZDEP) kuruldu, aynı yıl içinde ÖZDEP, HEP'e katıldı.
Anayasa Mahkemesi, 14 Temmuz 1993'te HEP'in kapatılmasına, ayrıca eski HEP genel başkanı olan TBMM Başkanvekili ve SHP Diyarbakır Milletvekili Fehmi Işıklar'ın milletvekilliğinin düşürülmesine karar verdi. Demokrasi Partisi'ne (DEP) geçen 18 milletvekilinin TBMM üyelikleri ise dava açılan tarihten iki gün sonra HEP'e üye oldukları için düşmedi.
2-Özgürlük ve Demokrasi Partisi
1992 yılında kuruldu. HEP'in kapatılma ihtimaline karşı 19 Ekim 1992'de kuruldu. Ardından kapatma davası açıldı.
ÖZDEP'li yöneticiler davanın sonuçlanmasını beklemeden 30 Nisan 1993'te fesih kararı aldılarsa da, bu karar Anayasa Mahkemesi'ne ulaşmadan partinin kapatılmasına karar verildi. ÖZDEP'in avukatı Hasip Kaplan'dı.
23 Kasım 1993 tarihinde Özgürlük ve Demokrasi Partisi, Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi tarafından programındaki devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü aleyhine hükümler bulunması nedeniyle kapatıldı.
3-Demokrasi Partisi
Demokrasi Partisi veya kısaca DEP, 1991 yılında HEP'in kapanması ihtimaline karşı kuruldu.
1991 yılındaki Türkiye Milletvekili genel seçimlerinde Halkın Emek Partisi'nin Sosyaldemokrat Halkçı Parti listelerinden seçime katılması ile Leyla Zana, Mahmut Alınak, Hatip Dicle, Orhan Doğan, Ahmet Türk, Sırrı Sakık, Selim Sadak ve Sedat Yurtdaş gibi isimler TBMM milletvekilliğine seçildi.
1993 yılında HEP'in kapanması üzerine HEP'li milletvekilleri DEP'e geçti. 3 Mart 1994'te DEP'li milletvekillerinin dokunulmazlığı kaldırıldı ve 17 Mart 1994'te tutuklanarak cezaevine konuldular.
Demokrasi Partisi, 16 Haziran 1994 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı. Partide faaliyette bulunmuş olan kişiler 11 Mayıs 1994'te kurulmuş olan Halkın Demokrasi Partisi'ne geçtiler.
5-Halkın Demokrasi Partisi
Halkın Demokrasi Partisi veya kısaca HADEP, 11 Mayıs 1994 yılında kuruldu.
1995 yılındaki yerel seçimlerde 37 belediye başkanlığı kazandı.
13 Mart 2003 tarihinde "yasa dışı faaliyetlerin merkezi" olduğu gerekçesi ile Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı. Genel Başkanı Murat Bozlak da dâhil olmak üzere 46 HADEP'liye beş yıl siyasetten uzak durma yasağı verildi.
6-Demokratik Toplum Partisi
Demokratik Toplum Partisi, 9 Kasım 2005 tarihinde Demokratik Toplum Hareketi'nin partileşmesi sonucunda kuruldu. Partinin kurucuları arasında Demokrasi Partisi eski milletvekillerinden Leyla Zana ve Orhan Doğan ile Cumhuriyet Halk Partisi eski milletvekillerinden Ahmet Türk bulunmaktaydı.
DTP, Türkiye'de ilk defa eş başkanlık sistemini uygulayan siyasi partidir. Buna göre Aysel Tuğluk ile Ahmet Türk partinin eş başkanları olarak belirlenmiş, YSK'nın aldığı karar doğrultusunda, eş başkanlık sistemine son verilerek, partinin genel başkanlığı görevine geçici olarak tek başına Ahmet Türk seçilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, DTP'nin PKK'yi desteklediği gerekçesiyle kapatılması için 16 Kasım 2007 tarihinde Anayasa Mahkemesi'nde dava açtı. İddianamede partinin 8 milletvekili ile 221 DTP'linin siyasetten yasaklanması istendi.
Anayasa Mahkemesi, partinin kapatılmasıyla ilgili davanın 4. gününde yapılan 9 saatlik görüşmenin ardından kararı açıkladı ve parti, 11 Aralık 2009'da kapandı. Anayasa mahkemesi ayrıca 37 kişiye 5 yıl siyaset yasağı getirirken, Genel Başkan Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk'un milletvekilliğinin düşürülmesini kararlaştırdı.
DTP'nin kapatılması ihtimaline karşı 2 Mayıs 2008 tarihinde Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) kuruldu.
Cumhuriyet'in kuruluşundan günümüze kapatılan bazı partiler
1-Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası (İlerici Cumhuriyet Partisi)
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin ilk muhalefet partisidir. Mustafa Kemal'in eski silah arkadaşları olan Kâzım Karabekir, Rauf (Orbay) Bey, Ali Fuat (Cebesoy) Paşa, Refet (Bele) Paşa ve Adnan (Adıvar) Bey'in öncülüğünde, 17 Kasım 1924'te kurulmuştur.
Parti tüzüğünde, dini inançlara saygılı olunduğu açıklanmıştır. Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası; Rauf Orbay'ın parti kurulmadan önce cumhuriyet ile ilgili eleştirileri, parti kurulduktan kısa bir süre sonra bazı rejim muhaliflerinin parti etrafında toplanması ve partinin Şeyh Said Kıyamı'nın patlak vermesinde etkili olduğu iddialarıyla Takrir-i Sükûn Kanunu ile kapatılmıştır.
Daha sonra Mustafa Kemal'e düzenlendiği iddia edilen İzmir Suikastı olayında Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'nın kurucularının bir bölümü yargılanmıştır. İçlerinde Kâzım Karabekir ve Ali Fuat Paşa gibi İstiklal Savaşı'na katılanların da bulunduğu bu komutanlar, ordudaki subayların protesto gösterileri sonucu, Mustafa Kemal'in "özel affı" ile idamdan kurtulmuşlardır.
Amasya Tamimi ile Kurtuluş Savaşı'nı başlatan beş kişilik kumandan kadrosunun Mustafa Kemal hariç tüm üyeleri, Terakkiperver Fırka'nın kurucu ve liderleri arasında yer almıştır. (Kâzım Karabekir, Rauf Bey, Refet Paşa ve Ali Fuat Paşa.)
Mustafa Kemal, Nutuk'ta Terakkiperver Fırka kurucularını sözde cumhuriyet düşmanlığı, saltanatçılık, halifecilik, İngiliz yandaşlığı, isyan kışkırtıcılığı ve vatan hainliği ile suçlar.
2-Ahali Cumhuriyet Fırkası
Abdülkadir Kemali Öğütçü tarafından Adana'da kurulan ve 29 Eylül 1930 - 21 Aralık 1930 tarihleri arasında faaliyet gösteren siyasi partidir.
Parti programında ordunun erzakını kendisinin temin etmesi, demiryolu dâhil bütün inşaatın durdurulması savunulmuş, elli sene boyunca telif eserlerin yasaklanıp hep tercüme yapılması ve ilkokula giden öğrencilerin gece eğitim alması vurgulanmıştır.
Tam hazır olmadan 1930 belediye seçimlerine giren fırka, başarılı olamadı. 21 Aralık 1930'da Bakanlar Kurulu kararıyla "idare heyeti gösteremediği" gerekçesiyle kapatıldı. Başbakanlığın hakkında kovuşturma açılmasını istemesi üzerine Abdülkadir Kemali Bey, İstiklal Mahkemelerinde yargılanmamak için 24 Aralık 1930'da (Menemen Olayı'nın ertesi günü) Suriye'ye kaçtı.
3-Demokrat Parti
Demokrat Parti, 7 Ocak 1946'da kuruldu. Kurulduğu yıl yapılan seçimlerde azınlıkta kalıp 4 yıl sonra yapılan seçimlerde (14 Mayıs 1950'de) 27 yıllık tek parti dönemini sona erdiren, Türkiye Cumhuriyeti'nde çok partili seçimle iktidarı kazanan ilk siyasi parti oldu.
1923'ten beri tek başına ülkeyi idare eden Cumhuriyet Halk Partisi, iktidarı halkoyu ile Demokrat Parti'ye devretti.
Yeni kurulan hükümetin yasal anlamda ilk çalışması Arapça ezan yasağını kaldırmak oldu (16 Haziran 1950). Radyoda dini yayınlar yapılması ve mevlit yayınlanması üzerindeki yasaklar kaldırıldı.
27 Mayıs 1960 sabahı, Kurmay Albay Alparslan Türkeş tarafından Ankara Radyosu'ndan okunan bildiri ile Millî Birlik Komitesi, Türk Silahlı Kuvvetleri adına ülke yönetimine el koydu. Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Cemal Gürsel, komitenin başına geçti. Cumhurbaşkanı Celâl Bayar, TBMM Başkanı Refik Koraltan ve Başbakan Adnan Menderes başta olmak üzere Demokrat Partililer tutuklandı. Anayasa ve parlamento feshedildi. Siyasi faaliyetler askıya alındı. 28 Mayıs 1960 günü Orgeneral Cemal Gürsel başkanlığında bir hükûmet kuruldu. Yeni anayasa ve siyasi kurumların kurulması için çalışmalara başlandı. Tutuklu Demokrat Partililer yargılanmak üzere Yassıada'ya gönderildi. Demokrat Parti, 29 Eylül 1960'ta kapatıldı.
Tutuklular, Yüksek Adalet Divanı niteliğindeki Yassıada Yargılamaları'nda yargılandılar. 15 kişi idama, 31 kişi ömür boyu hapse, 418 kişi değişik hapis cezalarına çarptırılırken 123 kişi de aklandı. Millî Birlik Komitesi idam cezalarından üçünü onayladı. Tutuklu bulunan Maliye Bakanı Hasan Polatkan ve Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu 16 Eylül 1961'de, Başbakan Adnan Menderes ise ertesi gün İmralı Adası'nda idam edildi. Celâl Bayar ve Refik Koraltan ile 11 kişinin idam cezası, ömür boyu hapse çevrildi.
4-Çiftçi ve Köylü Partisi
Çiftçi ve Köylü Partisi, 1946 yılında, Bursa'da kuruldu. Kurucuları arasında Sıddık Sümer, İbrahim Öztürk, Şükrü Tokay gibi isimler bulunuyordu. Parti kısa bir süre sonra kapatıldı.
5-Türkiye Sosyalist Partisi
Mustafa Suphi ve 14 arkadaşının öldürüldüğü 1921 yılından sonra uzunca bir dönem faaliyetlerini yurt dışında, illegal bir vaziyette sürdüren Türkiye Komünist Partisi üyelerinin, Türkiye'de yasal bir zeminde siyaset yapma arayışı sonucunda, Esat Adil Müstecaplıoğlu, Macit Güçlü ve İhsan Kabalıoğlu tarafından 1946 yılında kuruldu.
Parti, açılışından çok kısa bir süre sonra, İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı'nın 16 Aralık 1946 tarihli ve 947/62 sayılı kararıyla siyasi faaliyetlerden men edildi. Ayrıca "komünist gaye ve maksatlara hizmet ettiği" iddiasıyla parti yöneticileri hakkında tahkikatlar ve uzun süren dava süreçleri başladı.
1950 tarihinde "komünist emellere hizmet etmek" suçlamasıyla Eminönü Sulh ve Ceza Mahkemesi tarafından kapatıldı.
6-Türkiye Sosyalist Emekçi Köylü Partisi
Türkiye Sosyalist Emekçi Köylü Partisi, Türkiye Komünist Partisi (1920) içerisinden çıkan kadroların oluşturduğu, Türkiye Sosyalist Partisi'nin hemen ardından kurulan, Bolşevizm eğilimli siyasi partidir.
Kurulmasından çok kısa bir süre sonra 2 No'lu Örfi İdare Mahkeme tarafından aleyhlerine açılan dava sonucu "komünist mefkûreli şahıslar tarafından kurulduğu ve idare edildiği" gerekçesiyle kapatılmasına karar verildi. İstanbul Sıkıyönetim Kurulu ise partinin "memlekette içtimai bir zümrenin diğerleri üzerinde tahakküm etmesini istediği" kararına vararak 16 Aralık 1946 tarihinde partiyi tüm siyasi faaliyetlerden men ederek, yöneticilerini tutukladı. Parti bir daha açılmadı.
7-İslam Koruma Partisi
19 Temmuz 1946'da İstanbul'da kuruldu. Partinin kurucuları Necmi Güneş, Mustafa Özbek ve Ziya Süer'dir. Parti teşkilat kuramamış ve faaliyette bulunamamıştır.
Partinin gayesi siyasi amaç taşımaksızın Müslümanlar arasında sevgi ve dayanışmayı artırmaktır. Adında parti kelimesi bulunduğu halde, kuruluş dilekçesinde partinin maksadı "her türlü siyaset ve siyasi partilerden uzak olarak sırf Müslümanların medeniyeti, tesanütü, menfaati, birbirine sevgi, yardımı, birliği yolunda ülkeyi koruma gayesinden ibaret olarak Türkiye Cumhuriyeti Cemiyetler Kanunu'na göre kurulmuş bir cemiyet olduğu" ifade edilmiştir. Parti "dini alet ederek siyasete karışmak" iddiasıyla Sıkıyönetim Komutanlığınca 12 Eylül 1946'da kapatıldı.
7-Millet Partisi
Millet Partisi (kısaca MİLLET), 1948-1954 yılları arasında etkinlik gösterdi. Partinin kurulmasının en önemli nedenlerinden biri Demokrat Parti'nin Cumhuriyet Halk Partisi'ne sert muhalefet yapmamasıydı.
CHP'nin din ve laiklik anlayışına şiddetle karşı çıkan parti, özellikle yıllardır bir tabu olarak görülüp eleştirilemeyen Milli Şef'e yönelttikleri eleştirileri ile oldukça ilgi uyandırdı. Partinin programında demokratik bir yönetim kurulması, Altı Ok'un anayasadan çıkarılması, kişi özgürlüklerinin genişletilmesi, genel bir kalkınma programının hazırlanması ve liberal bir iktisat politikasının izlenmesi gibi görüşlere yer verildi.
1952'de yapılan üçüncü kongrede bir grup partili delege, Mustafa Kemal'in kabrine çiçek koymayı reddetti. Ankara 3. Sulh Ceza Mahkemesi, "dini esasa dayanan ve gayesini saklayan bir cemiyet olduğu" iddiasıyla partiyi 27 Ocak 1954'te resmen kapattı.
8-Demokrat İşçi Parti
Demokrat İşçi Partisi (kısaca DİP) 3 Ekim 1950 tarihinde kurulan sol-sosyal demokrat partidir. Parti Orhan Arsal, Üzeyir Kuran, Nizamettin Yalçınkaya ve Ferruh Apaydın tarafından kurulmuştur. Genel Başkan Avukat Orhan Arsal dışında partinin diğer kurucuları işçidir.
Parti 1953'ten itibaren sadece İşçi Partisi adını kullanır. 1954 Türkiye genel seçimlerine katılan parti sadece 910 geçerli oy alabilmiştir. Bu başarısızlığın ardından 14 Ağustos 1955 tarihindeki son kongresinden sonra Sulh Ticaret Mahkemesi tarafından kapatılır.
9-Güden Partisi
14 Temmuz 1951'de İstanbul'da kurulmuştur. İstanbul'da sigortacı olan Halil Güden partiyi kardeşi ile birlikte kurmuştur. Partiye isim olarak kendi soyadını seçmiştir. Hiçbir siyasi eğilimi olmayan parti bir yıl sonra kapatılmıştır. Partinin neden kapatıldığına dair herhangi bir kayıt yoktur.
10-İslam Demokrat Partisi
1951'de siyonizm karşıtlığıyla tanınan yazar ve siyasetçi Cevat Rıfat Atilhan tarafından kurulmuş, ertesi yıl Malatya'da Ahmet Emin Yalman'a düzenlenen suikastla ilgili görülüp, "dini siyasete alet ettiği" iddiasıyla kapatılmıştır.
11-Vatan Partisi
11 Ocak 1954'te Hikmet Kıvılcımlı ile 12 arkadaşı tarafından kuruldu. Vatan Partisi'nin başındaki Hikmet Kıvılcımlı sabıkalı bir komünistti.
Vatan Partisi mitingleri iktidara gelmek için oy toplama amacından çok partinin fikirlerini telkin etme görevi icra ediyordu.
Parti, 30 Aralık 1957'de İstanbul Sulh Ceza Mahkemesi tarafından, Partinin komünist yöntemle çalıştığı ve komünist kişiler tarafından yönetildiği gerekçesiyle kapatıldı.
12-Ufak Parti
Ufak Parti (UP), 1957'de Hüseyin Köycü tarafından kuruldu. Hüseyin Köycü öldüğünde parti 1958 yılında mahkeme kararıyla kapatıldı.
13-Türkiye İşçi Partisi
1961 yılında kuruldu. TBMM'ye milletvekili seçtirebilen ilk sosyalist parti oldu. 12 Mart 1971 muhtırası sonrasında alınan kararlar kapsamında, 21 Temmuz 1971 tarihinde kapatıldı, parti liderleri tutuklandı ve 15 yıla kadar değişen hapis cezaları aldı. Bir kısmı 1974 affıyla serbest kaldı. 1975 yılında Genel Başkan Behice Boran önderliğinde yeniden örgütlendi ancak etkili olamadı.
Türkiye İşçi Partisi'nin 2. Kongresinde Troçkistlik suçlamasıyla partiden ihraç edilen Yalçın Küçük, Metin Çulhaoğlu, İlhan Akalın, Mesut Odman (Odabaşı) ve çevresi Eylül 1979'da Sosyalist İktidar dergisini çıkarmaya başladı.
12 Eylül 1980 darbesiyle TİP yeniden kapatıldı. 1987 yılında TİP, TKP ile birleşerek Türkiye Birleşik Komünist Partisi (TBKP) adını aldı. Bu parti daha sonra kapatıldı. Bu partinin kadrolarının bir kısmı daha sonra ÖDP ve TKP'ye katıldı.
14-Müsavat Partisi
İstanbul'da kurulan parti 1961 yılında mahkeme kararıyla kapatıldı.
15-İşçi-Çiftçi Partisi
Anayasa Mahkemesi'nin Siyasi Partiler Yasası'na aykırı davrandığı gerekçesiyle 1968 yılında kapatıldı.
16-Türkiye İleri Ülkü Partisi
Anayasa Mahkemesi'nin Siyasi Partiler Yasası'na aykırı davrandığı gerekçesiyle 24 Mayıs 1971'de kapatıldı.
17-Büyük Anadolu Partisi
1969'da Ankara'da kurulan Büyük Anadolu Partisi, Anayasa Mahkemesi'nin Siyasi Partiler Yasası'na aykırı davrandığı gerekçesiyle 1972 yılında kapatıldı.
18-Türkiye Ulusal Kadınlar Partisi
17 Kasım 1972'de 16 kişi tarafından kuruldu. Ülkedeki ilk kadın partisi olma niteliği taşıyan partinin kuruluş amacı, meclisteki erkek egemenliğini azaltmak ve kadın haklarını yürürlüğe koyabilmekti. Melike Bayburt partinin ilk genel başkanı olurken, daha sonraları bu görevi Mübeccel Göktuna yürüttü. Parti 12 Eylül 1980 darbesi sonrasında, askerî mahkemenin kararı doğrultusunda 16 Ekim 1981'de kapatıldı.
19-Vatan Partisi
Vatan Partisi, 1920 senesinde kurulup 1952 senesinde dağılışa uğrayan Türkiye Komünist Partisi'nin üyeleri tarafından Hikmet Kıvılcımlı önderliğinde 22 Ekim 1954 tarihinde kurulmuş, Türkiye Komünist Partisi'nin teorik misyonunu sahiplenmiş komünist partidir.
12 Eylül 1980 Askeri Darbesi sebebiyle, MGK'nın 12 Eylül 1980 tarih, 7 sayılı bildirisi ile tüm faaliyetleri durdurulmuş, 16 Ekim 1981 tarihinde de 2533 sayılı kanun ile kapatılmıştır.
20-Türkiye İşçi Partisi
1961 yılında kuruldu. 12 Mart 1971 muhtırası sonrasında alınan kararlar kapsamında TİP, 21 Temmuz 1971 tarihinde kapatıldı, parti liderleri tutuklandı ve 15 yıla kadar değişen hapis cezaları aldı. Bir kısmı 1974 affıyla serbest kaldı. 1975 yılında Genel Başkan Behice Boran önderliğinde yeniden örgütlendi ancak etkili olamadı. 1977'de TİP yüzde 0,1 oy oranıyla sadece 20 bin oy alabildi.
12 Eylül 1980 darbesiyle TİP yeniden kapatıldı. 1987 yılında TİP, TKP ile birleşerek Türkiye Birleşik Komünist Partisi (TBKP) adını aldı. Bu parti daha sonra kapatıldı. Bu partinin kadrolarının bir kısmı daha sonra ÖDP ve TKP'ye katıldı.
21-Sosyalist Devrim Partisi
Türkiye İşçi Partisi eski genel başkanı Mehmet Ali Aybar'ın 1971 yılında Türkiye İşçi Partisi'nden ayrılmasından sonra Aybar ve etrafında toplanan demokratik sosyalizmi savunanlar tarafından 1975 yılında kuruldu.
Sosyalist Devrim Partisi, 12 Eylül 1980 darbesinin ardından kapatıldı.
22-Büyük Türkiye Partisi
Büyük Türkiye Partisi, 12 Eylül Darbesi'nden sonra kapatılmış Adalet Partisi'nin (AP) siyasi mirasçısı olarak kurulan sağ eğilimli siyasi partidir.
Millî Güvenlik Konseyi'nin (MGK) siyasi partilerin kuruluşuna izin vermesinden kısa bir süre sonra, 20 Mayıs 1983'te kuruldu. Partinin başına emekli orgeneral Ali Fethi Esener getirilmiş, kuruluş çalışmalarını 12 Eylül'ün yasaklılarından Süleyman Demirel ile yakınlığı bilinen Hüsamettin Cindoruk, Mehmet Gölhan, Necmettin Cevheri, Nahit Menteşe ve diğer bazı AP yöneticileri yürütmüştü. Bildirimin hemen ardından AP'nin yöneticilerinden eski Dışişleri Bakanı İhsan Sabri Çağlayangil ve 143 arkadaşı partiye katıldılar.
Aynı dönemde kurulan öbür sağ eğilimli siyasi partiler gibi, AP'nin kapatılmasıyla siyasal alanda ortaya çıkan boşluğu doldurmayı ve bu partinin oy tabanına dayanmayı amaçlayan BTP, kapatılmış eski bir siyasi partinin devamı olduğu gerekçesiyle MGK'nın 79 sayılı kararıyla 31 Mayıs 1983'te kapatıldı. Ayrıca kurucuların MGK'nın yazılı izni olmaksızın yeni bir partinin kurucusu olmaları, bir partinin herhangi bir kademesinde görev almaları, seçimlerde aday olmaları yasaklandı. Partinin kurucularından Hüsamettin Cindoruk ve Mehmet Gölhan ile Süleyman Demirel ve İhsan Sabri Çağlayangil 2 Haziran-1 Ekim 1983 arasında Çanakkale, Zincirbozan'da zorunlu ikamete tabi tutuldu.
23-Sosyalist Parti
Şubat 1988'de kuruldu. İlk genel başkanı Ferit İlsever'di. Partinin amblemi elinde güneş tutan emekçi, partinin marşı da 1 Mayıs Marşı'ydı. 1989'da yapılan ilk kongresinde İlsever yeniden başkan seçildiyse de, Ekim 1991'deki genel seçimlerden önce yerini Doğu Perinçek'e bıraktı. 1991 genel seçimlerinde 108 bin oy aldı. Sosyalist Parti, 10 Temmuz 1992'de Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı.
24-Yeşiller Partisi
Türkiye'de ilk Yeşiller partisi 1988 yılında kurulmuştur. İnsanlar arasındaki ilişkilerin insanla doğa arasındaki ilişkiden ayrı düşünülemeyeceği noktasından yola çıkan parti, anti-nükleer hareketin önemli bir parçasıydı. Programında barış vurgusu barındırıyordu ve kendisini kadın hareketleriyle doğal bir dayanışma içinde tanımlıyordu. Bugün var olan hiçbir siyasi düşünceden kaynaklanmayan, eski bir partinin yerini almadan doğmuş yepyeni bir alternatif olduğunu ifade ediyordu.
Son genel başkanı Bilge Contepe'ydi. 1994 yılında kesin hesaplarını teslim etmediği gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı.
25-Halk Partisi
Halk Partisi (HP) ya da Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 20 Aralık 1989'da Selahattin Bingöl liderliğinde Ankara'da kuruldu.
Kurulduğu 20 Aralık 1989'dan 13 Temmuz 1990'a kadar Halk Partisi adıyla tüzel kişiliğini sürdürdü. Partinin kurucular kurulu 13 Temmuz 1990'da toplandı ve orada alınan kararla partinin adı "Cumhuriyet Halk Partisi" olarak değiştirildi.
Partinin, 1980 Askerî Darbesi'nden sonra 16 Ekim 1981'de tüm siyasal partilerle birlikte kapatılan Cumhuriyet Halk Partisi'nin adını almasının ardından Anayasa Mahkemesi'nde dava açıldı.
Partinin kurucular kurulu 25 Ocak 1991'de aldığı kararla partinin adından "Cumhuriyet" sözcüğünü çıkarmışsa da, Anayasa Mahkemesi 24 Eylül 1991'de verdiği kararla partinin "2820 sayılı Siyasi Partiler Yasası'nın 96. maddesine aykırı davranışları" gerekçesiyle kapatılmasına karar verdi. Karar 24 Nisan 1992'de Resmî Gazete'de yayımlandı.
26-Diriliş Partisi
Diriliş Partisi veya DİRİ-P, şair Sezai Karakoç tarafından 26 Mart 1990 yılında "Güller Açan Gül Ağacı" amblemiyle kurulan siyasi partidir. Sezai Karakoç yedi yıl boyunca partinin genel başkanlığını yürütmüştür. 19 Mart 1997'de, üst üste iki genel seçime mazeretsiz olarak girmediği için kapatılmıştır. Diriliş Partisinin devamı niteliğindeki Yüce Diriliş Partisi, 2007 yılında kurulmuştur.
27-Türkiye Birleşik Komünist Partisi
Türkiye Birleşik Komünist Partisi, Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Türkiye Komünist Partisinin (TKP) birleşmesiyle kuruldu.
TBKP Ocak 1991'de toplanan kongresinde aldığı kararla "sosyalistlerin geniş birliği" çalışmalarında yer alarak Ocak 1991'de kurulan Sosyalist Birlik Partisi'ne katıldı. Bununla birlikte, yasal ve tüzel varlığı devam ederken, kuruluşunun hemen ardından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hazırladığı 14 Haziran 1990 tarihli iddianame ile açılan dava sonucunda, 16 Temmuz 1991 tarihinde başkan Yekta Güngör Özden, başkanvekili Güven Dinçer ve üyeler Servet Tüzün, Mustafa Şahin, İhsan Pekel, Selçuk Tüzün, Ahmet Necdet Sezer, Erol Cansel, Haşim Kılıç ve Yalçın Acargün'den oluşan Anayasa Mahkemesi tarafından "sosyal bir sınıfın diğer sosyal sınıflar üzerinde egemenliğini kurmayı" ve "Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı amaçladığı", ve "kullanılmasına yasal olanak bulunmayan bir adla kurulduğu ve kapatılan bir siyasi partinin devamı olduğu" gerekçeleriyle oybirliğiyle kapatıldı.
28-Cumhuriyet Halk Partisi
Cumhuriyet Halk Partisi, 9 Eylül 1923 tarihinde Mustafa Kemal liderliğinde kurulan partidir. Parti tüzüğüne göre resmî kısaltması "CHP" şeklindedir. Simgesi Altı Ok'tur.
Sosyal demokrasi ve Atatürkçülük görüşlerini benimseyen ve merkez solda yer alan bir siyasi partidir. Parti tüzük ve programında belirtilen bu görüşlerin yanında sosyal liberal eğilimler de barındırmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu partisi olma özelliklerini taşıyan Cumhuriyet Halk Partisi, 1923'ten 1950'ye kadar aralıksız iktidarda kalmış ve 1946'ya kadar genellikle tek parti yönetimini uygulamıştır. Türkiye'de en uzun süre iktidarda kalmış siyasi partidir. Atatürk tarafından "Halk Fırkası" adıyla kurulan partinin adının başına 1924'te "Cumhuriyet" sözcüğü eklenmiş, 1935'teki 4. Kurultay'da "fırka" sözcüğü yerine dış dünyayla daha uyumlu bir kelime tercih edilmesi kararlaştırılmış ve bugünkü "Cumhuriyet Halk Partisi" adı benimsenmiştir.
12 Eylül Darbesi'nin ardından, o dönem Bülent Ecevit'in genel başkanlık yaptığı Cumhuriyet Halk Partisi kapatılmış; daha sonra 3821 sayılı yasaya dayanarak, kuruluşunun 69. yıldönümü olan 9 Eylül 1992 günü tekrar açılmıştır.
29-Sosyalist Türkiye Partisi
Partinin örgütsel tarihi, 1978 yılında Türkiye İşçi Partisi'nde (TİP) yaşanan ayrışma sonrasında ortaya çıkan sosyalist iktidar grubu ile başlar. Bir dönem boyunca, ilk sayısı 1986 yılında basılan ve TKP'nin teorik organı olarak varlığını sürdüren Gelenek dergisinin adıyla anılan hareket, 6 Kasım 1992'de Ali Önder Öndeş başkanlığında Sosyalist Türkiye Partisi'ni (STP) kurdu.
STP 1993 yılında, ülkenin bütünlüğüne yönelik aykırı görüşleri olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi tarafından kapatıldı. Yine 1993 yılında Sosyalist İktidar Partisi (SİP) kuruldu. Sosyalist İktidar Partisi, 11 Kasım 2001 günü düzenlenen Olağanüstü Büyük Kongre'de Komünist Parti ile birleşerek Türkiye Komünist Partisi (TKP) adını aldı.
30-Emek Partisi
Emek Partisi (kısaca EMEP), 1996 yılında kurulan ve Türkiye'de faaliyet gösteren Marksist-Leninist bir siyasi partidir. Parti, işçi sınıfının (proletarya) iktidarıyla kurulacak proletarya diktatörlüğünü ve halk demokrasisini savunmaktadır.
Türkiye'de faaliyet gösteren THKO, Halkın Kurtuluşu ve TDKP örgütlerinin çizgisinin devamı olarak yasal alandaki 1996'da Emek Partisi adıyla kurulmuş, 14 Şubat 1997 tarihinde kapatılmasından sonra Emeğin Partisi adını almıştır. Parti yöneticileri davayı AİHM'e götürmüş, mahkeme kazanılmış ve Emeğin Partisi, 27 Kasım 2005 tarihli kongresinde Emek Partisi adını tekrar almıştır.
Parti; Lenin, Stalin ve Enver Hoca'yı savunmakta, Kruşçev, Brejnev, Gorbaçov, Tito gibi isimleri revizyonist olarak nitelendirmektedir.
Emek Partisi 2014 Cumhurbaşkanlığı Seçimleri'nde Selahattin Demirtaş'ı destekleyeceğini, 2015 seçimlerinde ise HDP'yi destekleyeceğini açıklamıştır.
31-Engelsiz Yaşam Partisi
Engelsiz Yaşam Partisi (kısaca EYP), 5 Kasım 2013 tarihinde kurulan Genel Başkanlığı'nı Hayri İdin'in yaptığı Türkiye'de faaliyet gösteren siyasi partidir.
18 Temmuz 2018 tarihinde Anayasa Mahkemesi, partinin ilk büyük kongresini süresinde geçerli bir şekilde toplamadığı ve zorunlu organlarını oluşturmadığı gerekçesiyle dağılmış sayarak hukuki varlığının sona erdiğine ve tüm mallarının Hazine'ye geçmesine karar verdi.
Parti kurma, partilere girme ve partilerden çıkma
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 68'inci Maddesi'ne göre vatandaşlar, siyasi parti kurma ve usulüne göre partilere girme ve partilerden ayrılma hakkına sahiptir. Parti üyesi olabilmek için on sekiz yaşını doldurmuş olmak gerekir.
Siyasi partilerin tüzük ve programları ile eylemleri, devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine, millet egemenliğine, demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı olamaz; sınıf veya zümre diktatörlüğünü veya herhangi bir tür diktatörlüğü savunmayı ve yerleştirmeyi amaçlayamaz; suç işlenmesini teşvik edemez.
Hâkimler ve savcılar, Sayıştay dâhil yüksek yargı organları mensupları, kamu kurum ve kuruluşlarının memur statüsündeki görevlileri, yaptıkları hizmet bakımından işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri, silahlı kuvvetler mensupları ile yükseköğretim öncesi öğrencileri siyasi partilere üye olamazlar.
Yükseköğretim elemanlarının siyasi partilere üye olmaları ancak kanunla düzenlenebilir. Kanun bu elemanların, siyasi partilerin merkez organları dışında kalan parti görevi almalarına cevaz veremez ve parti üyesi yükseköğretim elemanlarının yükseköğretim kurumlarında uyacakları esasları belirler. Yükseköğretim öğrencilerinin siyasi partilere üye olabilmelerine ilişkin esaslar kanunla düzenlenir.
Siyasi partilere, devlet, yeterli düzeyde ve hakça mali yardım yapar. Partilere yapılacak yardımın, alacakları üye aidatının ve bağışların tabi olduğu esaslar kanunla düzenlenir.
Siyasi partilerin uyacakları esaslar
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 69'uncu Maddesi'ne göre siyasi partilerin faaliyetleri, parti içi düzenlemeleri ve çalışmaları demokrasi ilkelerine uygun olur. Bu ilkelerin uygulanması kanunla düzenlenir.
Siyasi partiler, ticari faaliyetlere girişemezler. Siyasi partilerin gelir ve giderlerinin amaçlarına uygun olması gereklidir. Bu kuralın uygulanması kanunla düzenlenir. Anayasa Mahkemesince siyasi partilerin mal edinimleri ile gelir ve giderlerinin kanuna uygunluğunun tespiti, bu hususun denetim yöntemleri ve aykırılık halinde uygulanacak yaptırımlar kanunda gösterilir. Anayasa Mahkemesi, bu denetim görevini yerine getirirken Sayıştay'dan yardım sağlar. Anayasa Mahkemesinin bu denetim konusunda vereceği kararlar kesindir.
Siyasi partilerin kapatılması, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın açacağı dava üzerine Anayasa Mahkemesince kesin olarak karara bağlanır.
Bir siyasi partinin tüzüğü ve programının 68'inci Maddenin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı bulunması halinde, parti hakkında temelli kapatma kararı verilir. (Siyasi partilerin tüzük ve programları ile eylemleri, devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine, millet egemenliğine, demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı olamaz; sınıf veya zümre diktatörlüğünü veya herhangi bir tür diktatörlüğü savunmayı ve yerleştirmeyi amaçlayamaz; suç işlenmesini teşvik edemez.)
Bir siyasi partinin 68'inci Maddenin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı eylemlerinden ötürü temelli kapatılmasına ancak, onun bu nitelikteki fiillerin işlendiği bir odak haline geldiğinin Anayasa Mahkemesince tespit edilmesi halinde karar verilir.
Anayasa Mahkemesi, yukarıdaki fıkralara göre temelli kapatma yerine, dava konusu fiillerin ağırlığına göre ilgili siyasî partinin devlet yardımından kısmen veya tamamen yoksun bırakılmasına karar verebilir.
Kaynak: Doğru Haber