SANAT TOPLUM İÇİNDİR

Eyüpsultan Kız Anadolu İHL´nde 11-C sınıfında eğitim gören Melek Nur Can "Toplum sanatın oluşmasında en etkili ögedir." dedi.

SANAT TOPLUM İÇİNDİR

Sanat, duygunun düşüncenin ve maddenin ya da doğanın güzelliğinin göz önüne çıkarılması, ifade edilmesi için başvurulan yollardır. Yaratıcılığın ve hayal gücünün ifadesidir. Sanat, insanın var olduğu andan beri vardır. Sanat, insan için gereklidir. İnsanın düşüncelerinin, zevklerinin, ihtiyaçlarının ve güzellik anlayışının yansımasıdır. Bu nedenle sanatı olmayan toplum olmaz. Sanat, toplum içindir. Her toplum kendi sanatını oluşturur. Sanatçı, içinde bulunduğu toplumdan etkilenir ve toplum için eser oluşturmuş olur. Oluşturduğu eserinde mutlaka toplumdan izler bırakır. Çünkü sanatı oluşturan da toplumdur. Toplum sanatın oluşmasında en etkili ögedir. Eserin beğenilmesi için insanların kendinden bir parça bulması gerekir.

Sanat toplum içindir, diyen ünlü yazar Rıfat Ilgaz, ´Karartma Geceleri´ adlı romanında İkinci Dünya Savaşı sırasında Türkiye´de yaşayan hasta bir öğretmen ve toplumcu bir şairin polislerden kaçışını anlatır. Yine aynı şekilde düşünen Nazım Hikmet, ´Memleketimden İnsan Manzaraları´ adlı kitabında İkinci Dünya Savaşı zamanında Türkiye´deki insanların durumunu ortaya çıkarır. Son olarak Orhan Kemal`in ´Önce Ekmek´ hikâyesinde maddi durum açısından çok kötü durumda olan babanın karısı ve kızına çalışmaları için yaptığı baskıyı anlatır. Bu üç yazar eserlerinde o dönemdeki toplumun durumunu, psikolojisini tüm gerçekleriyle yansıtmışlardır. Bu eserlere bakılarak toplumun sosyal, siyasal, ekonomik, sağlık açısından vaziyeti hakkında bilgi edinmiş olunur. Toplumun sorunlarını anlatır. Toplumdan ilham alarak toplum için oluşmuşlardır. Toplum, sanatın baş rolüdür. Sanat ise toplumu besler, topluma fayda vermek için oluşur. Sanat, toplumun içinde bulunduğu hâli anlamasını, ona göre düşünmesini ve bir sonuca çıkıp çözüm bulmasına neden olarak konumunu yükseltmesine aracı olur. Böylelikle toplum gelişir. Bu konuda Lev Tolstoy şöyle demiştir: ``Sanat, düşünebilen, gerçeği görebilen, toplumu anlayabilen insanların işidir.´´ Yani ancak topluma faydası olan toplumun sorunlarını anlayabilen insanlar sanat yapabilirler ve bu toplum için olur. Topluma hiçbir katkısı olmayan toplumun bulunduğu duruma zıt olan onu anlamayan eserin toplum gözünde değeri yoktur. Sanat toplum için olmalıdır ki topluma hitap etmelidir ki hem toplum hem sanat gelişebilsin. Topluma hitap etmeyen sanat düşünülemez.