ÖZGÜN İRADE DERGİSİ 2020 NİSAN-MAYIS SAYISI ÇIKTI!

Özgün İrade Dergisi 16 yıllık yayın hayatında ilk kez bu salgınından dolayı iki sayı (192-193) birleştirilmiş olarak çıkıyor.

ÖZGÜN İRADE DERGİSİ 2020 NİSAN-MAYIS SAYISI ÇIKTI!

EDİTÖR’DEN…

Her sayıda olduğu üzere, bu sayıda da karşınıza, farklı konuların işlendiği yazılarla birlikte yine bir dosya konusu ile çıkıyoruz.

Takdir edersiniz ki, bu sayımız, tüm dünyaya olağanüstü günler yaşatan koronavirüs (kovit-19) salgını ve bu pandemik duruma bağlı olarak Müslümanların belki de ömürleri boyunca ilk kez farklı bir şekilde karşıladığı, karşıladığımız ve farklı bir şekilde yaşayacağımız ‘mübarek’ Ramazan ayını konu alan yazılarla dop dolu…

***

Pandemi hikâyesine gelince…

Dünya insan için bir imtihan yeriydi. Herkes bu imtihandan geçecekti. Kişi yaşadığı süre içerisinde Hakk’a uyar, O’nun emrini tutar, isteğine boyun eğer, tevhid unsurunu yaşamsal bir form olarak değerlendirir ve hayatını ona göre düzenlerse, imtihanını da alnının akıyla vermiş olurdu.

Bununla birlikte, kişinin imtihanı alnının akıyla vermeye çalıştığı bir ortamda (Dünya’da) bu işi alnının akıyla vermediği düşünülen, öyle yapması umulan, ama ‘aramızdaki beyinsizler’ misali hareket edenle, hayatının hiçbir evresinde imtihan olgusuna yer vermemiş ve bununla birlikte ‘ıslah ehli olun, ifsat etmeyin’ emrine karşı, “küfür, zulüm ve fısk” içerisinde olan güruhun, alabildiğine kötülükle karşılık vermesi sonucu insanlık âlemi olarak büyük sıkıntı, eza ve cefa çekmekteyiz…

Koronvirüs olayı da, buna benzer bir şekilde, ya denildiği, özellikle de Trump yönetimi iddia ettiği üzere Çin tarafından biyolojik bir silahı olarak laboratuar ortamında üretildi, ya da var olan ‘dinî/medeni’ kriterlerin dışında yaşamaya alışık bazı Uzakdoğu ülkelerinde öteden beri süregelen yeme-içme-yaşam kültüründen kaynaklı sebeplerden dolayı Çin’in Hubel Eyaleti’nin Vuahan şehrinde başlayan kovit-19 salgını, başta Çin ve İran olmak üzere; Avrupa’da İtalya, İspanya, Fransa ve Almanya’da vb. baş göstermiş oldu. İnsanlık âlemi; tarih boyunca var olan çeşitli felaketler, depremler, sürgünler, göçler savaşlar ve soykırımlar yaşadı. Birçok acılar çekti, ama belki de bunların hiçbirisinde tüm Dünya olarak, literatürümüze yeni giren “sosyal mesafe” kavramı ve ‘maskeli yaşamak’ gibi kavram ve olgularla pek yüz yüze gelmemişti.

‘Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak’ mıydı sahi?

Bunu elbet bir şekilde atlatırız atlatmasına, ama bu süreçte çokça dillendirilen “hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” kabilinden sözlerin, hakikaten yerini bulup bulamayacağı konusuna gelince, pek de emin olamıyorduk. Sebebi ise oldukça basit. O da hemen herkesin inanç, düşünce ve yaşamında var olan nahak (haksızlık içeren) durumların izalesi için tümden Hakk’a yönelmesi ile mümkün olabilecekti. Bu da şimdilik biraz zor gibi duruyor; insanların tümünün bunu içselleştirmesinde yaşanan yanlışlıklar, kafa karışıklığı ve gönlüne doldurduğu masivanın var olan hakimiyetinin sürmesinden kinaye olarak…

Ramazan…

Dergimizin diğer konusu ile Ramazan’dı. Malum olduğu üzere, bu mübarek ayı Kovit-19 salgınının gölgesinde, ama Allah’tan © isteyeceğimiz iyilikler, güzellikler ve nimetler vesilesiyle, bu ayı onun şanına yakışır bir şekilde yaşamaya, idrak etmeye çalışacağız inşaallah…

Bu ay, görüp te yaşadığımız ve duyup ta bizden önceki Müslümanların yaşadığı diğer Ramazanlardan nitelik olarak biraz farklı;  Camiiler kapalı, cematle namaz kılma yok, teravihler evlerde, Ama okunan Kur’an’lar, indirilen hatimler, yapılan dualar ve sosyal mesafeli de olsa, evde açılan iftar ve sahur sofraları ile yine bereketini bizlere sunmaya çalışacak. Birde bu Ramazan’ın, kovit-19 sebebiyle, daha önceki Ramazanlarda, “onu kültürel bir imgeye dönüştürme bedbahtlığı’ ve ‘muhafazakârlığı” bu ayda hükmen ortadan kalkmış oldu! Bununda aslında,  “Bu dini kültürelleştirmeyin, onu bihakkın idrak edin, yaşayın” mesajı çerçevesinde okuması gerekirdi. Yeter ki, ‘iman varsa, imkân’da vardır’ kabilinde kendimizi bayrama hazırlayalım. Bakarsınız ki, bu bayram çifte bayram olur; hem orucumuzun, ibadetimizin, huşumuzun karşılığı olacağını umut ettiğimiz bayram ve hem de pandemi hallerinden azâde olarak, ama temkini de elden bırakmadan yapılacak olan ‘ikinci’ bayram…

İşte, bu sayımızda, kovid-19 salgını ve yeni partiler mevzuu ve yürürlüğe giren ‘infaz yasası’na yönelik uzman görüşünü içeren bir yazı ile birlikte, her biri bir diğerini açımladığını düşündüğümüz Ramazan ve genel anlamda da hayat nizamı olan İslâm ve Kur’anî konulara yönelik ilgi çekici yazılara yer verdik.

Var olan bu salgını, ülkemiz, İslâm dünyası ve tüm insanlık olarak ‘az hasarlı’ bir şekilde atlatarak; hepinize nice hayırlı Ramazanlar ve nice hayırlı bayramlar dileğiyle Allah© emanet olunuz… Haziran sayısında buluşmak üzere…

 

Not; Dergimiz 16 yıllık yayın hayatında ilk kez bu salgınından dolayı iki sayı (192-193) Nisan-Mayıs birlikte çıkarken 193. Sayısıyla 17. Yılının ilk sayısını da çıkarmış oluyoruz. Bu birleşik sayıda bazı yazarlarımızın birden fazla yazıları olacak, yine artan maliyetten dolayı bu sayı 20.00 TL olarak belirledik, okuyucularımız bizi anlayışla karşılayacaklarını ümit ediyoruz. Selam ve dua ile…