Muhalefetin ‘sansür yasası’ diye tanımladığı paket TBMM’de kabul edildi. İnternet haber siteleri Basın Yasası kapsamına alındı. Sosyal medya platformlarına Türkiye’de ofis açma zorunluluğu getirildi. En büyük tartışma ‘halk arasında korku yaratmak için gerçeğe aykırı bilgiyi’ yayan kişiye 3 yıl hapis öngören 29’uncu maddede yaşandı. ‘Enflasyon, zam paylaşımları bile dava konusu olabilecek’ endişeleri dile getirildi.
Muhalefet partilerinin temsilcileri de yasanın seçim öncesi geçirilmesine işaret etti. ‘İktidar gerçeklerin konuşulmasını istemiyor. Hapis tehdidiyle vatandaşın gözü korkutuluyor’ iddialarıyla tepkiler yönetildi. Gerçeğe aykırı bilginin hangi kriterlere göre tespit edileceğinin de belirsiz olduğu vurgulandı. Öte yandan yalan habere ceza getiren yasaların zaten TCK ve Basın Kanunu’nda mevcut olduğunun altı çizildi.
AK Parti ve MHP’nin hazırladığı ‘dezenformasyonla mücadele yasası’ adı verilen, gazetecilik meslek örgütleri ile muhalefetin ‘sansür yasası’ olarak adlandırdığı kanun teklifi Meclis Genel Kurulu’nda kabul edildi. Geçen haftaki görüşmelerde 15 madde kabul edilmişti. Önceki gün gece yapılan görüşmelerdeyse 13 madde daha kabul edildi. Kanun teklifinin ‘halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ suçlamasını içeren en kritik 29’uncu maddesine gelindiğindeyse muhalefet vekillerinin alkışlı ve sloganlı protesto eylemi sonrası oturum düne ertelenmişti. Dün öğlen ikide başlayan görüşmelerdeyse 29 ile 40 arası maddeler de kabul edildi. Yasanın en çok tartışılan 29. maddesi TCK’ya sansür suçu’nu dahil ederek “Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacak” diyor.
Yasalaşan maddelere göre; internet haber siteleri süreli yayın kapsamına alınacak. Basın kartı başvurusu İletişim Başkanlığına yapılacak, resmi nitelikte kimlik belgesi olarak kabul edilecek. Basın kartı talep edenlerde, 18 yaşını bitirmesi, en az lise veya dengi bir eğitim kurumundan mezun olması, kısıtlı veya kamu hizmetlerinden yasaklı olmaması şartı aranacak.
Tüm haber siteleri, yayınladıkları içerikleri saklamak zorunda olacak. Bir içerik için verilen kaldırma kararı, tüm site ve platformlarını kapsayacak. Sosyal ağlara Türkiye ofisi açma ve Türkiye temsilcisi bulundurma zorunluluğu getirilecek. Temsilcinin gerçek kişi olması halinde bu kişinin Türkiye’de ikamet etmesi ve Türk vatandaşı olması gerekecek.
Sert tartışmalarla Meclis’ten geçen yasayı CHP, Anayasa Mahkemesi’ne götürecek. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay “Tutuklu yargılanmak kayıt ve şartıyla, bunu söyleyen, yazan, retweet eden herkese kodes yolunu gösteren bir yasa ile uğraşıyoruz, uğraşacağız. Kimsenin şüphesi olmasın. Gene kimsenin şüphesi olmasın ki bu yasa CHP’nin hızını kesmeye, susturmaya yetmez. Bu yasadan dolayı Türkiye’de geri adım atacak tek CHP’li yok. AK Parti’nin bunu bilmesini isterim. Yasanın yayınladığının günün ertesinde Anayasa Mahkemesi’ne gitmeyi planlıyoruz. Ey Anayasa Mahkemesi bir paket daha getireceğiz sana öyle görünüyor” dedi.
Yasayla birlikte haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve iletişim alanında hayatımız kökten değişecek. Enflasyon Araştırma Grubu uzmanları enflasyon verilerini açıkladığı için hapis cezasıyla yargılanabilecek. Ankara kulislerinde konuşulanları yazan gazetecilere yargılanmanın önü açılacak. ‘Yanıltıcı bilgi’ olduğu öne sürülen haber veya sosyal medya paylaşımlarını beğenen kişiler ‘yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’dan hapisle cezalandırılabilecek. ‘Herkesin duymasını istemediğimiz’ için Whatsapp’tan yaptığımız görüşmelerin verileri bir üst yazıyla paylaşılacak.
Türk Ceza Kanunu’na ‘yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ diye yeni bir suç ekleyen yasa, bu suçu işleyenlere üç yıl hapis cezası öngörüyor. ‘Failin gerçek kimliğini gizlemek suretiyle veya bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde’ ceza yarı oranında artırılacak. Planlanan idari tedbirler arasında medya kuruşlarına para cezası ve sosyal medya ağlarına bant daraltma yaptırımı da var. Kanun hükmü Kovid-19 pandemisinin hızla yayıldığı dönemde yürürlükte olmuş olsaydı, Türk Tabipler Birliği’nin pandemiye ilişkin açıklamaları bu kapsamda suç sayılabilecekti. TTB üyeleri bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla yargılanabilecekti. Ayrıca bu bilgileri haberleştirenler de aynı kapsamda yargılanabilecekti.
En nihayetinde beklenen İstanbul depremi, 128 milyar doların akıbeti, askeri harekatlardaki gelişmeler ve daha nicelerini haberleştirmek savcıların yorumlarıyla suç kapsamına girebilecek. Suç örgütü lideri Sedat Peker’in itiraflarını, ABD’ye iade edilmesine karar verilen Sezgin Baran Korkmaz’ın vereceği ifadeleri haberleştirenler soluğu adliyede alabilecek. Suçun kapsamına da bilginin doğru ya da yalan olduğuna da savcılar, hakimler ve haberin konusu olanlar karar verecek.
Bunun dışında daha önce denenen ve başarılı olunamayan sosyal medya şirketlerini ‘hizaya getirme çabası’nın bu kez sonuç verebileceği ve hatta Twitter’ın kapanabileceği belirtiliyor. Teklifle birlikte sosyal ağ sağlayıcılarının, Bilgi Teknolojileri ve İletişim (BTK) başkanının ‘içerik çıkarma kararı’nı yerine getirmek zorunda kalacak. Bu talepler yerine gelmezse bant genişliği yüzde 90 daraltılacak. İnsan hakları hukuku uzmanı avukat Kerem Altıparmak’a göre Türkiye, seçimlere Twitter olmadan girebilir. Whatsapp, Signal gibi yoğun kullanılan anlık mesajlaşma uygulamaları için Türkiye’de şirket kurarak Türk hukukuna tabi olunması istenecek.