Yeneroğlu´nun açıklamları şu şekilde:
"Ankara Emniyeti Mali Şubesi´nde eski Dışişleri Bakanlığı personeline yönelik kötü muamele ve işkence iddiaları ile ilgili Ankara Başsavcılığı soruşturma başlatmış olup, baro raporunu da elbette ciddiyetle değerlendirilecektir."
"Cezaevine giren devlete emanettir. Yargı cezasını verir,hüküm uygulanır. Aynı hukuk devleti ilkesi, mahkuma göre muameleyi yasaklar. Hiç kimse bir diğerine FETÖ´cü veya PKK´lı diye insan onuruna aykırı davranışta bulunamaz. Bulunanların terörizme meyledenlerle zihniyet bağı vardır."
"İnsan onuruna yönelen her türlü davranış biçimi, hukuk devletinden en kararlı tepkiyi mutlaka görür. Ayrıca emniyet mensuplarımıza yönelik iddiaların bağımsız yargı tarafından araştırılıp, emniyet mensuplarının zan altında bırakılmamaları,kamu idaresine güvenin olmazsa olmazıdır."
"İşkence ve kötü muameleye karşı sıfır tolerans Ak Partimizin olmazsa olmazıdır. Bu gibi iddiaların propaganda malzemesine dönüşmemesinin teminatı, kararlılıkla iddiaların üzerine gidilip, doğru ve yalanın ortaya çıkarılması ve kamuoyunun bilgilendirilmesidir. Gereği yapılacaktır."
"Hukuk devletinde düşman hukuku olmaz. Olağanüstü şartlarda tüm ülkeler ideal hukuku uygulamada zorlanmışlardır. Batılı demokrasilerde de örnek çoktur. Türkiye´de de aynı sıkıntıları yaşıyoruz ve daha atlatamadık maalesef. Ancak normatif iddialar üzerinden yol almak zorundayız."
Mesela ilahi ve evrensel hukuk kaidesi olarak suçun şahsiliği esasdır. Birilerinin suçundan başkası sorumlu tutulamaz. Tutuluyorsa, bu hukuk ideallerine aykırıdır. Örnekleri var mı,maalesef var. Düzeltmekle sorumluyuz. İlahi emirdir;´Hiçbir günahkar, başkasının günahını yüklenmez!"
HerTaraf