Reklam Görüntülerine Tıklayarak Kitap Siparişi Verebilirsiniz

PARLAMENTER SİSTEMİN SON GÜMRÜK VE TİCARET BAKANI İLE ÖZEL SÖYLEŞİ

"Elbette, tarihte yaşanmış bazı acı hadiselerde vardır. Biz bunu yok sayamayız, yok saymayı doğru da bulmayız. Fakat geçmişte yaşanmış kötü hatıraları kaşımanın kimseye bir faydası yoktur. Tarihte yaşanmışlıkları doğru analiz ederek barış içinde halklarım

PARLAMENTER SİSTEMİN SON GÜMRÜK VE TİCARET BAKANI İLE ÖZEL SÖYLEŞİ

Mehmet Beyhan - Düşünce Mektebi

Yunanistan, devlet oldu olalı, Türkiye´yle olan ilişkileri hep inişli çıkışlı olmuştur. Bunun nedenlerini araştırdığımızda üç husus dikkatimizi çekiyor.

Birincisi; tarihten gelen karşılıklı acılar. İkincisi; halen çözülememiş sorunlar (Kıbrıs, kıta sahanlığı ve adalar). Üçüncüsü; küresel finans çetelerinin, Yunanistan´ı Türkiye´ye karşı kışkırtmaları neticesinde oluşan gerginlikler.

Tespit ettiğimiz bu üç hususu şimdilik sadece başlıklar halinde vermekle yetinip ileriki zamanlarda bu hususlar üzerinde zaman, zaman duracağız.

Uluslararası ilişkilerde, karşılıklı ticaret toplumların refahına katkıda bulunduğu gibi, zamanla halkların birbirlerine karşı olan olumsuz ön yargılarını yıkıp, yerine olumlu yargıların oluşmasına da neden olur. Bu durum ülkelerdeki siyasetin şekillenmesine de çok önemli etkiler yapar.

Peki, Yunanistan´la ticari ilişkilerimiz ne durumda? Devlet, küresel finans çetelerinin bu oyunlarını bozmak için, Yunanistan´la herhangi bir girişimde bulunuyor mu?

Fikirlerine önem verdiğim, olaylara geniş açıdan bakabilen, tüm yaşamını İslam´ın bu toplumda yaygınlaşmasına adayan, Hanefi Fırat ağabeye zihnimdeki soruları paylaşarak dedim ki?´Bu soruları cevaplayacak en yetkili kişilerden biri, Gümrük ve Ticaret Bakanıdır´´ Hanefi Fırat kendine has üslubuyla ?´Muhammed hele bir dur bakalım´´ dedi. Aradan yarım saat geçmeden Hanefi Fırat ağabey aradı ?´ Muhammed Cuma günü namazdan sonra Bakan Bey seni Ankara´da bakanlıkta bekliyor´´ dedi. Heyecanla Hanefi ağabeye teşekkür ederek telefonu kapattım.

Yeni bir heyecan!

Bildiğiniz gibi şimdiye kadar, yerli ve yabancı birçok önemli isimle röportaj yaptım ama bir bakanla hem de bakanlıkta ilk defa röportaj yapacaktım. Bu benim için yeni bir deneyim, yeni bir heyecandı. Devletin siyasetine yön veren, hükümetin kabinedeki önemli üyelerinden biriyle röportaj yapmak aynı zamanda bir sorumluluktur. Daha yeni kaybettiğimiz değerli ilim adamı rahmetli Fuat Sezgin ne diyordu? "Zaman bize verilmiş çok büyük bir lütuftur." O halde bir bakanın zamanını doğru sorularla meşgul etmeliydim.

Yolculuk Ankara´ya

Cuma sabahı uçağımız, Türk Hava Yolları´nın güler yüzlü personelinin ikramları eşliğinde Sabiha Gökçen Havalimanı´ndan Ankara´ya gitmek için havalandı. Kısa uçuştan sonra uçağımız Esenboğa Havalimanı´na yumuşak bir iniş yaparak bizi sağ salim ulaştırdı.

Bizi şehre taşıyan otobüsün ön koltuğuna oturarak şehri izlerken, Ankara´nın en çok temizliği dikkatimi çekmişti. Nihayet bakanlıkların bulunduğu caddeye ulaştığımızda, kendimi Batı´nın en gelişmiş modern bir şehrinde hissettim.

Bakanlığa giriş yaptım.

Beklenen saat geldi, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı´nın giriş binasına gittiğimde personelin nazik ve sıcak ilgisiyle karşılaştım. O an Cumhurbaşkanı Erdoğan´ın şu sözleri zihnimde gidip geliyordu ?´Biz size efendi olmaya değil, hizmetkâr olmaya geliyoruz´´ Cumhurbaşkanın bu sözlerinin, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı´nda ete kemiğe büründüğünü düşündüm. İkinci katta bekleme odasında kısa bir beklemeden sonra söyleşi için Bakan beyin makam odasına aldılar beni.

Söyleşimize geçmeden önce Sayın Bülent Bey´le ilgili şunları söylemek isterim; Bülent Bey, mütevazı, konulara hâkim, güncel meseleleri iyi takip ettiği anlaşılıyordu. Derin birikimiyle oturduğu koltuktan güç alan değil, oraya güç katan değerli bir siyaset ve devlet adamı izlenimi veriyordu.

Açıkçası, böyle birikimli bir bakanı yakalamışken daha çok soru sormak isterdim. Ancak Bakan beyin çok yoğun olduğunu görünce söyleşiyi kısa tuttum. Yoğun programına rağmen, nezaket göstererek, zaman ayırması beni hem onurlandırdı hem de mahcup etti.

Şimdi sizi söyleşimizle baş başa bırakıyorum.

Sayın Bakanım, öncelikle yoğun programınıza rağmen, bize zaman ayırdığınız için çok teşekkür ediyorum efendim.

-Estağfurullah buyurun, tekrar hoş geldiniz.

Türkiye fiili olarak başkanlık sistemine geçiyor. Sizden hem bu yeni sistemi hem de seçim sonuçlarını kısaca değerlendirmenizi rica ediyorum?

-Türkiye, referandumdan sonra Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemini kabul etmiş oldu.

24 Haziran seçimleriyle de halk bu yeni sistemi kimin yöneteceğiyle ilgili yeni bir karar verdi. Öncelikle bu kararın ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olsun.

Halk, Cumhurbaşkanımıza ciddi bir destek verdi. Şimdi Sayın Cumhurbaşkanımız başkanlığında yeni bir hükümet kurulacak. Tabi bir de bu seçimin Ak Parti açısında değerlendirdiğimizde, Cumhurbaşkanımız balkon konuşmasında?´ Halk bize bir mesaj verdi, biz de bu mesajı aldık´´ dedi. Ak Partinin birinci parti olması bizim için yeterli değil. Biz kendimizle yarışan bir partiyiz. Ak Partiyi bizzat millet kurdu ve istikameti de millet çiziyor. Ancak şunu belirteyim, bu seçim, tüm küresel güçlerin hileli yönlendirmelerine rağmen kazanılmıştır. Bu çok önemli hususun altını çiziyorum.

Şimdi önümüzde büyük kongremiz var. Büyük kongrede ki değişim, esasında onun işaretlerini vermiş olacak. Ondan sonra da biliyorsunuz yerel seçimler var. Yerel seçimlerde de inşallah biz büyük bir başarı elde etmeye çalışacağız.

Sayın Bakanım, 1821 Yunan isyanından sonra kurulan Yunanistan ile Türkiye ilişkileri hep inişli çıkışlı olmuştur. Ancak son yıllarda Yunan medyasında Türkiye´ye karşı, iki ülkenin ilişkilerine zarar verecek bir tutum görüyoruz.

Parlamenter sistemin son Gümrük ve Ticaret Bakanı olarak, sizden Türkiye ile Yunanistan´ın ticari ilişkilerimizin hangi seviyede olduğunu öğrenmek istiyoruz?

-Maalesef Yunanistan´da, çok kötü bir lobi var ve bu lobi sürekli Türkiye ile Yunanistan´ın ilişkilerine zarar veriyor. Oysa Ege denizin bir kıyısında Türkiye diğer kıyısında Yunanistan var. Biz Türkiye olarak Yunanistan´la iyi ilişkiler kurmak istiyoruz. İki komşu ülkenin iyi ilişkilere sahip olması, her iki ülkenin halklarının refahına katkı sağlar.

Bazı ortak geleneklerimiz de var, ayrıca halklarımızın ortak çıkarları da bu bölgede barış içinde yaşamamızı gerekli kılıyor.

Elbette, tarihte yaşanmış bazı acı hadiselerde vardır. Biz bunu yok sayamayız, yok saymayı doğru da bulmayız. Fakat geçmişte yaşanmış kötü hatıraları kaşımanın kimseye bir faydası yoktur. Tarihte yaşanmışlıkları doğru analiz ederek barış içinde halklarımızın refahını geliştirmeliyiz.

Yunanistan´la ticari ilişkilerimiz var ama ülkelerimizin sahip olduğu potansiyelin çok altındadır.

Sayın Bakanım, tam da bu noktada şöyle bir soru hazırlamıştım. Uluslar arası ilişkiler de ülkeler arsında ticaret önemli bir faktör. Son zamanlar da bazı ülkelerin Yunanistan´ı Türkiye´nin aleyhine kışkırttığını görüyoruz.  Gümrük ve Ticaret Bakanı olarak özellikle Yunanistan ile Türkiye arasındaki ticarettin geliştirilmesi için herhangi bir çalışmanız var mı?

-İkili ilişkilerin geliştirilmesi için elimizden geleni yaptık ve yapıyoruz. Mevkidaşımı davet ettik, sınır ticaretimizi daha da geliştirmek için sınır kapımızda bir takım iyileştirmeler yaptık. Karşı tarafa da beklentilerimizi söyledik. Tüm bu çabalarımızın sebebi, ilişkilerimizi iyileştirip, halklarımızın refahını geliştirmekti.

Peki, karşılık buldunuz mu?

-Maalesef bu samimi ve yapıcı adımlarımıza karşılık bulamadık. Özelikle Yunanistan´ın Avrupa Birliği içinde ki konumunu kullanarak, Türkiye´ye karşı sürekli olumsuz bir tavır içinde gördük. Özellikle Kıbrıs konusunu bahane ederek, Türkiye´ye karşı bu olumsuz tavrı Yunanistan´a da bir şey kazandırmamıştır. Yunanistan Türkiye´nin yapıcı adımlarının önemini kavrayamamaktadır. Maalesef biraz önce de belirttiğimiz gibi, Yunanistan´da ki lobiler aşırı milliyetçileri kullanarak ilişkilerimize zarar veriyorlar.

Sayın bakanım, Siz bir açıklamanızda, AB ile ilişkilerin karşılıklı devam ettiğini ancak zaman içinde AB ile yapılan Gümrük Birliği antlaşmasının Türkiye´nin aleyhine asimetrik bir durum arz ettiğini dile getirdiniz. AB ile yapılan Gümrük Birliği antlaşmasının güncellenmesi gerektiğini belirtiniz. O konuda beklediğiniz güncelleme oldu mu?

-Güncelleme olmadığı gibi Avrupa Birliği almış olduğu komisyon kararları ön şartlara bağlayarak neredeyse askıya aldı.  Tabi bu uzun süre kabul edebileceğimiz bir durum değildir.

Geçeceğimiz yeni sistemde bu konu ele alınır mı ve nasıl bir güncelleme bekliyorsunuz?

-Elbette yeni Cumhurbaşkanı Hükümet sisteminde Sayın Cumhurbaşkanımızın ilk önce bu konuyu ele alacağını düşünüyorum.

Entegre olmuş dünya ülkeleri açısında günlük ilişkilerde gümrük personelinin yabancı dil konuşma eksikliğini giderecek hizmet içi programlarınız var mı?

-Bizim dil konusunda hizmet içi eğitim programlarımız var. Özellikle 3-4 yıldır bu konu üzerinde ciddiyetle gidiyoruz. 2014 yılından bu yana tüm personel alımlarımızı Üniversite mezunlarından seçiyoruz. Önemli kriterlerimizden biri de aldıkları dil puanlarıdır. Hatta işaret dili eğitimi almış personelimiz bile vardır.

Sayın Bakanım, ülkemizin büyük firmaları gümrük işlemlerindeki basitleştirilmiş ve kolaylaştırılmış işlemlerden yararlanma haklarını kullanarak Gümrük Mevzuatına uygun hareket ederken, küçük firmaların böyle bir hakları olmadığı için bu durum onların rekabet koşullarını zorlaştırdığını ve kaçakçılığa sevk ettiğine yönelik eleştiriler var. Bu eleştirileri nasıl yanıtlamak istersiniz?

-Aslında her ölçekteki firmalarımıza yönelik, basitleştirilmiş ve kolaylaştırılmış mevzuatlarımız var, sanal smilasyonlar var. Özellikle bazı küçük ve orta ölçekli firmalarımızın sahip olduğu hakları araştırıp mevzuatı öğrenme konusunda biraz gevşek davranıyorlar. Bu vesileyle sizin aracılığınızla bu firmalara seslenmek istiyorum; haklarınızı öğrenme konusunda biraz kafa yorun.

Ülkemize ithal edilen ve ihraç edilen enerji kaynaklarının (elektrik,ham petrol,doğalgaz vs) gümrük işlemlerinde vergilendirmeye esas olmak üzere teknik ölçümlerin ne şekilde yapıldığı ve Türkiye´nin aleyhine herhangi bir vergi kaybı var mı?

-Teknik ölçümlerin uluslararası standartları vardır ve bu ölçümler o standartlara göre yapılıyor dolaysıyla Türkiye´nin vergi kaybına neden olabilecek bir durum söz konusu bile olamaz.

Sayın bakanım, viskon iplik hammaddesi ithal edilip burada mamul (iplik) haline getirilmesi sürecinde oluşan maliyetleri sonrası üreticiler, aynı ürünü ithal eden ithalatçılarla rekabet edememektedir. Bundan ötürü viskon iplik ithalatına ek vergilerini getirilmesi/arttırılması hamlesi neden yapılmamaktadır?

-Bakın vergilendirmeyi Ekonomi Bakanlığı yapıyor, benim Bakanlığımın konusu değil, ama Ekonomi Bakanlığına bu notu iletebiliriz. Ayrıca bu şikâyetleri olan arkadaşlarda şikâyetlerini Ekonomi Bakanlığına iletirlerse arkadaşlarımız ilgilenirler.

Sayın Bakanım, özellikle Libya´ya ihracat yapan Türk firmaların şöyle bir şikâyeti var ?´ Yabancılar gelip burada çok rahat şirket açıp, piyasayı dolandırıp yurt dışına kaçıyor. Sonra pasaportunu değiştirip tekrar geliyor. Özellikle devlet otoritesini kaybeden Libyalılardan bu tür şikâyet çok var´´ Kayıt dışı çalışarak, düzgün çalışan firmalarımızın rekabet koşullarını zorlaştırıyor. Bu sorunu giderecek bir düzenleme beklentileri var. Ne dersiniz?

-Bu konuda çok düzenlemeler yapmışız doğrusu. Bununla ilgili İçişleri Bakanlığın ve Göç idaresinin yapmış olduğu birçok düzenlemeler var. Ama bize şu ana kadar intikal etmiş herhangi bir şikâyet olmadı. Bu tür usulsüz çalışan kişileri gördünüz mü ilgili makamlara başvurulursa hemen gereğini yaparlar.

Sayın Bakanım, son olarak şunu sormak istiyorum; siz İl başkanlığı, Millet Vekilliği ve Bakanlık yaparak önemli hizmetler yaptınız. Bir bakan veya siyasetçi olarak değil, bir abi olarak siyasete ilgi duyan gençlere neler tavsiye etmek istersiniz?

-Samimi ve sahici olacaklar, Millete hizmet noktasında çalışacaklar, bu işlere öyle bir sene, iki sene, üç sene olarak ta bakmayacaklar. Ben İl Başkanı olmadan öncede Malatya il kurucu üyeleri arasındaydım. Ayrıca disiplin kurulu üyeliği, disiplin kurulu başkanlığı, yönetim kurulu üyeliği ve yönetim kurulu başkan yardımcılığı, İl Başkanlığı öyle devam ediyor. Mücadelemiz halen de devam ediyor. Hayat bir mücadele ve imtihandır. Dolaysıyla mücadele gücü olan azimle çalışan herkesin siyasette başarılı olacağını düşünüyorum.

Sayın Bakanım bizi ağırladığınız için çok teşekkür ederim.

Biz teşekkür ederiz, başarılar dileriz..



Uyarı! Yapmış olduğunuz yorumlar incelendikten sonra onaylanacaktır onaylandıktan sonra gözükecektir


YAZARLAR

Resimlere Tıklayarak Kitap Satın Alabilirsiniz

HABERLER