Hayatın işleyişi de teknolojiyle birlikte değişime uğradı. Banka ödemeleri bile artık internet üzerinden yapılıyor ve sanal marketler gerçek marketlerin yerini aldılar.
Güvenlik konusu da bu yeni dünyada en önemli konu.
Almanya´da bu hafta gündem olan konu da bununla alakalı:
Siber saldırılar ve özel bilgilerin sızdırılması.
Siber saldırılar, dünyanın her yerinde sorun olan ve kolay kolay da önüne geçilemeyen bir gerçeklik. Artık hırsızlığın şekli de değişti diyebiliriz.
Uzun uzun yapılan mükemmel planlar, kaçış alternatifleri, kaçırılan bilgilerin saklanması gibi dertleri yok artık hırsızların.
İnternet üzerinden saldırı yaparak, istediğinize ulaşıp bir anda yok olabiliyorsunuz. Çok deli bir dünyadan bahsediyoruz. Bu deli dünyanın diğer bir adı da ?karanlık internet´ ya da ?derin internet´?
İşte bu karanlık internet, bizim kullandığımız ve bildiğimiz internetin çok üzerinde bir dünya. Bizim bildiğimiz ve kullandığımız internet, bütün internetin sadece %5´i diyebiliriz. Evet, sadece %5´i. Çok ilginç değil mi? Hem ilginç ve hem de ürkütücü.
Bu karanlık dünyaya giriş için farklı programlar, sunucular, proxy ayarları ve donanım gerekiyor. İşte bu dünya bütün kirli işlerin ve ilişkilerin döndüğü deli bir alem.
Bu dünyada cirit atanlar da, işte bu siber saldırıları, veri hırsızlığını ve bunların pazarlamasını yapanlar.
Almanya´da konu olan veri hırsızlığı olayı da, işte bu yüzden Almanya´yı harekete geçirdi. Yüzlerce siyasetçinin, gazetecinin ve ünlünün kişisel bilgileri bir sosyal medya hesabından piyasa sürüldü.
Bu bilgiler sadece kişisel mesajlaşmaları değil, aynı zamanda banka ve kredi kartı hesap bilgilerini de içermekte. Ve etkilenenler arasında Angela Merkel bile var. Varın gerisini siz düşünün.
Yüzlerce siyasetçiyi tehdit eden bu bilgi hırsızlığı ve ifşası, sadece tek bir partinin siyasetçilerini etkilemedi, Almanya için Alternatif partisi. Buradan iki sonuç ortaya çıkarabiliriz:
Adı geçen partinin de bu işin içinde olduğu, ya da başkalarının bunu özellikle bu şekilde planlayarak Almanya için Alternatif partisini suçlu göstermeye çalıştıkları.
Almanya, siber saldırılar konusunda gözünü Rusya´ya dikmiş durumda. Rusların siber saldırıları yaptıklarından şüphe ediliyor. Ama tabii bunu ispat etmek pek mümkün değil. Neden mi? Az önce biraz ifade etmeye çalıştığım deli bir dünya olan, karanlık internet sebebiyle.
Rusya´nın tutum ve davranışları AB ülkelerini rahatsız ediyor. Orta Doğu´daki etkisi, Türkiye´yle henüz daha tam anlaşılamayan garip ilişkisi, siber saldırılarla seçimlere etkisi.
ABD seçimlerinde de konusu olmuştu. Türkiye´deki seçimlerde de etkisi olmaz diye umut ediyorum. Çünkü bir siber saldırıyla verileri istediğiniz gibi oynayıp, değiştirebiliyorsunuz. Seçim sonuçlarını direkt etkileyecek sonuçları veri bankalarına kanalize etmek çok kolay. Seçimler bitip, sonuç açıklanınca çoktan iş işten geçmiş oluyor.
Almanya´daki bu veri/bilgi hırsızlığı olayı da, gündeme düştüğünden beridir İçişleri bakanı zor durumda. Çünkü bu, ulusal güvenliği ilgilendiren bir mesele.
Seehofer, hafta ortasına kadar bir açıklama yapacağını ve konunun geniş kapsamlı olarak araştırıldığını ifade etti.
Konunun uzaması da aslında netlik olmamasından kaynaklanıyor. Wikileaks olayından çok farklı bir durum. Hangi amaçla ve ne için yapıldığı henüz belirsiz.
Başta ifade ettiğim ?karanlık internet´ dünyasının bunda etkisinin çok büyük olduğu kanaatindeyim. Çalınan ve sızdırılan bu bilgiler görünen resim, görünmeyen ve çalınan bilgiler ise, bu karanlık internet dünyasında pazarlanabilir. Ya da şantaj amaçlı olarak kullanılabilir. Çünkü bu derin dünyada bütün kirli ilişkiler yapılabiliyor. Bilgi, silah, uyuşturucu, sahte belgeler satışı da çok rahat. Ayrıca insan ve organ ticareti de mevcut. Kiralık katillerin çok rahat bulunduğu bu dünyada, kısacası ne ararsanız var. Siber saldırılar, bu karanlık internet vasıtasıyla yapıldığı için bu konunun netlik kazanması biraz zaman alacak gibi görünüyor.
Sevgi ve Bilgiyle kalın
