Siyaset için, kutuplar arasında orantılı bir şekilde gidip-gelme ve süreç içinde de inandırıcı olma sanatı da denebilir.
Toplumun farklı kutuplarıyla bir araya gelerek kabul edilebilir hale gelmek de siyasetçinin kabiliyetine kalan bir durum.
Gidip-gelmelerin en güzel örneğini hepimizin bildiği cümlesiyle bize gösteren Süleyman Demirel´di.
?Dün dündür, bugün bugündür´.
Siyasetin bir de dinle ilgili tarafı var. Dini gruplar, cemaatler ve tarikatlar siyasi otoriteyi desteklerler ve karşılığında da bazı nimetlere sahip olurlar. Bunun örneklerini hepimiz çok iyi biliyoruz.
Yeni sisteme geçilme sürecinde Ak Parti, Mhp´nin desteğiyle bir hayli yol aldı. Rafa kaldırdığı sistem tartışmalarını Mhp sayesinde raftan indirdi ve hayata bile geçirdi. Yol arkadaşı olarak birçok faaliyetlerde bulundular, ?Af´ ve ?Andımız´ tartışmaları ile de yolları ayrıldı ve ittifakın da sonuna gelindi.
Önümüzdeki yerel seçimler çok önemli. Bunu sadece Ak Parti değil bütün partiler de dile getiriyorlar.
Ak Parti Mhp ile yollarını ayırırken bir gelişme daha yaşandı ve Melih Gökçek´in adı Ankara Büyükşehir belediyesi için anıldı. Mhp, Melih Gökçek´i aday olarak göstermek istiyor ya da aklından geçiriyor ya da blöf yaparak tepkileri ölçmeye çalışıyor.
Net olan şey şu ki, artık Ak Parti Mhp ile aynı çizgide yürümeye niyetli değil. En azından yerel seçimlerde birlikte hareket etmeyecekler.
Hal böyle olunca da Ak Parti ne yapacak?
Bu durumda Ak Parti köklerine dönme eğilimine girecek. Bunu Saadet Partisi ile yapar mı, yapmaz mı bilemiyoruz. Ya da kendine daha farklı bir çözüm bulur ve Fatih Erbakan´ı partiye dahil ederek yoluna devam etmek isteyebilir de.
Hangisini yaparsa yapsın, görünen o ki, Ak Parti köklerine dönme eğiliminde. ?Milli Görüş´ çizgisine yakın olmaya çalışacak ve bunun yollarını arayacak.
Adil Düzen ekibinin Tayyip Erdoğan´dan randevu almaya çalıştığını ve projeleri hakkında görüşmek istediklerini biliyorum. Bu talepler uzun süreden beri devam ediyor. Kendi açılarından haklı olabilirler. Ortaya koydukları Adil Düzen projesinin hayata geçmesi, yaşanabilir olması ve güzel sonuçlar vermesini görmek istiyor olabilirler.
Ancak benim de farklı bir pencereden baktığımda gördüğüm, böyle olduğunda yaşanacak riskler var.
Tehlikeli bir durumun ortaya çıkma ihtimali.
Onlar bu niyetteler.
Ak Parti çevresi buna hiç yanaşmadı.
Şimdi Mhp ile ipler koptu ve ortam oluşuyor.
?Gelin bir görüşelim´ mesajıyla gidip görüşmek isteyecekler.
Siyaset, eline geçirdiği bütün değerleri değiştiren, başkalaştıran ve hatta kimi zaman kirleten bir kurum.
Siyaset yeri geldiğinde ?din´i bile kullanarak kendine fayda sağlayacak hale getiriyor. Bunun önüne geçme derdinde olanları da harcayarak yok ediyor. Tarih, bunların örnekleriyle dolu.
Benim çekincem, korkum da Adil Düzen´in kirletilmesi, başkalaştırılması ve yok edilmesi.
Adil Düzen bir sistem denemesi. Bu sistem denemesi için toplumda yaşayan bireylerin durumları, zihinleri, hayata bakışları ve donanımları çok önemli.
Samimiyet skalasında en altlarda olan toplumlara en mükemmel bir sistem de sunsanız, sonuç almanız çok zordur. İşin sonunda insanların durumlarından ziyade o mükemmel sistemin eksikliği konuşulur.
Adil Düzen´in hayata geçirilmesi için Türkiye´nin en az otuz yıla ihtiyacı vardır.
Hazır siyaset kurumu da yeniden şekillenirken biz Adil Düzen çalışmalarımızı öne sürelim, çok güzel sonuçlar ortaya çıkacak bekleyelim, düşüncesi Adil Düzen´e verilebilecek en büyük zarardır.
Neden mi?
Siyaset ve yaşanan olaylar gösterdi ki, birçok güzel değerler ve hasletler kirlendi ve yok oldu.
Fetö birçok güzel değerleri kirletti ve artık kimsenin inancı kalmadı.
Siyasette de birçok dini söylemler menfaat sağlamak için kullanıldı, kirletildi ve inandırıcılığı kalmadı. İnsanların düşünceleri, zihinleri, inançları (amiyane tabirle) yalama oldu.
Bu kadar olan olayın üzerine bir de Adil Düzen siyasete yem olur ve kirletilirse, o da tamamen yok olmaya mahkum olur.
Adil Düzen sistem denemesinin hayata geçmesi için düşünen, ilmi bakabilen, hak-görev dengesini bilen, okuyan ve okumayı destekleyen samimi insanlara ihtiyaç vardır.
Siyasi bir parti ile hayata geçirilmeyecek kadar sistemseldir.
Rüzgarın yönü değişti.
Ak Parti köklerine dönecek, belki birçok konuda gene özeleştiri yapacak ve kendini affettirmeye çalışacak.
Siyasetteki dengeler de değişecek.
Adil Düzen ekibi umarım böyle bir dönemde çok daha dikkatli davranır.
?Adil Düzen de bu muymuş´ dedirtecek sonuçlar çıkarsa, bu milletin artık tutunacak dalı kalmaz.
Aklıma geldi de paylaşayım istedim.