Hangi gazeteyi açsam siyasi yorumcuların büyük bölümünün ilgisinin CHP’ye çevrildiğini görüyorum. CHP’ye olumlu yaklaşanlar kadar iktidara yakın olanlar da, son zamanlarda ana-muhalefet partisini konu edinmeye değer buluyorlar.
İktidara yakın kalemlerin CHP’ye ilgisi, tahmin edileceği üzere, gözden düşürmeye yönelik.
Bir yıl önceki yerel seçimde uğranılan şaşkınlığı telafi etmenin bir yolu, iktidar medyası açısından, sandıktan birinci çıkan partinin o başarısını sürdüremediğini, yerel seçimde ilk kez CHP’ye oy vermiş olanlara aktarabilmek…
Kamuoyu yoklamaları onlara yardımcı olmaya başladı; CHP yeniden yıllardır kaderi olan yüzde 20-25 bandına doğru geriler görünüyor…
CHP’nin artık acemiliğini geride bırakmış olması gereken genel başkanı Özgür Özel, 31 Mart seçimi ardından başlattığı şaşırtıcı çıkışlarına devam etse de, nedense ilgi çekemiyor.
Bunu da CHP’yi iktidarda görmek istediğini bildiğimiz kalemlerin yazılarından çıkartıyorum.
Merak bu ya: Acaba CHP’ye her seçimde destek vermiş kitleler, partileriyle ilgili sağlıklı haberler alabilmek için gazetelerde kimlerin yazısına göz atıyor, hangi ekran yorumcularının tahlillerine kulak veriyordur?
Sorumu boşlukta sormuyorum; benim de merakım aynı: Özgür Özel ve kadrosuna ait yol haritasının medyadaki yakın tanıklarının kimler olduğunu bilmiyorum çünkü…
Oysa, iktidar cephesinin ne yapmak istediğini anlayabilmek için hangi yazarların sütunlarına bakmam, hangi yorumcunun yorumuna dikkat kesilmem gerektiğini biliyorum.
Herkes biliyor.
Evet, iktidarın medya gücü inanılmaz, ancak CHP’nin de görüşlerini takip etmeyi mümkün kılacak gazeteler ile televizyon kanalları var artık. Her geçen gün bu cepheye yeni gazeteler ile TV kanalları katılıyor.
CHP’nin iktidar olmasını bekleyen çok sayıda internet haber sitesi de var.
Ancak yine de kimleri okur ve kimlerin yorumuna kulak verirsem CHP’nin ve lider kadrosunun ne yapmak istediğini öğrenebilirim, işte bunu bilemiyorum.
CHP yönetim kadrosu medyaya önem veriyordur elbette, ancak CHP’li bilinen medyaya bile kendilerini açık tutmadıkları belli.
O sebeple de CHP’lileri de rahatsız edebilecek pek çok görüş onlara atfen ortalıkta dolanıyor.
İlgisi olsun olmasın, hepsi CHP’ye mal ediliyor.
Geçmişte CHP’nin tek bir nâşir-i efkârı (fikirlerini yayan gazetesi) vardı: Ulus… Ulus’un yazar kadrosu genel başkan İsmet İnönü’den beslenir, yazarlarının yazdıkları bu sebeple değer taşırdı.
Bir de İnönü’nün damadı Metin Toker’in Akis dergisi…
Parti gazeteciliği dönemi Ulus ve Akis ile birlikte kapandı.
Demokrat Parti’nin destekçisi olan Adalet, Zafer, Havadis, Son Havadis gibi gazeteler de, eş-zamanlı olarak, tarihe karıştı.
Yeni dönemde medya ve siyaset ilişkisi çok farklı.
AK Parti’yi kuracak olanlar, medyanın kendilerine olumlu bakmadığını biliyorlardı; bu durumu lehlerine kullanarak iktidara geldiler. İktidarlarının ilk on yılında, lehte-aleyhte fark gözetmeden medyadan yararlanmaya ve görüşlerini ilk elden iletmeye gayret ettiler.
İlk İletişim Kurultayı ve ardından da özgürlükçü bir Basın Kanunu medyadan en geniş katılımla oluşturuldu.
Yıllarca mesleğimi icra ettiğim Ankara’dan ayrılıp İstanbul’a taşındığımda, her gelişimde beni ağırlamış her eğilimden meslektaşa bir restoranda verdiğim buluşmaya davet edince, dönemin başbakanı Tayyip Erdoğan, hiçbir isme sansür uygulamadan olumlu cevap vermiş ve grupla birlikte saatler geçirmişti.
Kendisini dar bir medya kadrosu dışına kapatması ve görüşlerini sırf onlarla paylaşması çok daha sonradır Tayyip Erdoğan’ın…
Bu sayede iktidar söz konusu olduğunda, kimi okumamız, kimin yorumlarına kulak vermemiz gerektiğini biliyoruz.
Özgür Özel ne yapıyor acaba?
Medyadan belli kişilerle olsun görüşlerini paylaşıyor mu?
Kimler ‘kırmızı kart’ kampanyası başlatacağını önceden biliyordu söz gelimi?
Suriye politikası ve Devlet Bahçeli’nin girişimiyle açılan yeni ortam ile ilgili CHP’nin yaklaşımının ne olduğunu öğrenmek için kimlerin yazılarını okumalıyız? [CHP’ye yakın duran yazar ve yorumcuların da bu konularda kafaları karışık.]
Elindeki kartları göğsüne yakın tutuyor ve onları kimselere göstermiyor galiba Özgür Özel…
Hiç değilse CHP’yle ve kendisiyle ilgili çıkan değerlendirmeleri okuma alışkanlığı var mıdır?
Keşke öyle bir alışkanlığı olsa…
