Tarih: 29.08.2020 12:12

Nasıl güveneceğiz?

Facebook Twitter Linked-in

Ekonomiyi yönlendirenler doğalgaz yataklarının keşfi ile daha bir coştular ve artık bir üst lige çıktığımızı söylemeye başladılar.

“Bileğimizi kimsenin bükemeyeceği” iddiaları da işin farklı bir boyutu! Bu tür açıklamaları duydukça, “Ahh keşke” demekten kendimizi alamıyoruz.

Keşke bütün bu söylenenler gerçekleşse ve endişelerimiz kuru bir vehim olarak kalsa! “Hayatta yanılmış olmayı bu kadar istediğimiz başka hiçbir konu olmadı dersek” meseleyi abarttığımızı sanmayın!

Gerçekten endişelerimizde yanılmış olmayı yürekten istiyoruz.

Ama elimizdeki veriler endişelerimizi adeta körüklüyor.

Endişelerimizin başını kamu kurumlarına olan güvenin giderek azalması çekiyor. Kamu kuruluşları sürekli olarak bir takım verileri bizlerle paylaşıyorlar.

Ancak açıklanan veriler arasında bir tutarlılıktan söz etmek mümkün değil.

Mesela mı?

Mesela TÜİK bir yandan işsizliğin düştüğünü açıklıyor.

Ne var ki istihdamda daralıyor.

Hem istihdam hem işsizlik aynı anda nasıl birlikte düşüyor?

Kafamızda hâlâ bu sorunun cevabını bulabilmiş değiliz.

Sahi, bu işte bir terslik yok mu?

İstihdam daralıyorsa işsizlik nasıl düşer?

Evet, doğalgaz yatakları bulundu diye sevinmekten daha doğal bir şey olamaz. O doğalgazın kullanılacak hale gelebilmesi için önümüzde uzun yıllar olduğu söyleniyor.

O zamana kadar geçecek sürede ülkemiz bir yandan salgın hastalık ile mücadele ederken, kamu kurumları yeniden esnek çalışma yöntemine dönerken uzun yıllar sonra kullanıma girecek bir doğalgaz ülke ekonomisine nasıl bir artı sağlayacaktır?

Tamam, böylesine bir servete kavuşmuş olmaktan dolayı elbette sevinelim ve şükredelim.

Fakat sevinirken ölçüyü kaçırmayalım, kamu kurumlarını hepten güvenilmez hale getirmeden bu kutlamalar yapılsa fena mı olur?

Doğalgaz yataklarına kavuşurken kamuya olan güveni kaybedecek olursak bunun telafisinin çok daha zor olacağını aklımızdan hiç mi hiç çıkarmayalım.

Hem işsiz sayısının azaldığını hem de istihdam sayısının azaldığını birlikte ilan etmeyelim. Zira böyle bir şeyin mümkün olmadığını cümle âlem biliyor.

Kamu kurumları ellerindeki verileri bizlerle paylaşırken biraz daha dikkatli yani özenli olmalılar.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —