O haritayı çizen de sonunda ortaya çıktı

Serdar Turgut- 26.05.2018

O haritayı çizen de sonunda ortaya çıktı

BU köşede yıllar önce Pentagon´da, bölgedeki Kürt liderlerle yapılan toplantıda masaya açılan Kürdistan devleti haritasının bana nasıl gösterildiğini yazıp durdum.

Clinton´ın başkanlığı döneminde burada muhabirlik yaparken, daha sonra önemli Kürt liderler arasında yer alacak bazı isimlerle yaptığı toplantıda masaya açtığı bölgemizde oluşturulacak bir Kürt devletinin haritasını bana gösteren Türkiye uzmanı sivil Pentagon görevlisinin uzun zamandır burada göremiyordum.

Onu en son YPG ile Amerika´nın birlikte çalışma kararı aldığı gün attığı Twitter mesajındaki fotoğrafta görmüştüm. Üzerinde ?Artık Kürt devleti kuruluyor? yazan bir tişört vardı.

Savunduğu görüşlerin Washington´a tamamen hâkim olduğu bugünlerde onun hiç ortada görünmemesi tuhafıma gidiyordu. Hatta bir ara ?Acaba başına bir şeyler mi geldi?? diye düşünmeye bile başlamıştım. Çünkü o gizli dünyaların adamıdır ve bu işler de hiç belli olmaz burada. Neocon´ların iktidarı ele geçirdiği Washington´da, bu hareketin kurucu beyinleri arasında yer almış olan onun etrafta görünmemesi son derece şaşırtıcıydı.

ERDOĞAN´A SALDIRI KİTABI

Sonunda bana o haritayı Pentagon´da gösteren o kişi de ortaya çıktı. Washington´un yeni güç merkezi olan vakıfta (Foundation for Defense of Democracies-FDD) hayli etkili olan ve Türkiye aleyhine görüşleriyle bilinen Frank Gaffney ile yakın bağlantılı çalışmaktaymış.

Buradaki başka merkez olan Center for Security Policy´nin yazdırdığı bir yeni kitabın tanıtımı programında Frank Gaffney´in Türkiye hakkında sorduğu saldırgan soruları cevaplarken onu yıllar sonra tekrar dinledim.

Arkadaş, fantezisi çok iyi çalışan bir casustur. Fakat vardığı sonuçların temelini iyi dolduracak çok iyi bir eğitime sahip olduğundan ve Türkçe, Farsça, Arapça dahil birçok dili iyi bildiğinden, yıllar içinde Türkiye´ye gelip halkın içine karışarak gündelik tavırlar hakkında bilgi toplamış olduğundan, Washington´da Türkiye üzerine çalışan kurum ve uzmanlar tarafından iyi dinlenen bir görevlidir.

Bana eskiden anlattığına göre doğudan otobüse atlayıp batıya kadar bazı şehirlerde otobüs değiştirerek seyahat edip halkla konuşurmuş. Yaşlandığından bunu hâlâ yapıp yapmadığını bilmiyorum.

Center for Security Policy, Türkiye hakkında ve Erdoğan´ın Türkiye´sinin dünyaya nasıl bir tehdit olduğunu açıklamak iddiasında olan bir çalışma yayınladı. Bu çalışma ?Artık Müttefik Değil, Erdoğan´ın Yeni Türk Hilafeti ve Batı´ya Yönelik Yeni Cihatçı Tehdit? (Ally No More: Erdoğan´s New Turkish Caliphate and the Rising Jihadist Threat to the West) adını taşıyor. Buna yazılarıyla katkıda bulunan isimler arasında, İsrail vatandaşlığı da bulunan bu neocon´un da ismi yer alıyor. Daniel Pipes da var bunlar arasında. Kitabın başlığı bile bu kişinin fantastik sonuçlara varma eğilimini çarpıcı bir şekilde gösteriyor.

TEHLİKELİ GELİŞME

Bu tür insanları tanıyıp bilmeden Washington´da aslında ne olup bittiğini anlamak mümkün değildir. Onların yaptıkları bize ne kadar çarpık, hayal ürünü ve saçma gelse de bu eylemlerin etkisi mutlaka bir süre sonra ortaya çıkar. Örneğin, 1992 yılında gördüğüm o Kürt haritası da o günkü koşullarda saçma gelebilirdi ama aslında ne anlama geldiği bugünlerde artık biliniyor. Bu son kitap da sadece başlığından anlaşılabileceği gibi kinle ve düşmanca yazılmış bir kitap ve bizlere saçma gelecektir, ama emin olun bu görüşler maalesef bugün burada bazı karar alıcı konumundaki insanları tehlikeli bir şekilde etkiliyor.

Burada gerçek duygularımızı bastırarak bu insanları dinleyip anlamak zorundayız. Ancak o zaman Türkiye´ye yönelik oluşmakta olan yeni tehditleri iyi anlayabiliriz diye düşünüyorum.

Bu kişiyle yıllar sonra önümüzdeki salı günü buluşma ihtimali var. Uzun uzun konuşabilmek için onu, inancına uygun kurallara göre yemek pişiren bir Çin lokantasında yıllar sonra yeniden ağırlayabilirim bile.