İşte Taha Dağlı'nın "konuya dair" yazısı...
Tunus'ta darbe hazırlığı var. Bazı girişimler oldu, bunların Türkiye'nin verdiği istihbaratla önlendiği duyuruldu ancak Libya'daki savaşın kilit ülkelerinden olan Tunus'ta BAE'nin darbe tehdidi tam olarak bitmiş değil. BAE, ilk girişimin bastırılmasının ardından B planına geçti.
Arap dünyası dün Türkiye'nin Tunus'ta darbe girişimini engellendiği haberiyle çalkalandı. Tunuslu, Libyalı, Mısırlı ve daha bir çok ülkeden binlerce kişi sosyal medyada, MİT'in BAE destekli darbeyi önlediğini duyurdu.
Bu haber sadece sosyal medyada değil Kuzey Afrika'daki bir çok ülkede yayın organlarında da yer buldu.
Sosyal medyadan haberi duyuranlar arasında ise Mısır ve Libyalı ünlü gazeteciler de vardı.
Libya'da Türkiye, BAE destekli Hafter'e ağır yenilgiler yaşatıyor.
Libya'da mutlak zafer için henüz erken.
Hafter ne kadar püskürtülse de arkasındaki güçler, yeni planlar yapıyor.
TUNUS NEDEN DARBECİLERİN HEDEFİNDE?
Libya'nın önemi çevre ülkelerin de önemini arttırdı.
2011 Arap Baharı adı verilen sürecin tek başarılı ülkesi olan Tunus, belki son 9 yılda ilk kez bu kadar kıymete bindi.
Tunus, Cezayir ile birlikte Libya'nın batıdaki sınır komşusu.
Özellikle Trablus için stratejik bir önemi var. Çünkü hem denizden de Libya'ya sınır hem de Trablus'a çok yakın bir konumda.
Hafter ve arkasındaki güçler, Libya'daki kendi adlarına tehlikeye giren süreçte Tunus'u saflarına çekmeyi amaçlıyor.
TUNUS, BAE'YE TESLİM OLMADI
Türkiye'nin Tunus'la da Cezayir'le de arası iyi.
Başkan Erdoğan, Aralık ayında Tunus'a sürpriz bir ziyaret gerçekleştirmişti.
Tabi Tunus'la Cezayir'in Türkiye'yle yakın olmaları, Libya denkleminde tamamen Türkiye'nin safında yer aldıkları anlamına gelmiyor.
Neticede ikisi de zayıf ve kırılgan ülkeler özellikle Hafter'in destekçilerinden Fransa'nın bu iki ülke üzerinde yoğun bir etkisi var.
Ama Tunus gelinen noktada Libya denkleminin Hafter kanadına teslim olmadı.
Türkiye ile yakın ilişkilerini de arttırdı.
Özellikle Libya'da Türkiye'nin destek verdiği Trablus yönetiminin Hafter'e yönelik başarılı operasyonlarının ardından Tunus Meclis Başkanı Raşid Gannuşi, meşru Trablus yönetiminin başkanı Fayez Sarrac'ı arayarak tebrik etti.
GANNUŞİ'NİN TÜRKİYE'YE YAKINLIĞI
Nahda hareketinin lideri Gannuşi Türkiye'ye çok yakın bir isim.
2011 devrimi sonrası Gannuşi'nin liderliğindeki hareketin Tunus'ta tek başına hakim olmasını kimse istemedi.
Gannuşi de Mısır benzeri darbelere hedef olmamak adına 2011'den bu yana hep kendisini ikinci plana atmayı tercih etti.
Gelinen noktada Tunus'ta Cumhurbaşkanlığına Said el Kays seçildi. Kays,Batı, İsrail veya BAE kontrolündeki bir isim değil. Nahda hareketi gibi İhvan'a yakın siyasi gruplardan da değil.
Ülkesinin Mısır gibi BAE ve İsrail kuklası bir yer haline getirilmesine kesinlikle karşı olan vatansever bir lider.
Özetle Tunus'taki yönetim, yanı başındaki Libya savaşında darbeci Hafter'i desteklemiyor, aksine Türkiye'nin destek verdiği Trablus yönetiminin meşruluğunu savunuyor.
MİT ÖNLEDİ, BAE YENİ PLAN HAZIRLADI
İşte bu durum BAE'yi harekete geçirdi diyebiliriz.
Libya'da Trablus'a bu kadar yaklaşmışken bir hayli geri düşen Hafter cephesi, Tunus'u kendi saflarına katmak için ülkede darbe hazırlığı yapıyor.
5-6 gündür Tunus'ta Mısır benzeri bir darbe yapılacağı haberleri var.
Darbe girişinin arkasındaki güç elbette BAE.
Kullandığı aparatın ise Muhammed Dahlan olduğu öne sürülüyor.
İlk girişimlerin başarısızlıkla sonuçlandığı duyuruldu.
Bunda MİT'in önemli çabalarının olduğu vurgulandı.
Arap dünyasını çok yakından takip eden gazeteci Faruk Önalan, Tunus'taki darbe sürecinin MİT'in gayretleriyle önlendiği ve hatta Tunus Cumhurbaşkanı Kays'ın 3 gün önce Başkan Erdoğan'la yaptığı telefon görüşmesinde, Erdoğan'a teşekkürlerini ilettiği yönündeki haberlerle sosyal medyadaki mesajları Twitter hesabından bir süredir paylaşıyor. Orada çok önemli detaylar var. Arap dünyası özellikle dün gece Türkiye'nin Libya ile birlikte Tunus'u da darbecilerden kurtardığını konuşuyor.
TARİH VERDİLER: 13 HAZİRAN'DA SOKAĞI KARIŞTIRACAKLAR
Ancak Tunuslular tehlikenin henüz geçmediğinin de farkındalar.
Zira BAE, Tunus Cumhurbaşkanı Kays ile birlikte Nahda hareketini tamamen tasfiye etmek niyetinden vazgeçmiş değil. Bunun için de askeri olmasa da sivil görünümlü bir kalkışmanın planlarını yapıyorlar.
SETA'dan Emrah Kekilli'nin verdiği bilgilere göre BAE, Tunus'ta 13 Haziran'da başlayacak bir halk ayaklanması tertip etmeye hazırlanıyor.
BAE'nin finansörlüğünde Tunus halkının sokağa dökülmesi amaçlanıyor.
Sokak olaylarının ise darbeyle sonuçlanması hedefleniyor.
Nahda hareketi organizasyonun farkında.
Elbette Libya'da denklemi değiştiren Türkiye'nin Libya sürecinde kritik öneme sahip bir ülke olan Tunus'taki bu hareketliliği de çok yakından takip ettiğini söyleyebiliriz.
Kaynak: Haber7
