Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz

Şirin gözükmek için değer mi? İstanbul Sözleşmesi’ne ilişkin tepki çeken yorum

Mustafa İslamoğlu, ülke gündemine oturan İstanbul Sözleşmesi ile ilgili Karar Gazetesi’nin ‘Sözleşmeye Dokunmayın, Kadınları Yaşatın’ manşetini paylaşarak yaptığı yorumla tartışmalara neden oldu.

Şirin gözükmek için değer mi? İstanbul Sözleşmesi’ne ilişkin tepki çeken yorum

İslam’ın sahih yorumlarının dışına çıkarak Kur’an ve Sünnet’te hiçbir karşılığı olmayan uygulamaların gelenekçilik adı altında pazarlanması İslam’a ne kadar zarar veriyorsa, ‘gelenekçiler’ savunuyor diye her şeye müzmin muhalif kesilmek de İslam’a bir o kadar zarar veriyor.

Bunun son örneği Mustafa İslamoğlu Hoca. Son dönemlerde, seküler kesimlere hitap etmenin etkisiyle birlikte daha önce karşısında durduğu birçok meselede esnek tavırlar gösteren İslamoğlu, önce tarikatlardaki biat kültürünün bir benzeri olan Atatürkçü siyaseti ‘şura’ ile tevil ederek ‘İmamlar ve Sultanlar’ kitabında yazdıklarıyla çelişen savunular yaptı.

Şimdilerde ise ülke gündemine oturan İstanbul Sözleşmesi ile ilgili Karar Gazetesi’nin ‘Sözleşmeye Dokunmayın, Kadınları Yaşatın’ manşetini paylaşarak yaptığı yorumla tartışmalara neden oldu.

İslamoğlu birçok tepki aldığı yorumunda ‘İşin aslı, onlar İstanbul Sözleşmesi’ne karşı değiller. Onu okumadılar bile. Gerçekte onlar kadının hakkını savunmasına, erkekle eşit ve insan gibi muamele görmesine karşılar. Dilediklerince ezip horlamamaya, sövüp dövememeye, köleleştirip öldürememeye karşılar’ ifadelerine yer verdi.

İslamoğlu Hoca da pek ala biliyor ki, geleneğin kadına sorunlu bakışından bağımsız olarak İstanbul Sözleşmesi kadını feminist değerler etrafında yüceltiyor. Erkeği bir eş, ailenin bir parçası olarak görmek yerine, bir rakip olarak görmeye iten İstanbul Sözleşmesi, karı-koca arasındaki en ufak bir sözlü münakaşayı bile şiddet kapsamında görüp, sadece kadının ifadesinin esas alındığı bir ‘terazi’ sistemi getiriyor.

Bununla da yetinmiyor, LGBT ifsadının toplumsallaştırılması için farklı bütün cinsel yönelimleri meşrulaştırıyor. Bunlar madde madde İstanbul Sözleşmesi’nin içine giydirilmişken, İslamoğlu’nun sözleşme karşıtlarını sözleşmeyi okumamakla, kadına şiddeti savunmakla itham etmesi akıl alır gibi değil.

Bu sözleşme milyonlarca kadına şiddeti, tecavüzü, soykırımı hak olarak gören kapitalist Batı’nın kaleminden çıktı. İstanbul Sözleşmesi’ne en büyük desteği verenler Dünya Bankası, IMF, Rockefeller Vakfı, Soros Vakfı, Ford Vakfı gibi kan emicilikleri nam salmış yapılar.

Gönül isterdi ki; İslamoğlu içinden geldiği camiayı suçlamak yerine, maneviyatın ayaklar altına alındığı, her türlü zevk ve hazzın maddiyatla giderilmeye çalışıldığı seküler bombardımana dikkat çekseydi.

Yıllarını İslami ilimlere adamış olan İslamoğlu'ndan, sekülerleşmenin yön verdiği amaçsız hayatların toplumsal kaosa neden olduğunu, insanların travmatik yaşamlara sürüklendiğini, şiddetin, huzursuzluğun zirve yaptığını anlatması beklenirdi.



Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


YAZARLAR

Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

HABERLER