Tarih: 26.06.2020 09:08

Ortadoğu notları (23): Irak Baas Partisi

Facebook Twitter Linked-in

Ortadoğu notları (23): Irak Baas Partisi

Altan Tan Independent Türkçe için yazdı

 

Mişel Eflak Saddam Hüseyin ile birlikte (1979) / Fotoğraf: Twitter

Irak Baas Partisi

Irak Baas Partisi’nin temelleri 1948 Arap-İsrail Savaşı’ndan sonra Irak’a giden Suriye Baas Partisi üyesi Feyiz İsmail, Vasfi el-Ğanim ve Süleyman el-Eysa tarfından atıldı ve Irak Baas Partisi fiilen 1949 yılında kuruldu.

Irak Baas Partisi’nin kuruluşu 1951 yılında Baas Patisi’nin Suriye’deki “Baas Ulusal Önderliği” tarafından onaylandı.

Daha fazla oku

Çoğunlukla orta sınıfa mensup iş adamları, üniversite öğrencisi gençler ve aydınların üye olduğu Baas Partisi’ne; Ahmed Hasan el-Bekr ve Saddam Hüseyin gibi sonraki yıllarda Irak siyasetinin en önemli kişileri olacak kişiler de üye oldu.

14 Temmuz 1958’de Tuğgeneral Abdülkerim Kasım (Bağdat 1914- Bağdat 9 Şubat 1963) önderliğinde yapılan askeri darbeyle Irak’ta Kral 2. Faysal, Kral Naibi dayısı Abdülilah ve Başbakan Nuri Said Paşa öldürülerek cumhuriyet ilan edildi.

Baasçılar bu darbede Kasım’a yardım ettiler. 

Abdülkerim Kasım, Suriye ve Mısır’ın kurduğu Birleşik Arap Cumhuriyeti’ne Baasçıların, Irak’ı da dahil edecekleri endişesi ile Baas Partisi yanlılarını iktidarı için bir tehlike olarak görmeye ve tasfiye etmeye başladı.

Bunun üzerine Mısır ve Suriye ile birleşme yanlısı Baas Partisi taraftarları ile Irak Ordusu’nun Arap milliyetçisi genarelleri 14 Mart 1959’da Musul merkezli bir darbe girişiminde bulundular.

Abdülkerim Kasım, komünistlerin ve Molla Mustafa Barzani liderliğindeki Kürtlerin yardımı ile darbeyi bastırdı ve Baas kadroları üzerindeki baskılarını daha da arttırdı.

7 Ekim 1959’da aralarında üniversite öğrencisi Saddam Hüseyin’in de bulunduğu bir grup Bass Partili, Abdülkerim Kasım’a suikast düzenledi, Kasım suikasttan yaralı olarak kurtuldu.

Suikastçılardan biri olan Saddam Hüseyin, Dicle Nehri’ni yüzerek karşı kıyıya çıktı ve Mısır’a kaçtı.

Abdülkerim Kasım’ın bir müddet sonra komünistler ve Kürtlerle de arası bozuldu.

3 Kasım 1960’ta Rusya’ya giden Molla Mustafa Barzani, Abdülkerim Kasım ile ilgili rahatsızlıklarını Rusya’ya da bildirdi, dönüşte Bağdat’ta kendine tahsis edilen ev ve otomobil geri alındı.

Abdülkerim Kasım’ın, 11 Şubat 1959’da Molla Mustafa Barzani ve ağabeyi Şeyh Ahmed Barzani ile yaptığı görüşmede Kürtlere verdiği özerklik sözünde tüm ısrarlara rağmen yerine getirmemesi üzerine 1961 yılı başlarından itibaren hükümetle Kürtler arasındaki ilişkiler giderek bozuldu ve Eylül 1961’den itibaren de silahlı çatışmalar başladı. 

8 Şubat 1963’de General Abdüsselam Arif, Baasçıların desteğini de alarak General Kasım’a karşı darbe yaptı ve Kasım, kısa bir yargılamadan sonra idam edildi. 

Abdüsselam Arif cumhurbaşkanı, Baas Partisi üyesi Ahmed Hasan el-Bekr de cumhurbaşkanı yardımcısı oldu.

Baasçıların devlet içindeki örgütlenmelerinden rahatsız olan Abdüsselam Arif, 13 Kasım 1963’te bir iç operasyon ile Baasçıları tasfiye etti.

Baasçılar faaliyetlerini illegal olarak sürdürmeye başladı.

14 Mayıs 1966’da Abdüsselam Arif, şaibeli bir helikopter kazasında öldü, yerine kardeşi Abdurrahman Arif cumhurbaşkanı oldu.

1968 yılında Beyrut'ta yapılan 'Baas Partisi Gerçek 9. Kongresi'nde Ahmed Hasan el-Bekr ve Saddam Hüseyin'in desteğiyle Mişel Eflak, Genel Sekreter seçildi ve Irak Baas Partisi'nin önderi olarak Şubat 1968’de Bağdat’a yerleşti.

Irak'ın yeni cumhurbaşkanı Abdurrahman Arif'in de, ağabeyi Abdüsselam Arif gibi Baas karşıtı bir politika izlemesi üzerine Baas Partililer, Ahmed Hasan el-Bekr liderliğinde; 17 Temmuz 1968’de, cumhurbaşkanı Abdurrahman Arif’e darbe yaparak, iktidarı ele geçirdiler.

Darbeden sonra Ahmed Hasan el-Bekr devlet başkanlığına, Saddam Hüseyin ise başkan yardımcılığına getirildi.


Ahmed Hasan el-Bekr

Saddam Hüseyin’in annesinin teyzesi oğlu ve Saddam gibi Tikritli olan Ahmed Hasan el-Bekr, 1 Temmuz 1914 tarihinde doğdu.

6 yıl ilkokul öğretmenliği yaptıktan sonra 1938'de Irak Askeri Akademisi'ne girerek subay oldu. 1959'da Musul’daki darbeye katıldığı gerekçesiyle ordudan emekliye sevk edildi.

1963 Darbesi'nden sonra yaklaşık 10 ay devlet başkan yardımcısı oldu. 1968’den 16 Temmuz 1979’ kadar Irak Devlet Başkanlığı görevini yürüttü. 4 Ekim 1982'de öldü.
 

Mişel Eflak ve Saddam Hüseyin 1988.jpg

Mişel Eflak ve Saddam Hüseyin 1988


Mişel Eflak, Ahmed Hasan el-Bekr ve Saddam Hüseyin'in işlerine müdahale etmeden 1970'e kadar Bağdat'ta yaşadı.

1970 Eylül ayında Filistinli gerillaların Amman'da, Ürdün Kralı Hüseyin'e karşı başlattıkları isyana Irak'ın destek vermemesi ve Filistinli yalnız bırakması üzerine darılarak Lübnan'a gitti.

Suriye'deki Hafız Esad yönetimi, Eflak'ı 1971 yılında gıyabında ölüme mahkûm etti.

Mişel Eflak, 1970'te terk ettiği Irak'a, 1974 yılında tekrar döndü. 

Eflak, 23 Haziran 1989'da kalp ameliyatı için gittiği Paris'te öldü.

Saddam Hüseyin, Eflak'ın ölmeden evvel ihtida ederek Müslüman olduğunu ve Ahmed adını aldığını öne sürerek, Eflak'ın cenazesini İslami esaslara göre düzenlenen büyük bir törenle kaldırdı ve mezarının üzerine görkemli bir türbe yaptırdı.
 

Eflak'ın cenazesi Saddam Hüseyin ve İzzet İbrahim el-Duri'nin omuzlarında.jpg

Eflak'ın cenazesi Saddam Hüseyin ve İzzet İbrahim el-Duri'nin omuzlarında / Fotoğraf: Twitter


Saddam Hüseyin

Saddam Hüseyin Abdülmecid et-Tikriti (28 Nisan 1937, Tikrit - ö. 30 Aralık 2006, Bağdat) Sünni Arap El Hatab ailesinin çocuğu olarak Tikrit'e 13 kilometre mesafedeki El Avca köyünde doğdu.

Babası doğumundan önce öldüğünden Tikrit'te subay olan dayısı tarafından büyütüldü. 

1956'da girmek istediği Harp Okulu sınavlarını kazanamadı, 1957 yılında Irak Baas Partisi'ne girdi.

Daha fazla oku

1959 yılında Baasçıların Irak Devlet Başkanı Abdülkerim Kasım'a karşı düzenlediği başarısız suikast girişimine katıldı; yaralı olarak Suriye'ye, oradan da Mısır'a kaçtı.

Kahire Üniversitesi'nde 1962 yılında başladığı hukuk öğrenimini 1963'ten sonra Bağdat'ta sürdürdü.1963 yılında, yanında büyüdüğü dayısının kızı Sacide Talfah ile evlendi

1963 yılında Baas Partililere yapılan operasyonda tutuklandı.

1967 yılında hapisten kaçarak Baas Partisi'nin illegal liderlerinden biri oldu ve Irak Baas Partisi Genel Sekreter Yardımcılığına seçildi.

17 Temmuz 1968'de bir darbe ile iktidarı ele geçiren Baas Partisi lideri annesinin teyzesi oğlu Ahmed Hasan el-Bekr'in Devlet Başkan Yardımcısı oldu.

Ahmed Hasan el-Bekr'in 1976 yılında kalp krizi geçirerek hastalanması üzerine iktidarın sahne gerisindeki gerçek yürütücüsü oldu.

16 Temmuz 1979'da, Bekr'in sağlık gerekçeleriyle istifası üzerine onun yerine Irak Devlet Başkanı oldu.
 

Saddam Hüseyin.jpg

Saddam Hüseyin / Fotoğraf: Wikipedia


9 Nisan 2003'te sona eren Saddam Hüseyin'in iktidar dönemini aslında öyle uzun uzadıya anlatmaya gerek yok!

Yapıp ettiklerini, zalim ve acımasız kişiliği ile Irak'ı; Şiilere, Kürtlere, Sünni İslamcılara, özetle insanca yaşamak isteyen demokrat ve hakperest herkese nasıl zindan ettiğini bilmeyen yok.

Irak'ın yüzde 55'ini oluşturan Şiileri tamamen yönetimin dışında bırakarak, başta Ayetullah Muhammed Bakır es-Sadr, Bint-ul Huda es-Sadr, Ayetullah Muhammed-Muhammed es-Sadr olmak üzere yüzlerce yüzlerce ileri gelenini öldürmesi;

Kürtlere 1970'ten itibaren defalarca verdiği özerklik sözünü tutmayarak, 16 Mart 1988'de Halepçe'de 5 bin kişiyi kimyasal gazlarla, Enfal adını verdiği operasyonlarında ise 180 bin kişiyi türlü yollarla katletmesi,

1979'daki İran Devrimi'nden rahatsız olan Batılıların kışkırtması ve desteğiyle bir milyondan fazla insanın ölümüne sebep olan İran'la 8 yıl sürecek olan savaşı başlatması,

ABD'nin kendisini kandırarak yol vermesi üzerine Kuveyt'i işgal etmesi ve İsrail'e karşı hiçbir ciddi eylem gerçekleştirmeden, sloganik söylemlerle yüz milyarlarca doları silaha harcaması...

Yıllarca uşaklık yaptığı ABD güçleri tarafından adeta alay edilerek 30 Aralık 2006'da bir Kurban Bayramı sabahı idam edilmesi ile son bulan hayatında; halkına baskı, zulüm ve işkenceden başka bir miras bırakmaması herkesin bildiği şeyler. 

Sosyalist-Arap ulusalcısı Irak Baas Partisi'nin de Suriye Baas Partisi'nin de tarihleri kanla dolu.

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —