Türkiye’nin batı sınırında insanlık sınıfta kaldı. Yunan polisi tarafından dövülen, parası ve cep telefonu gasp edilen binlerce göçmen çırılçıplak soyulup Türkiye’ye geri gönderildi. Edirne’de beş parasız kalan göçmenler, bir de fırsatçıların kurbanı oldu. Dolandırıcılar, mültecilerin hem parasını aldılar hem de yarı yolda bırakıp kaçtılar.
YUNANİSTAN, ULUSLARARASI GÖÇ HUKUKU’NU İHLAL ETTİ
Yunanistan, insanlık dışı uygulamalarla Uluslararası Göç Hukuku’nu ihlal etti. Sınırı geçen göçmenleri kabul etmesi gerekirken ‘push back’ yani Türkiye’ye geri itme taktiği uyguladı. Fırsatçılar ise iş başına geçti. Mültecileri ‘istediğiniz yere götüreceğiz’ diyerek tüm paralarını aldılar, yarı yolda bıraktılar. Aç, susuz, parasız ve en önemlisi iletişim kurabilecekleri bir telefon dahi olmadan terk edilen mültecilere, Kızılay sahip çıktı.
GECE GÜNDÜZ YÜRÜYORUZ
İpsala sınır kapısından Yunanistan’a geçmeye çalışırken başarısız olduklarını dile getiren Afrikalı Ahmet ve Afgan arkadaşları, “Günlerdir buradayız, defalarca Yunanistan’a geçmeye çalıştık. Bu taraftan geçmek artık çok zor... O yüzden Bulgaristan sınırına geçmeye çalışıyoruz. Önce Edirne merkezine gideceğiz. Birini bulduk bizi götürmesi için, ama parasını vermemize rağmen bizi yarı yolda bıraktı. Araç yok, para yok. Mecbur yürüyeceğiz” diye konuştu.
PARALARINI VE TELEFONLARINI ALIP KAÇTILAR
Göçmenlerin Türkiye-Yunanistan sınırında yaşadığı olaylar insanların yüreklerini burkarken, şimdi de durumdan istifade etmek isteyen fırsatçılar türedi. Yunanistan tarafından Türkiye’ye gönderilen yüzlerce mülteci 200 kilometrelik Türkiye-Yunanistan sınırında başka noktalara veya Edirne merkeze gitmek için çabaladı. Göçmenlerin bu durumundan faydalanmak isteyen fırsatçılar, göçmenlerin elinde avucunda ne varsa aldı. Buna rağmen fırsatçılar kamyon arkasına çoluk çocuk sıkıştırdıkları mültecileri istedikleri yere götürmek yerine, dağın başında yapayalnız bıraktı. Aç, susuz, parasız ve belki de en önemlisi iletişim kurabilecekleri bir telefon dahi olmadan ortada kalan mülteciler, fırsatçılar tarafından yarı yolda bırakıldıkları için günlerce yürümek zorunda kaldı.
